Köyden göç ile paralel olarak Kentleşmede bir yayılma, nüfusta, üretimde farklılaşma, yeni yerleşim biçimlerinin oluşması ile toplumsal, ekonomik ve kültürel değişime yol açan bir nüfus toplanma sürecidir.
Türkiye 1950'li yılların başından itibaren artan bir kentleşme süreci içinde bulunmaktadır. İç göçler ve sanayileşme gibi nedenlerle kır ve kent nüfusunun dengesi değişmekte böylece orta büyüklükteki kentlerde bir göç gerçekleşmektedir.
Kentleşme; kentteki nüfus yoğunluğunun artması ve mevcut kentlerin büyüyüp gelişmesine yol açtı.
Türkiye'de kırsal nüfus oranı gittikçe azalıyor. Urfa'da ise bu oran ortalamanın üzerinde.
Urfa'da 1990'lı yıllarda kırsaldan ciddi bir göç dalgası oldu. Barajzeler, Harran ovasının suyla buluşması, paranın varlığı ve insanları kentleri tercih etmesi ile Urfa çok ciddi göç aldı. Alınan göçe dönemin Belediye Başkanları Halil Çelik, Esat Akgül, Ahmet Fakıbaba gecekonduya imar verdiler ve Urfa'yı köye çevirdiler.
Ülkemizde büyük kentlere yapılan yoğun iç göçler, ekonomik gelişmeye paralel olmayan nüfus artışı önemli birtakım sorunlara yol açmıştır.
Çevre, gecekondu, eğitim, sağlık, spor ve gençlik telafisi olmayan sorunlar yaşadı. Şimdi, kentsel dönüşümü yeniden konuşuyoruz. Keşke mevcut alanlar yıkılsa ve yerine yeşil alanlar sosyal donatılar yapılsa. Urfa'nın uydu kentlere ihtiyacı var.
Yeniden görüşmek üzere sevgiyle kalın.