Fırat Nehri'ne karışan siyanür meclise taşındı

TAKİP ET

Şanlıurfa Milletvekili Ayşe Sürücü, Fırat Nehri'ne 20 ton siyanürün karıştığı haberleri üzerine Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne araştırma önergesi verdi. Önergede bu tip madenlerin kapatılması gerektiği ve meclis araştırma komisyonun kurulması gerektiği belirtildi.

Geçtiğimiz hafta Fırat Nehri’ne 20 ton siyanürün karıştığı haberleri üzerine Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı firmaya 16 milyon 441 bin TL idari para cezası ve firma hakkında suç duyurusu yaptı. Şanlıurfa Milletvekili Ayşe Sürücü ise yaşanan siyanür olayı üzerine Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne araştırma önergesi verdi.

“20 TON SİYANÜR HAKKINDA KAMUOYU YETERİNCE AYDINLATILAMAMIŞTIR”

Meclise sunulan önergede şu ifadelere yer verildi:

“Dünyamızda yaşanan ve Türkiye’de de ciddi etkilerini gördüğümüz bir iklim krizi ile karşı karşıyayız. Hava, çevre ve su kirliliği artıyor, temiz ve tatlı su kaynakları tükeniyor, mevsim şartlarına göre şekillenen tarımsal üretim ise susuzluk, sulama eksikliği, kuraklık, ani yağış ve doludan ciddi düzeyde olumsuz etkileniyor. İzin verilen madenler ise ekolojik dengeyi ortadan kaldırmaya devam ediyor. Geçtiğimiz hafta Fırat Nehri’ne karışan 20 ton siyanür hakkında ise kamuoyu yeterince aydınlatılamamıştır. Türkiye’de ekolojik denge oldukça tahrip edilmiş vaziyette, betona ve ranta açılmıştır. Üstelik madenlerin yaygın ve denetimden uzak hallerini değerlendirdiğimizde, ekolojinin gözden çıkarılmış durumda olduğunu gözlemlemekteyiz. Gerekli önemlerin alınması amacıyla Anayasa’nın 98’inci, İçtüzüğün 104. ve 105. maddeleri göre Meclis Araştırması açılmasını arz ederiz.

BÖLGEDE EKOLOJİK YIKIMA NEDEN OLDUĞU BELİRTİLİYOR

Geçtiğimiz hafta Erzincan İliç’te, Kanada ve Çalık Holding ortaklığındaki Anagold Madencilik Şirketi tarafından işletilen altın madeninin siyanür borusu patlamıştır. Aynı zamanda aktif deprem fayı üzerinde bulunan madenden, 20 ton siyanürün Fırat Nehri’ne aktığı basına da yansımıştır. Tunceli, Malatya ve Sivas’ın ortasında bulunan Erzincan’ın İliç ilçesine bağlı Çöpler Köyü’ndeki Çöpler Altın Madeni 2010’dan beri faaliyette. “Türkiye’nin Çernobili” olarak adlandırılan ve yıllardır siyanür ve sülfrik asit yayan madenin bölgede ekolojik yıkıma neden olduğu belirtiliyordu ve kamuoyu tarafından da biliniyordu. Yaşanan tahribatla ilgili olarak doğa savunucuları yıllardır seslerini duyurmaya çalışıyor, hukuki yollara başvurarak olası yıkımların önüne geçmenin yollarını arıyor.

KANSEROJEN VE ÖLDÜRÜCÜ KİMYASALLAR BUHARLAŞTIRILIYOR

Altın madeni ocağında oluşturulan atık göletinde biriken kanserojen ve öldürücü kimyasallar buharlaşarak doğanın üzerine ölüm olarak yağıyor. Barajda biriken zehirli sular taşmasın diye, “evaporatör” denilen bir aletle atmosfere buhar salınıyor yani borunun patlamasından önce de zehirli su buharlaştırılarak hava karıştırılıyordu. Yıllardır bu tip maden çalışmalarının kaldırılması gerektiğini savunduğumuz, hava ve su yoluyla ekolojik değer ve dengeler yok edildiğini dile getirdiğimiz kamuoyu tarafından da bilinmektedir. Fakat bu hususta AKP iktidarı ekolojik dengenin korunması kaygısı yaşamamakta ve izin verdiği sahalarda da gerekli özeni gösterip denetim gerçekleştirmemektedir. Siyanür suya karıştıktan sonra bölgeye gelen Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı firmaya 16 milyon 441 bin TL idari para cezası kesildiğini ve suç duyurusu yapıldığını açıkladı. Bakanlığın konuyla yaptığı açıklama şöyle: “Yapılan incelemede, boru hattından kaynaklanan sızıntının, tesis sınırlarının dışındaki eğimli arazide aktığı, mevsim itibarıyla alt kotta bulunan dere yatağında herhangi bir su akışı bulunmadığı ve kuru dere yatağına ulaşan herhangi bir kirlilik olmadığı tespit edildi. Ancak söz konusu tespitin analiz raporları ile teyit edilebilmesi amacıyla Çevre Laboratuvarı tarafından gerekli analizler yapılmak üzere numuneler alındı.” Fakat Bakanlığın açıklamasına rağmen basına yansıyan bilgiler de doğanın kirletildiği, siyanürün Fırat Nehri’ne karıştırdığı anlaşılmıştır. Bu durum bölge halkı ve bölgenin ekolojik dengesi için esasında geri dönüşümü çok zor bir felakettir. Tarımsal sulamasını, içme ve günlük kullandıkları suyu Fırat Nehri’nden alana milyonlarca insan, nehrin habitatında ve havzasında yaşayan binlerce canlı hipoksik şok ve ani ölümle an itibarıyla karşı karşıya kalmıştır.Bu noktada, böylesi ciddi bir sorunun araştırılması nihayete erdilmesi, bu tip madenlerin kapatılması,  gerekli tüm müdahale ve tedbirin açığa çıkması ile tüm  unsurların tespiti için bir meclis araştırma komisyonu kurulması elzemdir.”

Şanlıurfa Milletvekili Ayşe Sürücü