Renklerin suyla dansı sanatında, sınırları aştı
Ebru Sanatı Eğitmeni Mehmet Alper Çiftçi, sanatta bir ilki gerçekleştirdi, renklerin suyla dansı olan ebru sanatını sınırları dışına çıkararak sadece kağıt üzerine değil, her türlü materyale işleme yöntemini geliştirdi.
Sanat Sokağında kurs açarak çocuklara ebru sanatını öğreten Eğitmen Mehmet Alper Çiftçi, renklerin suyla dansı olarak bilinen ebru sanatını sınırları dışına çıkardı. Ebru sanatında geliştirdiği yöntemle renkleri sadece kağıt üzerine değil, çeşitli materyaller üzerine de işleyen Çiftçi, moda dünyasına da yeni bir renk kattı. Bu yöntemin dünyada bir ilk olduğunu söyleyen Ebru Sanatı Eğitmeni Mehmet Alper Çiftçi, Abiye ve benzeri kumaşların yanı sıra Ebru sanatının birçok materyale uygulanabileceğini vurgulayarak, dünyada ilk defa bu uygulamayı Şanlıurfa'da gerçekleştirmenin gururunu yaşadığını ifade etti.
Ebru sanatının sınırlarını aştı
Ebru sanatını geliştirmede sınırları aştığının altını çizen Eğitmen Alper Çiftçi, “Dünyada ilk defa Ebru sanatını kumaş, keçe, ahşap ve taş gibi objelerin üzerine yapıyoruz. Genelde boydan elbiseler ve oyuncaklar gibi materyallerin üzerine yapılmasının yanı sıra şallar, eşarplar modaya uydurmak istediğimiz ayakkabılar üzerine de bu sanatı işliyoruz. Bu yapılan sanatın en büyük özelliği, boyanın silinmemesi ve kalıcı olmasıdır. Materyaller üzerine işlenen bu renkler, ıslansa da kirlense de asla üzerindeki boya ne solar ne de kaybolur." diye konuştu.
'Ebru sanatının farklı alanlarını görmüş olduk'
Çiftçi, "Ebru sanatı, kâğıt üzerinde çeşitli ve hususi olarak hazırlanmış olan boyalar ile ortaya çıkarılan desenlerin, kitreyle yoğun bir kıvama getirilen suyun üzerine işlenmesine verilen isimdir. Fakat biz bu sanatı daha farklı bir seviyeye taşıyarak tüm objeler üzerine uygulanabileceğini gösterdik. Özellikle bir moda akımı başlatmak adına gündelik hayatta ve ekstra programlarda kullanılan giysiler tişört, bluz, ayakkabı, takı ve en önemlisi abiye üzerine işleyerek ebru sanatının farklı alanlarda da çok güzel bir şekilde uygulanabileceğini gösterdik.” ifadelerini kullandı.
Göbeklitepe Yılına özel çalışmalar geliştirilecek
2019 Göbeklitepe Yılına özel Ebru sanatı çalışmalarının yapılacağını söyleyen Alper Çiftçi, “Biz Ebru sanatını üniversitede derslerimizde öğrendik ve eğitim sırasında bizlere hocalarımızın öğretmiş olduğu yöntem, Ebru sanatının sadece kâğıt üzerine uygulanabilirliği oldu. Fakat ben bunun böyle olmadığını ve her objeye uygulanabileceğini ilk olarak kumaşa uygulayarak gösterdim. Böylelikle ebru sanatının sadece kağıt üzerine renklerin işlendiği görüşünü çürütmüş oldum. Bilindiği gibi 2019 yılı Göbeklitepe Yılı olarak ilan edildi. Bu nedenle sanat sokağında turizm yılına katkı sunmak amacıyla özel objeler oluşturmak istiyoruz. Bu çalışmalar kapsamında öncelikle Şanlıurfa’ya has özellikte olan Nahit taşlar üzerine ebru sanatını uygulayacağız. Bu sayede Şanlıurfa ve Göbeklitepe’nin önemini biraz daha ortaya çıkartacağız. Şanlıurfa da başlayan bu akını tüm dünyaya yayarak, ebru sanatının geniş bir perspektife sahip olduğunu ve birçok alanda rahatlıkla kullanılabileceğini göstermiş olacağız." şeklinde konuştu.
'İlk etapta olumsuz eleştiri almıştık'
"Bu sanatı bu kadar gelişmiş bir şekilde yapan başka kimse yok" diyen Çiftçi, "Biz bu konuyu ilk gündeme getirdiğimizde hemen olumsuz eleştirilerin kurbanı olduk. Çünkü Ebru sanatı demek, kağıt üzerine uygulanan bir sanat düşüncesi hâkimdir. Fakat biz bu sanat dalını günlük hayatında her alanda kullanılabilir olduğunu ispatlamış olduk. Bir elbisede gökkuşağının renklerini çok güzel bir şekilde yansıttık. Bu sayede herhangi bir düğün veya toplantıda bu elbiseler bir hayli dikkat çekiyor.” diye konuştu.
Keçe üzerine de uygulanabiliyor
Ebru sanatının keçe gibi değişik maddelerin üzerine de uygulanabildiğini söyleyen Alper Çiftçi, “Ebru sanatı sadece kumaş ve benzeri materyaller değil, aynı zamanda keçe üzerine de uygulama imkânına sahiptir. Keçeden yapılmış birçok ürüne Ebru sanatını uygulamak mümkündür. Örneğin bir çanta, seccade veya kilim olarak kullandığımız keçelerin üzerine de ebru sanatını uygulamak artık mümkündür. Ebru sanatının farklı şekillerde kullanılması aslında benim hayalimdi. Bir gün üniversitedeyken Ebru sanatı uygulaması esnasında gömleğine sıçrayan boyaların yıkandıktan sonra da yerinde kaldığını gördüm ve bu durum bana ilham verdi. O saatten sonra Ebru sanatını her alanda kullanmaya başladım ve bu konuda oldukça mesafe kat ettik. Bu akımı ilk olarak kültür başkenti Şanlıurfa’dan başlatmak oldukça önemlidir. Çünkü kültür mirasının buluştuğu Şanlıurfa'da ilklerin yaşanması adına bu ve benzeri çalışmaların olması bizler için son derece gurur verici bir olay. Bu nedenle sadece Ebru sanatı değil, tüm sanat dallarının farklı versiyonlarının çıkmasını arzu ediyoruz” ifadelerine yer verdi.