Gizemli türbe 'Şeyh Mes'ud'

TAKİP ET

Nişabur'dan Şanlıurfa'ya gelen ve Anadolu İslamiyet'in yayılmasında önemli rol alan tasavvuf ehli Şeyh Mes'ud, günümüzde kimisi için kader kapısı olarak görülürken kimisi için de dua ve şifa kapısı olarak görülüyor. Türbe yakın zaman Valilik restore edilerek ziyarete açıldı.

2013 yılından veri ‘Şeyh Mes'ud’ türbesinde görevli imam İsmail Akkoyun, türbenin merak edilen gizemli yönlerini gazetemize açıkladı. Akkoyun, türbeye gelen vatandaşların burada dua edip şifa aramaya geliyor. Kimi vatandaş ise kader kapısı olarak görüyor.

 

İşte İmam İsmail Akkoyun ile gerçekleştirdiğimiz röportaj:

 

“Şeyh Mes'ud kimdir? Nerden gelmiştir?

Şanlıurfa’daki en eski türbelerden biri kitabede yazıldığı gibi 4 eyvandan oluşuyor. Kapalı üstü açık Selçuklu bir yapıdan oluşan medrese tipi tarzında oluşmaktadır. Şeyh Mes’ud, Nişabur da (1.100) yılında gelmiştir. ilk geldiği zamanda dışarıda bir mescid var orda kaldığı rivayet edilmektedir. Mağaranın içinde ovulmuş bir yer orda mihrabın, minberin, olduğunu görürüz. Orada ibadetlerini geçirdiğini Asıl adı Şeyh Mes'ud'dur. Yöre halkı tarafından Şıh Maksut denilmektedir. Şeyh Mes'ud 1.100 yılında buraya geldiğinde yanındaki arkadaşlarının tasavvuf ehli olduklarını görüyoruz. Dışarıdaki mağaraların ovularak küçük odalar haline getirildiğini görmekteyiz orda kendi nefislerini terbiye etmek ve inzivaya çekilmek için çile odaları olarak kullanılmıştır.

 

Türbenin mimari yapısı ve bilinmeyenleri

Selçuklu mimarisi ile inşa edilen yapıda mescit, çilehane, misafirhaneler ve Şeyh Mes'ud sandukasının bulunduğu oda var. Bu sandukanın olduğu kısmın atında bir tünel var ve orada 5 ayrı mezarın olduğunu bunlardan birinin Şeyh Mes'ud da ait olduğu, birisinin kız kardeşinin, diğer üçünün ise müritlerine ait olduğu rivayet edilmektedir. Bunun tespiti ise 2011 yılında restore edildiğinde tespit, edilmiştir. Bu sebepten ötürü tasavvuf ehli kişinin Anadolu’nun manevi hocası Ahmet Yesevi öğrencisi olduğu kabul görmektedir. Anadolu’da İslam’ın yayılmasında büyük bir katkısı olmuştur. O devrin mutasavvıf ve âlimlerinden biri olduğu rivayet edilmektedir. Kitabe de yazıldığı gibi, Zengiler ve Eyyubiler Urfa’ya hakim oldukları dönemde batı Türkistan yakınlarında Nişabur da talebeleriyle birlikte buraya İslam’ı yaymak, için gelmiştir.

 

Tarihi zenginliği nelerdir?

Şeyh Mes'ud türbesinin 100 metre batısında bir sarnıç var. Bu sarnıcın dışarıda olması etrafının açık olması hoş bir durum değil, yetkililerden isteğimiz sarnıcın kapatılması ve korunma altına alınmasını istiyoruz. Talebeleriyle birlikte bin 100 yılarına ait olduğu bir Arapça kitabesi bulunmaktadır. Kayanın üzerine oyulmuş kitabenin içinde yazdıkları ibarede şu ifadeler yer alıyor, “kim Allah’ı yardıma çağırırsa Allah da ona ve tüm Müslümanlara yardım ve merhamet etsin”. diye yazılmış. Nişaburlu Sait Hangel’in oğlu Mesut tarafından 10 Recep 579 tarihinde oyulmuştur. Bu mahalle de ismini bu önemli zattan almıştır Şeyh Mes'ud mahallesi olarak geçmektedir. Bu çevrede yaygın olarak Maksut ismi kullanılmaktadır. Hemen hemen her evde bir Maksut ismi bulunmaktadır.

 

Bu türbeye ne amaçla gelinmektedir?

Gerek şehir dışından gerek şehir içinden ve nadir de olsa yurtdışında burası ziyaret edilmektedir. Buraya bayan kardeşlerimiz daha fazla gelmektedir. Ziyaret, ibadet, dua, amaçlı gelinmektedir. Birde buraya gelen bayanlar türbedeki pencerede 3 defa eşarp salarsa kısmeti açılıyormuş buna zaman zaman şahit oluyoruz. Bide duvarların özerinde dileklerini yazıyorlar ama bu tür İnançlar dinimiz de yeri yoktur. Şeyh Mes'ud birçok kerameti olmasıyla birlikte buraya hastalarıyla birlikte Şeyh Mes'ud hiç tanımayanlar rüyalarında görmeleri, üzere ziyaret gelenler oluyor. Buraya gelip dilekte bulunup dilekleri kabul olan oluyor bunlara da şahit oluyoruz.

 

“Bu türbeye ve tasavvuf ilmini sürdüren bir medrese cemaat var mı?

Tasavvufun içinde Nakşibendî, kadiri Rufai ilmine bağlı Şeyh Mes'ud tekkesine bağlı olduğu söylenilmektedir.

 

Şeyh Mes'ud yeterince tanıtıp biliniyor mu?

Çok eski bir tarihe sahip olmasına rağmen Şanlıurfa’da bile yaygın olarak bilinmiyor. Bunun nedeni ise yeterince tanıtılmamasıdır. Eğer sosyal medyada ve belediyemizin buraya turlar düzenleyip tanıtımını yaparsa ilgi artacaktır. Tarihi çok eski ve konumu açısından tepede olması, Urfa’yı kuş bakışıyla görmenizi mümkün kılan bir konumda olması ayrıca ilgi artmasına vesile olacaktır.



Mehmet Halhalli / Urfa Değişim