Meteorolojik verilere takıntılı olmaya başladık. Geçtiğimiz yıl yaşanan kavurucu yaz sıcaklıklarının ardından kış mevsimi adeta rövanşı alıp bu yıl tüm dünyayı adeta derin dondurucuya hapsetti ve sular seller diyarına döndürdü.
Aslında yaşadığımız bu meteorolojik dengesizliğin bir diğer adına ise bilim adamları küresel ısınma adını vererek işin içinden sıyrılıyor. Oysaki küresel ısınma ya da soğuk havaların artması meteorolojik bir olay gibi görünse de kimse bu olayların arkasındaki ilahi gücü aklına getirmiyor.
Oysaki hiçbir şey sebepsiz değildir. Yüce yaradan o kadar güzel bir sistem kurmuş ki, sadece kullarından bu sistemin içerisinde kendi kulluk görevlerini yerine getirmesini istemiştir. Fakat maalesef kullar ise nefislerine uyarak bu görevi tam anlamıyla yerine getirmek konusunda bir hayli direnmeye başlamıştır.
Evet, havalar ısınıyor dedik.
Bir taraftan bakınca hava sıcaklıkları armaya devam ederken öte yandan ise akşam saatleri bizlere soğuğu iyiden iyiye hissettiriyor. Soğuk algınlıkları ve özellikle çocuklarda üst solunum yolu enfeksiyonları bu mevsim geçişlerinde hortlamaya başladı.
Ağır geçirdiğimiz kış mevsiminden henüz kurtulmuş değiliz, fakat benim kendimce bir tahminin ki her defasında tutmuştur bu tahminim soğuk havaların bir defadan kesilerek yerine ani bastıran sıcaklar ile bahar görmeden yaz mevsimine gireceğimiz inancını taşıyorum.
Fakat az öncede söylediğim gibi bu ilahi bir sistem ve bu sistem içerisinde yüce Allah'ın öylesine güzel düzenlemeleri vardır. Bizlere düşen bu sistemde Yüce Yaratana ve verdiği tüm nimetlere şükretmek, o zaman mevsimlerin birer sınav olduğunu anlarız.