Şanlıurfa’da yaşanan sel felaketi, 17 kişinin hayatını kaybetmesine neden olmanın yanında bir çok insanın yıllarca para biriktirerek aldığı eşyaları da önüne alarak götürdü. Bu insanlardan biri olan 22 yaşındaki İslim Güneş de 8 yıl boyunca bir fabrikada çalışarak hem yaşlı anne ve babasına bakarken diğer yandan ise para biriktirerek çeyiz eşyası aldı.
Evlilik hazırlığı yapan genç kızın kaldığı baba evini sel suları bastı. Tavana kadar yükselen su ve çamur, genç kızın evlilik hayallerini önüne kapıp götürdü. Yıllarca biriktirdiği parayla aldığı çeyizi selde yok olan genç kız, gözyaşları içerisinde çamura bulanan eşyaların arasında gezdi.
Kadın jandarma ekipleri destek oldu
Jandarma ekipleri, genç kızın evini temizleyerek çeyizinden sağlam kalanları çamur içerisinden çıkartmaya çalıştı. Bayan jandarmanın da sarılıp teselli etmeye çalıştığı genç kız, bayramdan sonra nişanlısıyla evlenmeyi planladıklarını söyledi. Evlilik planlarının suya düştüğünü söyleyen genç kız, kendisine destek olan jandarma ekiplerine teşekkür etti.
Evlilik hayali kurup o çeyizi yaptığını söyleyen Güneş, “Anlık oldu, haberim yoktu. Duydum ki evi sel basmış. Geldim baktım burası kullanılmayacak halde. Her şey bitmiş, çeyizim bitmiş. Ne hallerle yaptım ben o çeyizi” diyerek gözyaşlarına boğuldu.
Artık evlenmem çok zor
Yıllarca çalışarak bir yandan ailesine baktığını, diğer yandan da çeyizini tamamlamaya çalıştığını söyleyen Güneş,” Bütün emeklerim boşa gitti. Hayallerimin hepsi çöp oldu, heba oldu. Zaten evlenecektik, bu olaylar olduktan sonra evliliğimiz zor olur. İki gündür evimizin önünde durmuşuz. Askerlerimiz kendi çabasıyla, kendi imkanlarıyla evi bu hale getirdiler yoksa şu anda bile içeri giremezdik. Onların bana çok desteği oldu. Bir abla olarak, bir kardeş olarak gelip bana sarıldılar, bana destek verdiler. Dediler ki biz sizin yanınızdayız, siz üzülmeyin, yeter ki size bir şey olmasın, giden mal olsun. Bayan astsubaylar Diyarbakır’dan gelmişlerdi, 3 bayan arkadaştı” dedi.
Esnaf çizme vermeyince polis aldı.
Bu durumda bile şükrettiğini söyleyen Güneş, “Bir hafta sonra çeyizim gidecekti, kısmet olmadı. Hayırlısı olsun, çok şükür, buna da şükür, beterin beteri var. Ben bu gün kendime çizme almaya gittim, param yok diye adam bana çizme vermedi. Paran eksik vermiyorum dedi. Ben de ilerde polis ağabeyi gördüm. Bana yardımcı oldu. Ağabey kendisini çok iyi bilir, ben ismini bilmem. Beni gördü, dedi ki abla ben sana cebimden vereyim. Söz konusu o değil, insanlık ölmüş, ben bundan dolayı üzülüyorum dedim. Allah polisimizden razı olsun, gidip bir yerden bulup getirip ayağıma giydirdi” şeklinde konuştu.
“Allah razı olsun askerimiz, devletimiz buradaydı”
Askerler ve devletin yanlarında olduğunu söyleyen genç kızın evlenmeyi planladığı nişanlısı İbrahim Polat da, “İşyerindeyken benim nişanlım beni çağırdı, annem ve babamın durumu kötü, selin altında kalmışlar dedi. Biz de o an çok korktuk. İşyerinden izin alıp yollar kapalıydı, otoban tarafından geldik. Geldiğimiz zaman zaten burası mahşer alanıydı. Allah razı olsun askerimiz, devletimiz buradaydı. Süleyman Soylu bakanımız gelmişti, valimiz buradaydı” diye konuştu.
Evlilik hazırlığı yapan genç kızın kaldığı baba evini sel suları bastı. Tavana kadar yükselen su ve çamur, genç kızın evlilik hayallerini önüne kapıp götürdü. Yıllarca biriktirdiği parayla aldığı çeyizi selde yok olan genç kız, gözyaşları içerisinde çamura bulanan eşyaların arasında gezdi.
Kadın jandarma ekipleri destek oldu
Jandarma ekipleri, genç kızın evini temizleyerek çeyizinden sağlam kalanları çamur içerisinden çıkartmaya çalıştı. Bayan jandarmanın da sarılıp teselli etmeye çalıştığı genç kız, bayramdan sonra nişanlısıyla evlenmeyi planladıklarını söyledi. Evlilik planlarının suya düştüğünü söyleyen genç kız, kendisine destek olan jandarma ekiplerine teşekkür etti.
Evlilik hayali kurup o çeyizi yaptığını söyleyen Güneş, “Anlık oldu, haberim yoktu. Duydum ki evi sel basmış. Geldim baktım burası kullanılmayacak halde. Her şey bitmiş, çeyizim bitmiş. Ne hallerle yaptım ben o çeyizi” diyerek gözyaşlarına boğuldu.
Artık evlenmem çok zor
Yıllarca çalışarak bir yandan ailesine baktığını, diğer yandan da çeyizini tamamlamaya çalıştığını söyleyen Güneş,” Bütün emeklerim boşa gitti. Hayallerimin hepsi çöp oldu, heba oldu. Zaten evlenecektik, bu olaylar olduktan sonra evliliğimiz zor olur. İki gündür evimizin önünde durmuşuz. Askerlerimiz kendi çabasıyla, kendi imkanlarıyla evi bu hale getirdiler yoksa şu anda bile içeri giremezdik. Onların bana çok desteği oldu. Bir abla olarak, bir kardeş olarak gelip bana sarıldılar, bana destek verdiler. Dediler ki biz sizin yanınızdayız, siz üzülmeyin, yeter ki size bir şey olmasın, giden mal olsun. Bayan astsubaylar Diyarbakır’dan gelmişlerdi, 3 bayan arkadaştı” dedi.
Esnaf çizme vermeyince polis aldı.
Bu durumda bile şükrettiğini söyleyen Güneş, “Bir hafta sonra çeyizim gidecekti, kısmet olmadı. Hayırlısı olsun, çok şükür, buna da şükür, beterin beteri var. Ben bu gün kendime çizme almaya gittim, param yok diye adam bana çizme vermedi. Paran eksik vermiyorum dedi. Ben de ilerde polis ağabeyi gördüm. Bana yardımcı oldu. Ağabey kendisini çok iyi bilir, ben ismini bilmem. Beni gördü, dedi ki abla ben sana cebimden vereyim. Söz konusu o değil, insanlık ölmüş, ben bundan dolayı üzülüyorum dedim. Allah polisimizden razı olsun, gidip bir yerden bulup getirip ayağıma giydirdi” şeklinde konuştu.
“Allah razı olsun askerimiz, devletimiz buradaydı”
Askerler ve devletin yanlarında olduğunu söyleyen genç kızın evlenmeyi planladığı nişanlısı İbrahim Polat da, “İşyerindeyken benim nişanlım beni çağırdı, annem ve babamın durumu kötü, selin altında kalmışlar dedi. Biz de o an çok korktuk. İşyerinden izin alıp yollar kapalıydı, otoban tarafından geldik. Geldiğimiz zaman zaten burası mahşer alanıydı. Allah razı olsun askerimiz, devletimiz buradaydı. Süleyman Soylu bakanımız gelmişti, valimiz buradaydı” diye konuştu.
