Yaz aylarının mevsim normallerine oranla daha yüksek geçtiği Şanlıurfa bu yıl kış mevsimi de sert bir şekilde geçti. Aslına bakarsanız kış mevsimi normal şartlarda olması gereken gibi sürdü. Yani sular seller bu yıl bizleri suya doyuracak Allah'ın izniyle.
Son zamanlarda özellikle şehir merkezinde orta refüjlerde bulunan ağaçların çiçekleri baharı müjdeleyerek adeta hepimize gülümsemeye başladı. Art arda düşen cemreler adeta baharı içimize sindiriyor ve ben geldim ey insanlık diye ses veriyor.
Aslında bu durum bizlere Yüce Rabbimin büyük bir hikmeti ve her kışın sonu bahar kelimesini bizlere çok güzel anlatan bir olay, şimdi bakıyorum da insanlar bu baharı ne kadar hak ediyor diye kendi kendime sorup duruyorum.
Bu kadar nankör insanların olduğu ve bu kadar dünya sevdası içerisinde bulunan insanlara yinede merhamet ediyor Yüce Rabbim. Öyle ki, insanlar hak dini olan İslam'a bile hakaret edip şeytani planlarla Müslümanlara karşı saldırılar gerçekleştiriyor.
Buna birde Müslüman toplumlar ortak bir açıklama yapamıyor ve birlik oluşturamıyorlar. Oysaki haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır kelimesi sıradan bir kelime değildir.
Bu kadar gaflet ve delalete rağmen Yüce Rabbimin bizleri düşünmesi ve güzel baharın nimetlerini bizlere sunması bile hala biz kullarına verdiği değeri göstermiyor mu?
Bizler bir an önce silkelenip kendimize gelmeliyiz, bu baharı hak etmek için rabbime olan kulluk görevimizi yerine getirmemiz ve ona layık Müslümanlar olmak için toparlanmamız lazım. Aksi halde bu güzel baharın sonu çok acı bir yaz ve o yazın sonu ise çok kötü bir karakışa dönüşür…