Barutçu Hanı'da Pandemi mağduru
Tarihi Barutçu Hanı, uzun süren restore çalışmalarından sonra kapılarını 3 ay önce açtı. Ancak tarihi han bu defa koronavirüs nedeniyle restoran ve kafe gibi işletmelerin kapanması ile esnaflar mağdur olduklarını söyledi.
Yeniden restore edilerek hizmete açılan Barutçu Hanı içerisinde restorant, pastane, kafe, saatçiler, parfümcüler, üfleme cam sanatları, gümüşçüler ve hediyelik eşya satan birçok esnaf bulunuyor. Ancak artan vakalar nedeniyle Barutçu Hanı’da yasaklardan payına düşeni alınca esnaf iş yapamaz hale geldi.
18. yüzyılda Delilhan Hanı olarak kuruldu
18.yüzyılda Osmanlı döneminde Delilhan Hanı adıyla kurulan Barutçu Hanı, Kurtuluş Savaşı döneminde cephanelik olarak kullanıldı. Ara dönemde ise kervan sarayı görev yaptı. Hanın üst tarafı misafirhane, altlar yine kervanların yemek yedikleri ve mola verip dinlendikleri, yer olarak kullandı. 5 -6 yıl öncesine kadar üst odalar terzihane, alt odalar kıraathane olarak kullanıldığı biliniyor.
Barutçu Hanı Ermeni bir mimariye sahip
Barutçu Hanı’nın Ermeni bir mimariye sahip olduğunu söyleyen Barutçu Hanı işletmecisi ve yönetim sorumlusu Ardıl Erkmen, “Osmanlı tarihinde İpekyolu üzerinde inşa edilen Barutçu Hanı, dönemin önemli ticaret merkezinde bulunan Urfa, tüccarlar tarafından hem ticaret hem dinlenme amaçlı kullanılmıştı. Tarihi Kapalı Çarşı içerisindeki Demirciler Pazarı'nın kuzeyinde yer alan Barutçu Hanı, Tarihi dokusuyla mistik havasıyla, çeşitli medeniyetlere ev sahipliği yaptı” dedi.
Hanın içerisinde çeşitli meslekler bulunuyor
Barutçu Hanı’n tarihinden bahseden Ardıl Erkmen, “Tarihi han ansiklopedik bilgilere göre, yüzyıla aşkın bir süredir burası var. Halil Bey Hanı olarak kullanılmaya başlamış ondan sonra Yahudi Hanı olarak geçmiş, en son aktarılan tarihe göre ise 18.yüzyılda Osmanlı Döneminde Delilhan Hanı olarak, Kurtuluş Savaşı Döneminde Barutçu Hanı, en son bundan 5 -6 yıl öncesine kadar üst odalar terzihane, alt odalar kıraathaneymiş. Mimarisi tarihe göre Ermenilere ait bir yapı. Şuanda alt kısmı restorant, pastane, cafe, üst taraf saatçiler, parfümcüler, üfleme cam sanatları, gümüşçüler ve hediyelik eşyacılar var. Bunun yanı sıra birde tesbih atölyeleri var.” İfadelerini kullandı.
Han’da yöresel yemekler veriliyor
Tarihi Han’da Urfa’ya özgü yemeklerin yanı sıra kebap çeşitlerinin yapıldığını söyleyen Ardıl Erkmen, “Urfa’ya özgü yöresel yemeklerimizde, tirit, yemeğimiz var, borani yemeğimiz, içli köfte çeşitleri ve kebap çeşitlerinde de her türlü kebabımız mevcuttur fakat pandemi nedeniyle kapalı olduğu için mağdur durumdayız”
“Covid-19 hevesimizi kursağımızda bıraktı”
Hanın 3 aydır açıldığını söyleyen Erkmen, heveslerinin kursaklarında kaldığını belirterek, “ Hanın açılması pandemi dönemine denk geldi. Son kısıtlamalarla beraber zaten masa sandalyelerimizi hepsini topladık. Yerli turist geliyordu bu son süreçte gelmemeye başladı. Pandemi nedeniyle yabancı turistler zaten gelmiyordu. Covid-19 nedeniyle hevesimiz kursağımızda kaldı.” dedi.
Turistler memnun kalıyor
Barutçu Hanı’na gelen yerli ve yabancı turistlere yapının mimarisinden ve tarihi dokusundan bahsettiklerini söyleyen Erkmen, “Turistlerde güzel izlenim bırakıyoruz” diyerek sözlerine son verdi.