"İsot Festivali gibi El Sanatları Festivali'de olsa..."

Nihat Yıldırım, " Ama isterim ki Şanlıurfa'da da böyle yarışmalar düzenlensin ki herkes yeteneğini sergilesin. Amaç dereceye girmek de değil. Yeter ki gösterdikleri yetenekleri tanıtsınlar. Keşke Şanlıurfa'da isot festivali, çiğköfte etkinliği gibi el sanatları etkinlikleri de yapılsa" dedi.

Şanlıurfa'da şu ana kadar farklı yeteneklerde sayısız usta yetişti...Ancak Şanlıurfa'da son zamanlarda yetişen bir usta diğerlerine nazaran bir iki adım öne çıkıyor.Kent genelinde her usta kehribarı tespih yapmak için kullansa da Nihat Yıldırım, bu kalıbı kırdı ve aslında kehribardan süs eşyalarının da yapılabileceğini herkese gösterdi. Özellikle kehribardan yaptığı Şanlıurfa motifleri olan Göbeklitepe, Balıklıgöl gibi ürünler 7'den 70'e herkesin dikkatini çekiyor.

YILDIRIM, TANITIMSIZLIKTAN VE DESTEKSİZLİKTEN YAKINIYOR

Usta Nihat Yıldırım yaptığı ürünlerin birçok kesim tarafından beğenildiğinin farkında olsa da kendisi için en büyük sorun tanıtım yetersizliği ve desteğin olmaması...Yıldırım, Şanlıurfa'da el sanatlarına ilginin olduğunu ama kentteki yetkililerin Gaziantep, Kahramanmaraş'taki gibi ilgilenilmediğini ifade ediyor. Genç usta, İsot Festivali tarzında Şanlıurfa'da yapılacak olan El Sanatları Festivali'nin gün yüzüne çıkmamış cevherleri ortaya çıkaracağının inancında...

Urfa Değişim Gazetesi'nin her hafta düzenlediği "Değişim'de Değişim Var" isimli haftalık röportajın bu haftaki konuğu kehribarları dile getiren genç usta Nihat Yıldırım oldu. Urfa Değişim Gazetesi çalışanları Ahmet Can ve Murat Doğan genç ustayla yaptığı ürünleri, kehribarın günümüze kadar gelişini, Şanlıurfa'da el sanatlarına verilen önemi konuştu...İşte o röportajın tamamı...



Gümüşe ve kehribar taşına şekil vermeye ne zaman başladınız?

Bu işe küçük yaşlarda başladım. Zaman zaman bazı ustaların yanında çalıştım. Şanlıurfa’da en iyi ustaların yanında çalıştım. Daha sonra kendi işimi kurdum. O günden bu yana taşa şekil vermeye devam ediyorum.

Yaptığınız bu tasarımları sadece taşlar üzerine mi yaptınız?

Daha önce altın işlemeciliği yapıyordum. Daha sonra altın yerine daha çok gümüş üzerine yöneldim. Çünkü altında maliyet yüksek olunca deneme sürecinde daha riskli oluyor. Böylece gümüşte maliyet daha az oluyor. Vatandaşların da altını alım gücü zamanla azalınca gümüş üzerine çalışmak daha avantajlı oluyor.

Gümüş işlerken taş oyma işine nasıl başladınız?

Zamanla tesbih işlemeciliği yapan ustalarla tanıştığımda taşlara olan ilgim arttı. Daha sonra yaptığım sanatı taşlar üzerine de yapmayı düşündüm. İnsanlar kendi sanatında daha çeşitli projeler gösterecek ki daha güzel hedeflere ulaşabilsin. Ben de hayatımdaki duruşu değiştirmek istedim. İlk başta kehribar taşı ile kolye yaptım. Bunu o kadar beğendim ki bana ilham kaynağı oldu. Daha güzel işler sergilerken, çevrendekiler de buna ilgi gösterdi.



Önce altınla, gümüşle daha sonra da taşla sanatınızı göstererek güzel tasarımlar yaptınız. Bu tasarımınızı ahşap üzerine de denediniz mi?

Ahşap işlemeciliği çok farklı. Aslında o da beceri istiyor. Ben ahşap işlemeciliği üzerine tasarım yapmadı. Bir kuyumcunun yaptığı işi yaptım. Sonra taş ustası olarak tanındım. İnsanların kendini geliştirmesi çok güzel bir şeydir.

Kehribar taşı ile tasarım yapan ustalar Şanlıurfa’da yoğun olarak var mı?

Bu işle uğraşan ustaların sayısı çok azdır. Şanlıurfa’da daha çok tesbih işlemeciliği yapan ustaların sayısı fazla. Bunun da 4-5 yıllık bir geçmişi var.

Kehribar taşı ile yaptığınız tasarımlara Şanlıurfalılar ilgi gösteriyor mu; Şanlıurfa dışında da fazla talep oluyor mu?

Tabiî ki çevremden olumlu tepkiler alıyorum. Ama bunun pazarlaması eksik diyebilirim. Şanlıurfa Müzesi’nde bu satışlar daha iyi durumda. Bunun ham maddesi uygun olsa da işçiliği maliyet gerektiriyor. Bu nedenle vatandaşlar da fiyatını yüksek buluyor.

Bunun satışını sadece müzede mi yapıyorsunuz?

Sadece orada değil de internet üzerinden de satışı gerçekleştiriyoruz. Bunun yanında özel isteyen müşterilerimiz var.

Genelde Şanlıurfa’nın değerleri üzerine yaptığınız figürlere ilginiz nasıldır?

Bazı arkadaşlar buraya gelerek talepte bulunuyorlardı. Onların istediği şekillerde tasarım yapmayı denedim. Daha sonra ortaya yeni şekiller çıktı. Bu işte deneme süreci çok önemlidir. Yaptığım Göbeklitepe kolyesi çok ilgi gördü. Yani turistler Şanlıurfa’nın değerlerini simgeleyen tasarımları daha çok talep ediyor. Bu yönden tepkiler çok güzel.

Bu değerleri tanıtmada kurumlardan destek bekliyor musunuz?

Yaptığımız bu tasarımlardaki bir diğer amacımız da şehrimizin tanıtımına katkı sunmaktır. Ama Şanlıurfa’da bu branşta çalışmalar daha azdır. Genel tanıtım anlamında el sanatları, kehribar işletmeciliği kurslarında belediyelerimizin eksiklikleri var. Bu konuda biraz çalışmalar yapabilirler. Bu kurslar da kısa süreli değil de sürekli olursa kentimizin tanıtımını unutturmaz. Sanatlara gerekli ilgiyi gösterirsek Şanlıurfa adına kazanabiliriz.



Taş işlemeciliğini yeni nesillere öğretmeyi düşündünüz mü?

Bu meslekte çırak sorunu çoktur. Her insanda mutlaka el becerisi olması gerekir. Bu eğitimi okullarda verebiliriz. Bu konuda iyi eğitmenler çıkartabiliriz. Bunu da Valiliğimiz ve belediyelerimiz düzenlemelidir. Başka illerde atölyelerin sayısı artarken, Şanlıurfa’da belki 30 atölye bile yoktur. Çünkü bu konuda çalışmalar yapılmadı. Bu nedenle sanata olan ilgi de azaldı. Bu konuda çıraklar da kendilerini yetiştirmek için hiçbir çaba göstermiyor.

El sanatları ile ilgili yapılan yarışmalara hiç katılmayı düşünmediniz mi?

Bugüne kadar öyle bir talebim olmadı. Ama isterim ki Şanlıurfa’da da böyle yarışmalar düzenlensin ki herkes yeteneğini sergilesin. Amaç dereceye girmek de değil. Yeter ki gösterdikleri yetenekleri tanıtsınlar. Keşke Şanlıurfa’da isot festivali, çiğköfte etkinliği gibi el sanatları etkinlikleri de yapılsa.

Vatandaşların ilgisi daha çok gümüşe mi; kehribara mıdır?

Tabiî ki vatandaşlar gümüşü daha fazla talep ediyor. Çünkü gümüş işlemeciliği daha rahattır. Ancak son dönemlerde kehribara daha fazla ilgi oldu. İnsanlar artık kendilerine özel eşyalar istiyor.

Müşterilerin istediği şekilde mi tasarım yapıyorsunuz?

Tasarımlarımız genelde tasarım üzerinedir. Müşteri, çizimini talep ediyor, biz de ona göre taşa şekil veriyoruz. Piyasada da kopyalama yöntemi yoğun olduğu için yeni şeyler çıkarmaya da çekiniyoruz. Olana kadar sınırları zorluyoruz.