Toplantı, Ankara dışında ilk kez Urfa'da yapıldı
UNESCO Türkiye Milli Komisyonunun katılımıyla Milli Komite toplantısı Ankara'dan sonra ilk kez Şanlıurfa'da yapıldı.
2019 Yılının Göbeklitepe Yılı olması dolayısıyla dikkatleri üzerine çeken Şanlıurfa'da yoğunluk yaşanıyor. Daha önce Başkent Ankara dışında hiçbir ilde yapılmayan Milli Komite Toplantısı, UNESCO Türkiye Milli Komisyonunun katılımıyla ilk kez Şanlıurfa'da yapıldı.
Şanlıurfa Arkeoloji Müzesi toplantı salonunda yapılan toplantıda, Şanlıurfa ve Göbeklitepe ile ilgili bilgilendirme toplantısına Şanlıurfa Valisi Abdullah Erin, UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Başkanı Prof. Dr. M. Öcal Oğuz, UNESCO komisyon üyeleri ve Şanlıurfa da bulunan kamu kurum ve kuruluşları temsilcileri katıldı.
Toplantıda bir konuşma yapan ve geçtiğimiz yıl Göbeklitepe gibi değerli varlığın UNECO listesinde yer almasının büyük bir fırsat penceresini araladığını belirten Vali Abdullah Erin, şöyle konuştu; “Geçen yıl bu değerli varlığımızı dünya kültür mirası listesine dahil etmek suretiyle Şanlıurfa büyük bir fırsatın penceresini aralamış oldu. Tabi hepimiz çok arzu ediyorduk. Hepimiz çok istiyorduk. Bundan sonra da Harran başta olmak üzere diğer kültürel varlıklarımızın da insanlıkla paylaşılmasını sağlamak üzere Dünya Kültür Mirasları listesine dahil edilmesine yönelik çalışmalarımıza bundan sonra da devam edeceğiz.
Bu gün yine bir vesile ile ifade ettiğim gibi bunun oluşturacağı ziyaretçi sayısındaki artış bu ilgiden kaynaklı doğacak hareketsizliğin mutlaka iyi yönetilmesi gerektiğini de biliyoruz ve bu konuda da aslında son iki yıldır yoğunlaşan çalışmalar ve çabalarımız var.
Sadece dünya kültür mirasına dahil olmakla bir şey olmaz. Yani bir yıl iki yıl belki eğer büyük bir ziyaretçi akınıyla karşılaşırsınız fakat iyi yönetemezseniz bu durumun tersine de dönebileceğinin hesabını da yapmak lazım.
Son iki yılda bir taraftan Göbeklitepe’nin kültür mirası listesine dahil olması için uğraş verirken, öbür taraftan da tarih yeniden canlanıyor projesi altında bunun olması ve gerçekleşmesi haricinde bunu nasıl yöneteceğiz, nasıl yönete bileceğiz’in çalışmalarını gerçekleştirdik ve o çalışmalar sonrasında çıkan ürünlerden bir tanesi de çok şükür faaliyette olan turizm tanıtım anonim şirketini kurduk.
Bu gün Şanlıurfa da dün genel müdürümüz buradaydı bu gün turizm bakanlığında gerçekleştirilen bir toplantı için Ankara’dalar şirketin aslında kuruluş amacı ve felsefesi şu. Sahip olduğumuz bütün birikimi ve varlığı markalaştırmak tanıtma e pazarlamada büyük problemler yaşıyorduk.
Alt yapıdaki eksikliğin ziyaretçilerin isteğine göre dizayn edilmesinde ve hazırlanmasında sıkıntılar yaşıyorduk. Bu oluşum ile tanıtım ve pazarlama konusundaki birçok organizasyonu bu şirketimiz aracılığıyla yapacağız. Bu Türkiye de örnek model olabilecek ilk çalışma diyebiliriz.
Yatak kapasitesi konusunda eksiklerimiz var ve bizler açıkçası kara kara düşünüyoruz bu gelen konuklarımızı nerede ağırlayacağız nerede yatıracağız diye bu konuda da gerekli çalışmaları yaparak ilimizin bu konudaki eksikliklerini giderme yolunda gerekeni yapacağız.
Şanlıurfa sadece turizme dayalı olan bir şehir değil aynı zamanda Türkiye’nin en büyük tarımsal varlığı olan verimli topraklarına sahip olan bir şehir. Tarımsal varlığınızın daha etkin bir şekilde değerlendirilmesine yönelik hem kamu yatırımları hem de vatandaşlarımızın öncülüğünde özel sektörümüzün yatırımları hızla artarak devam ediyor.
Diğer taraftan da bu tarımdan elde ettiğimiz tarımsal ürünlerin sanayi ürünlerine dönüştürülmesine yönelik Şanlıurfa da ki bu atıl kapasitemizi değerlendirmeye yönelik te mevcut organize sanayi bölgemize ilave olarak gıda organize sanayi bölgemizi kurduk.” dedi.
UNESCO hakkında bilgiler veren UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Başkanı Prof. Dr. M. Öcal Oğuz, UNESCO’nun yapısı ve işleyişi hakkında şunları söyledi; “UNESCO 17. Genel Konferansı, 17 Ekim-21 Kasım 1972 tarihleri arasında Paris’te toplanmış ve 16 Kasım 1972 tarihinde “Dünya Kültürel ve Doğal Mirasının Korunmasına Dair Sözleşme”yi kabul etmiştir. Türkiye Sözleşmeye 14 Nisan 1982 tarih ve 2658 sayılı Kanunla taraf olma kararı almış, Kanun Bakanlar Kurulu tarafından 23 Mayıs 1982 tarih ve 8/4788 sayılı Kararla onaylanmış ve 14 Şubat 1983 tarih ve 17959 sayılı Resmî Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe girmiştir.
Gerekli belgelerin UNESCO Genel Merkezi’ne sunulmasıyla Türkiye Sözleşmeye 16 Mart 1983 tarihinde resmen taraf olmuştur. 1972 Dünya Kültürel ve Doğal Mirasının Korunması Sözleşmesi’ne göre oluşturulan ve Dünya Mirası Komitesi (DMK) tarafından belirlenen Dünya Mirası Listesi'nde Dünya Miras Alanı olarak ilan edilen 1092 miras yer almaktadır. Bunlardan 845’i kültürel, 209’u doğal ve 38’i karma (doğal ve kültürel) miraslardır. Türkiye’nin bu listede 16’sı kültürel, 2’si karma olmak üzere 18 miras alanı bulunmaktadır.
UNESCO’nun 1972 yılında kabul ettiği Dünya Kültürel ve Doğal Mirasın Korunmasına Dair Sözleşmeye bağlı olarak oluşturulan Dünya Kültürel ve Doğal Mirası Listesinde 2018 yılında Bahreyn’in başkanlığı ve ev sahipliğinde Manama’da gerçekleştirilen Dünya Mirası Komitesi 42. Oturumunda kabul edilen miraslarla birlikte 1092 miras yer almaktadır. Bunlardan 845’i kültürel, 209’u doğal ve 38’i karma (doğal ve kültürel) miraslardır. Türkiye’nin söz konusu listede 16’sı kültürel, 2’si karma olmak üzere 18 miras alanı bulunmaktadır.
Dünya Miras Komitesi tarafından UNESCO Dünya Mirası Listesine alınan bu mirasların yanı sıra bir de bu listeye önerilmesi öngörülen ancak henüz adaylık süreçleri tamamlanmayan miraslardan oluşan Geçici Liste bulunmaktadır. Geçici Liste Üye Devletler için ulusal bir envanter niteliğinde olup, asıl listeye başvurulacak olan alanlar bu listeden seçilerek belirlenmektedir. UNESCO’nun Dünya Mirası Geçici Listesi’nde 178 Taraf Devletin 1732 mirası yer almaktadır. Türkiye’nin Geçici Listede ilki 1994 yılında sunulan ve son olarak 2019 yılında güncellenen şekliyle 73 kültürel, 2 karma ve 3 doğal olmak üzere toplam 77 mirası bulunmaktadır.” dedi.