Hiçbir şeyi olmayan insanların korkularını anlamak çok zor. Bir laf vardır bilen bilir bir kölenin en fazla kaybedeceği şey zincirleridir. Ondan da korkuyorsa neden yaşıyor ki.
İnsanlar doğası gereği özgürdür daha sonra yasalar kanunlar vs. derken köleleşmiş sistemin kurbanı oluyorlar daha sonra kurtulmak istese de kurtulamıyor. Çünkü insanlar alışkanlıklarından vazgeçemiyor. Köle olarak hayatlarına devam ediyorlar.
Değişimin yeniliğin kötü olduğunu söylüyorlar ne yapsın gariplerim öyle empoze edilmişler. Oysaki insanoğlu özgür bir varlıktır. Ama özgürlüğün yanında sorumlulukları da vardır. Bazı kesimler çok marjinal bazıları da çok uysal arayı bulamıyoruz. Bazıları hala halifeliği istiyor. Bazıları ilkel çağ gibi devletin olmamasından yana yani bazı şeylerin tadını kaçırıyoruz. Orta yolu bulamıyoruz. Bu da herhalde sistemden kaynaklanıyor. Sistem bazılarını şemsiyesi altına alıyor. Bazılarını dışlıyor. Düşünmek sorgulamak bazılarına ters bazılarına ders oluyor.
Neden böyle olduğumuzu anlamımız için biz değil bizden sonra gelecek kuşağın anlayacağını düşünüyorum. Çünkü şartlar ve etkenler tarihe göre değişkenlik gösteriyor. Tıpkı şuanda doğruların herkes tarafından değişkenlik gösterdiği gibi.
Herkesin doğrusu bir olmuyor daha da doğrusu herkesin çıkarları doğruları oluyor. Bugün bazı kesimin beyaz bildiği diğerine siyah görünüyor. Artık nesnellik değerini kaybetmiş durumda herkes kendi öznelliğini doğru diye görüyor. Tabi daha bilim ile ispatlanan doğrular değişkenlik göstermiyor. Daha gücümüz onlara yetmiyor yetse onları da kendimize göre yorumlar çıkarımıza göre doğru veya yanlı olduğunu yorumlarız.