İş olanaklarının ve istihdamın yetersiz olduğu Şanlıurfa, en fazla göç verem iller arasında üçüncü sırada bulunuyor. Şanlıurfa’nın iş olanaklarının artırılması için son yıllarda turizmde önemli gelişmeler kat edildi. 2019 yılının Göbeklitepe Yılı olarak ilan edilmesinin de katkısıyla turizm hedefini büyütmeye çalışan Şanlıurfa, bu kez koronavirüs nedeniyle kesintiye uğramış durumda. Şanlıurfa’yı salgından sonra turizmde önemli gelişmelerin beklediği söylense de bu gelişmelerin kentten başka bölgeye göçü ne oranda etkileyeceği de merak ediliyor.
Kent turizminin göz bebeği tarihi Urfa evleri
Son zamanlarda insanlık tarihinin başlangıcı olan Göbeklitepe’nin dünyada tanıtılması, Şanlıurfa’ya gelen turist sayısında da artış sağladı. Bu sayede kentin diğer turizm bölgeleri de büyük oranda dikkat çekti. Ancak turist sayısındaki artış Şanlıurfa’da konaklama alanlarının yetersiz hale gelmesine neden oldu. Bu nedenle konaklama ihtiyacı da artmış oldu. Konaklamada ise betonarme yerine tarihi Urfa evlerinin daha fazla ön plana çıkarılması tercih ediliyor. Bu nedenle nahit taşlarıyla yapılan tarihi evler, son zamanlarda turizmin göz bebeği haline gelmiş durumda.
Tarihi evler, koruma altına alınmaya devam ediyor
Kesme taşlarıyla yapılan tarihi Urfa evleri, yüzyıllardır ayakta duruyor. Yazın serin kışın ise sıcak tutma özelliği bulunan evler, son dönemlerde butik otel olarak kullanılmak için hazırlanıyor. Dar sokakları ve kuş takalarıyla süslenen Şanlıurfa’nın tarihi evleri, yapılan restorasyon çalışmalarıyla koruma altına alınmaya devam ediyor. Avlusunda Halil-ür rahman (Balıklıgöl) suyunun geçtiği evler, kuş ve çocuk sesleriyle güzelliğine güzellik katıyor. Yerli ve yabancı fotoğraf sanatçılarının ilgi odağı olan tarihi Urfa evleri, 2019 Göbeklitepe yılında turistler tarafından daha çok ilgi gördü.
Master turizm planında 922 tarihi Urfa evi bulunuyor
Kent turizminin canlanması amacıyla Kültür ve Turizm Bakanlığı, Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi ile Şanlıurfa Valiliği tarafından hazırlanan master turizm planında turizm adasında yer alan 922 tarihi Urfa evi bulunuyor. Kent genelinde turizm seferberliği başlatan Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi ve Şanlıurfa Valiliği, turizm adasında yer alan beton yapıları istimlak ederek yıkımlarını gerçekleştirdi. Yıkım çalışması yapılan alanlarda bulunan tarihi eski Urfa evleri, yapılan çalışmayla gün yüzüne çıktı. Kızılkoyun, Kale Eteği ve Haleplibahçe ile Balıklıgöl alanında yer alan tarihi yapıların korunması ve geleceğe taşınması amaçlanıyor. Urfa, yüzlerce tarihi evi, hanları, hamamları, kapalı çarşıları, camileri, medreseleri, çeşmeleri, kale ve şehir surlarıyla ortaçağ şehirciliğini günümüze taşıyan bir dünya şehri olarak anılıyor. Hacı Mustafa Hacıkâmiloğlu konağı, Çardaklı Köşk, Narlı Ev, Akçarlar Evi, tenekeciler evi ve Camkıranlar Evi ve çok sayıdaki tarihi evler restore edilerek butik otel olarak hizmete sunuldu.
‘Koruma altına alınan tarihi evler bini bulacak’
Harran Üniversitesi Arkeoloji Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr.Cihat Kürkçüoğlu, “Şanlıurfa, çevresi surlarla çevrili bir Ortaçağ kentidir. Bu surların içerisi ise kentsel sit alanı olarak tescil edilmiş durumda. Hatta UNESCO Dünya Kültür Mirasının geçici listesinde yer alıyor. Bilindiği gibi Göbeklitepe de daha önce geçici listedeyken, daha sonra kalıcı listede yer aldı. Şanlıurfa’nın da kentsel sit alanları UNESCO’nun belirlediği kriterlere göre düzenlenmesi kalıcı listede yer almasını sağlayacak ve bu durum ise turizmin 4-5 kat daha fazla gelişmesinin önünü açacak. 922 adet tarihi ev koruma altına alındı. Her ay koruma kurulu toplantısında 3-5 adet ev de bunlara dahil ediliyor. Bu tarihi evlerin sayısının bini bulacağına inanıyorum. Taşa mimari konusunda düşündüğümüzde bir şehirde bin civarı sivil tarihi evin tescil edilmesi çok önemlidir. Şanlıurfa, zaten tamamıyla bir sit alanı durumundadır.” ifadelerini kullandı.
Mehmet Halhalli / Urfa Değişim
Kent turizminin göz bebeği tarihi Urfa evleri
Son zamanlarda insanlık tarihinin başlangıcı olan Göbeklitepe’nin dünyada tanıtılması, Şanlıurfa’ya gelen turist sayısında da artış sağladı. Bu sayede kentin diğer turizm bölgeleri de büyük oranda dikkat çekti. Ancak turist sayısındaki artış Şanlıurfa’da konaklama alanlarının yetersiz hale gelmesine neden oldu. Bu nedenle konaklama ihtiyacı da artmış oldu. Konaklamada ise betonarme yerine tarihi Urfa evlerinin daha fazla ön plana çıkarılması tercih ediliyor. Bu nedenle nahit taşlarıyla yapılan tarihi evler, son zamanlarda turizmin göz bebeği haline gelmiş durumda.
Tarihi evler, koruma altına alınmaya devam ediyor
Kesme taşlarıyla yapılan tarihi Urfa evleri, yüzyıllardır ayakta duruyor. Yazın serin kışın ise sıcak tutma özelliği bulunan evler, son dönemlerde butik otel olarak kullanılmak için hazırlanıyor. Dar sokakları ve kuş takalarıyla süslenen Şanlıurfa’nın tarihi evleri, yapılan restorasyon çalışmalarıyla koruma altına alınmaya devam ediyor. Avlusunda Halil-ür rahman (Balıklıgöl) suyunun geçtiği evler, kuş ve çocuk sesleriyle güzelliğine güzellik katıyor. Yerli ve yabancı fotoğraf sanatçılarının ilgi odağı olan tarihi Urfa evleri, 2019 Göbeklitepe yılında turistler tarafından daha çok ilgi gördü.
Master turizm planında 922 tarihi Urfa evi bulunuyor
Kent turizminin canlanması amacıyla Kültür ve Turizm Bakanlığı, Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi ile Şanlıurfa Valiliği tarafından hazırlanan master turizm planında turizm adasında yer alan 922 tarihi Urfa evi bulunuyor. Kent genelinde turizm seferberliği başlatan Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi ve Şanlıurfa Valiliği, turizm adasında yer alan beton yapıları istimlak ederek yıkımlarını gerçekleştirdi. Yıkım çalışması yapılan alanlarda bulunan tarihi eski Urfa evleri, yapılan çalışmayla gün yüzüne çıktı. Kızılkoyun, Kale Eteği ve Haleplibahçe ile Balıklıgöl alanında yer alan tarihi yapıların korunması ve geleceğe taşınması amaçlanıyor. Urfa, yüzlerce tarihi evi, hanları, hamamları, kapalı çarşıları, camileri, medreseleri, çeşmeleri, kale ve şehir surlarıyla ortaçağ şehirciliğini günümüze taşıyan bir dünya şehri olarak anılıyor. Hacı Mustafa Hacıkâmiloğlu konağı, Çardaklı Köşk, Narlı Ev, Akçarlar Evi, tenekeciler evi ve Camkıranlar Evi ve çok sayıdaki tarihi evler restore edilerek butik otel olarak hizmete sunuldu.
‘Koruma altına alınan tarihi evler bini bulacak’
Harran Üniversitesi Arkeoloji Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr.Cihat Kürkçüoğlu, “Şanlıurfa, çevresi surlarla çevrili bir Ortaçağ kentidir. Bu surların içerisi ise kentsel sit alanı olarak tescil edilmiş durumda. Hatta UNESCO Dünya Kültür Mirasının geçici listesinde yer alıyor. Bilindiği gibi Göbeklitepe de daha önce geçici listedeyken, daha sonra kalıcı listede yer aldı. Şanlıurfa’nın da kentsel sit alanları UNESCO’nun belirlediği kriterlere göre düzenlenmesi kalıcı listede yer almasını sağlayacak ve bu durum ise turizmin 4-5 kat daha fazla gelişmesinin önünü açacak. 922 adet tarihi ev koruma altına alındı. Her ay koruma kurulu toplantısında 3-5 adet ev de bunlara dahil ediliyor. Bu tarihi evlerin sayısının bini bulacağına inanıyorum. Taşa mimari konusunda düşündüğümüzde bir şehirde bin civarı sivil tarihi evin tescil edilmesi çok önemlidir. Şanlıurfa, zaten tamamıyla bir sit alanı durumundadır.” ifadelerini kullandı.
Mehmet Halhalli / Urfa Değişim