Selzedeler isyan etti! "Hani selin izlerini hep birlikte saracaktık!"

6 Şubat'ta Kahramanmaraş merkezli depremlerle sarsılan Türkiye'nin güneydoğusu bu kez şiddetli yağışın etkisi altında kaldı.  Sel sularının yükselmesi ile birlikte toplamda 21 kişi hayatını kaybederken Urfalı selzedeler ihtiyaçlarının karşılanması için yetkililerden destek bekliyor.

Şanlıurfa’da selin izleri silinmeye çalışılsa da evlerin hali içler acısı…
Selin hâkim olduğu Adıyaman'da 4, Şanlıurfa'da 17 kişi olmak üzere toplamda 21 kişi hayatını kaybetti. 
Sabahın erken saatlerinde selin şiddetini artırmasıyla uyandıklarını söyleyen vatandaşlar canlarını kurtarmak için evin çatılarına çıkarak kepçe yardımıyla kurtarıldıklarını söylediler. 

Selde en çok etkilenen yerlerin başında gelen Eyyübiye ilçesine bağlı Akabe, Karakoyunlu, Türkmeydanı mahallelerinde belediyeler tarafından evlerin dış cephelerinde selin izleri silinmeye çalışılsa da ne yazık ki evin iç kısımlarında durum içler acısı…
Evlerinde yüksek zararlar oluşan selzedeler “Yetkililer sadece sel zamanı gelip bizlere sözler verdiler, verdikleri sözlerden sonra sadece bir erzak kolisi geldi. Yaralarımızı kendimiz sarmaya devam ediyoruz” diyerek sitem etti.

“KARAKOYUN DERESİNİN TAŞMASI EVLERİMİZE BÜYÜK ZARAR VERDİ”
Karakoyun Deresi’nin taşmasıyla birlikte suların evlerine doğru gelerek daha yüksek zararlar verdiğini aktaran Zehra kılıç "Sabah namazımızı kıldıktan sonra uyuduk bizim bir akrabanın bizi aramasıyla uyandık. Uyandığımız gibi suyun basıncı kapılarımızı kırdı ve biz hemen kendimizi dama attık. Bir de dışarıya baktık arabalar üst üste binmiş durumdaydı, kapının önünde duran arabamızın sadece tavanı gözüküyordu ve sel önüne kattığı her şeyi Karakoyun Deresi'ne doğru sürüklüyordu. Bizim evimiz 2. katta olmasına rağmen su bizim evi bile bastı. Dama çıktık kepçe yardımı ile oradan kurtarıldık. Karakoyun deresi taştığı için su bu kez Karakoyun tarafından evlerimize doğru geldi ve o Karakoyun tarafından gelen su ile birlikte evlerimiz darmaduman oldu” dedi.

“SORUNUMUZU DEFALARCA KEZ DİLE GETİRDİK FAKAT YETKİLİLER KULAK TIKADI”
 Kış mevsiminde sürekli aynı manzara ile karşılaştıklarını söyleyen Kılıç defalarca yetkililere söylemelerine rağmen yetkililerin sorunlarına kulak tıkadıklarını iddia ederek “Her sene yağış olduğunda sürekli evlerimizi su basardı, bizler defalarca yetkililere seslenmemize rağmen muhtarlığa dilekçe vermemize rağmen kimse sesimize kulak vermedi. Bize söyledikleri tek şey gider borularının küçük olmasından kaynaklı su birikintileri oluşuyor dediler ve bunun için hiç kimse çalışma yürütmedi.  Bunlardan dolayı sokaklarımız evlerimizin içi hep lağım kokuyor” şeklinde konuştu. 

“BELEDİYELER SADECE GÖZÜKEN YERLERİ BOYADILAR, GERİSİ BİZE KALDI”
Daha sonra sözlerine şu şeklide devam eden Kılıç şunları kaydetti “Bütün duvar boyalarımız şişti ve sökülmeye başlıyor. Belediyeler sadece mahallelerin gözüken cephelerini boyadılar fakat evimizin içerisinden biz o izleri silemiyoruz, çünkü bizim ne kapımız kaldı ne penceremiz kaldı ne duvarımız kaldı boyalar da alınmadığı için bizler de boyayamadık. Benim alt katımda kiracı oturuyordu kiracıya yardım edildi benim evim ikinci kat olduğu için onlara göre çok zararı olmamış ve bana yardım edilmedi. Kiracım da para yardımını aldığı gibi evimden çıktı yani yine zararı ben karşılayacağım. Allah onlara da yardım etsin onlar da her şeyini kaybettiler. Bu sokaklarımız sıcak suyla deterjanla yıkanmasına rağmen hala lağım kokuyor ve duvarlarımızın hepsinde şişmeler oluyor. Artık yataklarımız ve halılarımız nemden kaynaklı kokuyor” ifadelerini kullandı. 

“YARDIM YAPACAĞIZ DEDİLER SADECE BİR KOLİ ERZAK YOLLADILAR”
Torunlarıyla birlikte sele uykuda yakalanan Fatma Şimşek "Bizim evlerimizi su bastı zar zor canımızı kurtardık. Kepçeler olmasaydı biz de o suların içerisinde boğulacaktık. Bizim ev giriş kat olduğu için evimizde kuru bir mendil dahi kalmadı. Torunlarımla birlikte kalıyordum torunlarımı diğer ninelerine gönderdim, çünkü ne evim kaldı ne eşyalarım ne de onlara bakacak gücüm kaldı. Bize sadece selden sonra bir koli erzak geldi başka da hiçbir yardım yapılmadı. Selin ilk günlerinde yaralarınızı saracağız dediler fakat hiçbir şekilde yaralarımı sarılmadı.  Selde zarar gören bütün eşyalarımız kepçelerle kamyonlara yüklenilip atıldı hiçbir şeyimiz kalmadı. Baktık ki onların evimizi tamir edeceği yok bizler de kendi imkânlarımızla evlerimizi tamir etmeye başladık. Şu ana kadar kızım da kalıyordum ve artık biliyorsunuz misafirliğin bile bir süresi vardır o yüzden kendi evimizin tamiratını yapmaya geldik” dedi. 

“YARALARIMIZI KENDİMİZ SARIYORUZ”
Spot pazarından aldıkları eşyalarla kendilerine yeni yaşam alanı hazırladıklarını aktaran Hasan Aydın "Bizler sele uykuda yakalandık. Tabii bizim sokakların altyapısı olmadığı için her sene bu durumu yaşıyoruz fakat bu sene çok farklı oldu. Şu anda evimizin halini görüyorsunuz, kimse ne evlerimizi yeniledi ne de bize yardımcı oldu. Bizlerde kendi imkânlarımızla ikinci el eşyalarla evlerimizi baştan yenilemeye çalışıyoruz.  Şu anda yanımızda kimse de yok ilk başlarda sel olduğunda herkes yanımızdaydı ama maalesef bugün görüyoruz ki ne ihtiyaçlarımız karşılanıyor ne de kimse bize destek oluyor. Yardımlar edeceğiz dediler verdikleri para 15 bin 20 bin lira arası onunla da zaten biliyorsunuz bir buzdolabı bir çamaşır makinası bile alamıyorsunuz. Evlerimizi yenileyeceğiz diye bir ton borca da girdik yani anlayacağınız şu an bu hasta halimle imkânlar doğrultusunda evimi yenilemeye çalışıyorum” diyerek yaşanan duruma tepki gösterdi. 

“EVİMİZİN DUVARI ÇATLADI EN UFAK BİR DEPREM YA DA SELDE YIKILABİLİR”
Yaşanan selin şiddetini ve korku dolu anları anlatan Mazlum Demirel "Biz seli hiç beklemiyorduk, sürekli böyle yağışlar gördüğümüz için sokaklarımız zaten sıkıntılıydı her zaman evi su basma problemi yaşıyorduk fakat bu sene öyle bir oldu ki evlerimizin ikinci üçüncü katları bile zarar gördü. Alt katta abilerim kalıyordu onlar zaten gördüğünüz gibi ambar nedeniyle bu taraf gözükmüyordu onlar uykuda yakalandı biz onları kendi imkânlarımızla çıkardık evimizin kapısı duvarları pencereleri hep suyu şiddetinden dolayı patladı. Bir arabamız vardı 700-800 bin liralıktı hiçbir şekilde yardım edilmedi sizin de gördüğünüz gibi evlerimiz hala bu şekilde duruyor. Şiddetinden dolayı evimizin duvarları bile çatladı en ufak bir depremde ya da tekrardan sel basmasında evlerimiz de yıkılabilir. Sadece araba yardımı yapıldı arabamız 700 800 bin liralıktı bize verilen sadece 150 bin arabanın zararı verildi ve hala arabamız tamirden dönmedi. Yani evimizi boşu boşuna boşalttılar ve bizi mağdur ettiler. Ambarın içerisinde evlenecek olan abimin çeyizlik eşyaları da vardı onların hepsi de gitti” şeklinde konuştu.