Göbeklitepe'de canlı performans sergilediler
Ünlü Ressamlar, UNESCO Dünya Mirası Kalıcı Listesinde bulunan Göbeklitepe'ye gelerek burada hissettikleri tarihi atmosferle çalışmalarına başladılar. Ünlü ressamlar, Göbeklitepe ile ilgili duygu ve düşüncelerini de gazetemize aktardılar. Ressam Cüneyt Şenyamak,2020'deki festivale Göbeklitepe çalışması ile katılacağını belirtti.
Tarihin Sıfır Noktası olarak bilinen Göbeklitepe'ye gelerek çalışmalarına başlayan 25 ünlü ressam, burada canlı performans sergilediler. UNESCO kalıcı listesine alınması ve 2019’un Göbeklitepe Yılı ilan edilmesiyle birlikte yerli ve yabancı ziyaretçi akınına uğrayan Göbeklitepe, tarih ve fotoğraf sanatçılarının yanı sıra ressamların da ilgi odağı oldu.
Türkiye’nin çeşitli illerinden ve farklı üniversitelerinden bir araya gelen akademisyen serbest resim sanatçıları, Göbeklitepe’de canlı performans sergilediler. Buradaki tarihi atmosferi canlı olarak hisseden ressamlar, Göbeklitepe çalışmalarına başladı. Göbeklitepe’de bir araya gelen resim sanatçıları, ören yerini gezip görevlilerden bilgi aldıktan sonra ziyaretçilerin meraklı bakışları arasında kimi fırçası, kimi ise karakalem ile ören yerini farklı bir bakışla resmettiler. Sanatçılar, burada yaptıkları çalışmaları hem Ankara'da hem de başka ülkelerde düzenlenecek olan resim sergisinde sergileyecekler.
Yazan: Göbeklitepe'deki atmosferi hissetmek çok farklı bir duygu
Göbeklitepe'den çok etkilendiğini belirten Ressam Lütfiye Yazan, "Canlı performanslara sürekli şahit oluyoruz ama tarihin sıfır noktasında bu atmosferi yaşayabilmek, hissedebilmek çok farklı duygu. Geçen yıl da burayı ziyaret etmiştim ve çok mutlu olmuştum. Şimdi baktığım zaman alan daha çok genişlemiş ve detaylar daha fazla ortaya çıkmış. Buradan çok etkilendim. Yaptığım bir örnek üzerine çalışacağım. Bunun üzerine bir sergi de açmayı düşünüyorum. Göbeklitepe, muhteşem çok geniş bir alandır. Göbeklitepe'nin ülkemizde olması beni ayrıca mutlu ediyor. 'Tarih Yeniden Yazılacak' Göbeklitepe konulu sergi açmayı düşünüyorum. Daha önce Halfeti’yi çalıştım, kataloglar şu an Gaziantep Müzesi'nde. Halfeti, Hasankeyf ve Göbeklitepe benim özellikle de Harran'ı sergimin konusu olarak belirleyeceğim." dedi.
Şenyamak: İtalya'daki festivale Göbeklitepe resmi ile katılacağım
2020'de düzenlenecek olan festivale Göbeklitepe resmi ile katılacağını söyleyen Ressam Cüneyt Şenyamak, "Tarihi resimler yapan bir sanatçıyım. Göbeklitepe benim için çok özel bir anlam taşıyor. Göbeklitepe’de sergi fuar fikri ortaya çıktığında çok heyecanlandım. Günün birinde buraya gelip 12 bin yıl önce insanların ilk yerleşimlerini yaptıkları yerde resim yapmak benim için çok önemli. Hatta 2020 yılında İtalya’da çok önemli bir resim festivali var. Ben oradaki festivali Göbeklitepe resmi ile katılmaya karar verdim. Bu, benim için daha da anlamlı olacak. Hem ülkemizin tanıtım noktasında çok önemli değeri olacağını düşünüyorum. Bunu daha çok insanların bilmesini ve gelip ziyaret etmesini istiyorum.” ifadelerini kullandı.
Er: İzleyince türlerim diken diken oluyor
Göbeklitepe baktığında tarihi hissederek çok heyecanlandığını sözlerine ekleyen Resim Sanatçısı Nazlı Er, "12 bin yıl önce yaşayan ve bu eserleri Göbeklitepe’de gördüğümüz taşların üzerindeki figürlerin nasıl yapıldığını adeta bir rüya gibi geçmişe giderek, hissederek geldim. Bunu izlerken, tüylerim diken diken oluyor. Yani o dönemde bunlar nasıl yapıldı, nasıl duygularla yapıldı, neler yaşandı. Bir müddet içine girdim, izledim. Sanki bir zaman makinesi ile geri gitmek istedim. Burada olmak, Göbeklitepe’nin keşfedilmesi, Şanlıurfa’mıza kazandırılması bu çok güzel bir şey. Zaten memleketimizin her noktasında inanılmaz medeniyetler yaşıyoruz, görüyoruz. Ama bu bir dünya mirası olarak tarihe ve sanat tarihine mal olacak. Burada küçük bir çalışma yaptım. Kazma tekniği ile duygulanarak küçük bir çalışmada bile ellerim, yüreğim titredi. Ne mutlu biz bunu yaşıyoruz ve buranın sürekli tanıtılması ve insanlığa mal olması için elimizden geleni yapıyoruz” şeklinde konuştu.
Yücel: Sanatçılarımızın bu çalışmalarını Ankara'da sergileyeceğiz
Sanatçıların Göbeklitepe'de yaptıkları çalışmaları Ankara'da sergileyeceklerini dile getiren Sanat Eğitmeni Mehmet Yücel, "Göbeklitepe birçok alan yeniliklerinin başlangıcıdır. Sanatsal olarak baktığımız zaman 3 boyutlu sanatın başlangıç noktasıdır. Göbeklitepe, sanatın birleştirici ve buluşturucu ruhuyla Türkiye genelinde akademisyen ve serbest sanatçıdan oluşan 25 sanatçı bir araya gelerek burada buluşup canlı performansla duygularımızı ve düşüncelerimizi yansıttık. Sanatçılarımızın çoğu Göbeklitepe’yi daha önce görmemiş. Fotoğraflardan ya da sanal ortamdan görmüşler. Canlı olarak gördükleri zaman etkileşimle içleri duygu doluyor. Burada etkileşimlerini yansıttılar. Sanatçılarımızın çalışmalarını büyük bir sergi olarak Ankara’da açmayı düşünüyoruz. Bu durumun hem Göbeklitepe hem de Şanlıurfa'nın tanıtımı açısından önemli olduğunu düşünüyoruz.” sözlerine yer verdi." şeklinde ifade etti.
Çölbayır: Uzun yıllardır görmek istediğimi bir yerdi
Resim Sanatçısı Akademisyen Aysun Çölbayır, "Göbeklitepe, uzun yıllardır görmek istediğim bir yerdi. Bugüne kadar fotoğraflardan çizimler yaptım. Fakat buranın ruhunu hissederek, ışığıyla, dokusuyla ve bu ruh hali içinde çalışmak anlatılmaz bir duygu. Bu benim için çok önemli. Bundan sonra burayı sadece sulu boya alanında değil, seramik üzerine de çalışacağım” dedi.
Yıldırım: Herkesin gelip burayı görmesi gerek
Ressam Nur Nuray Yıldırım, "Şanlıurfa, çok özel bir şehirdir. Göbeklitepe de buna daha fazla bir anlam kattı. Herkesin gelip burayı görmesi gerek. Burada olmak büyük bir zevk. Ressam arkadaşlarımla bu atmosferde oturup bu havayı solumak anlatılmaz. Resim yaparken, adeta derinliklere daldım, içimde hissettim” ifadelerine yer verdi.
Tırpancı: burayı yapan insanlarla çalışır gibi hissetim
Ayten Tırpancı, "12 bin yıl öncesine gitmiş gibi oldum. Buranın atmosferini canlandırdım. Adeta geçmişe daldım, burayı yapan insanlarla çalışır gibi hissetim.” şeklinde konuştu.
Ressam Saadet Gözde, "Göbeklitepe’yi birkaç kez fotoğraflardan çizmeye çalıştım ama bu atmosferde çalışmak ayrı bir duygu. Tüm sanatçıların el birliği ile tarihin sıfır noktasını tanıtması lazım.” dedi.
Abdulkadir Çelikcan / Urfa Değişim