Siz hiç Sakarya, Bolu Eskişehir ve Ankara bölgelerinden toparlanan sularının Konya'ya aktığını duydunuz mu? Yada bu bölgelerde söylediğim güzergah boyunca akan bir nehir var mı? Evet, maalesef böyle şeyler yok. Ama Tunceli, Elazığ, Erzincan ve Adıyaman havzalarından toplanan sular Urfa'ya akıyor. Peki Urfa neden bir Konya kadar tarımsal üretime sahip değil.?
Konya'da bilindiği üzere tarımsal üretim konusunda çok farklı ürünler yetiştiriliyor. Soğan, haşhaş, şeker pancarı, buğday, nohut fasulye… liste uzayıp gidiyor. Önemli olan konu bunların çoğu sulama ile yapılıyor, yani kuru tarım değil. Genellikle yer altı sularının kullanıldığı bölgeye her yıl Urfa'dan binlerce kişi işçi olarak gidiyor.
Peki, Urfa'da olan Fırat nehri Konya'da olsa ne olurdu? Ya da Fırat nehri bizde neden bu kadar pasif kullanılıyor? Her yıl onlarca genç ve çocuğun boğulduğu bu koca nehir niye bu halde? Yıllardır bitmeyen bir GAP projesi var. Biten bölgelerde durum daha kötü. Harran'da çoraklaşma hat safhada, Suruç ikinci Harran olma yolunda hızla ilerliyor. Tahliye kanallarının yetersizliği, bilinçsiz sulama ile ilçede resmen bir çevre felaketi yaşanıyor. Şimdi sormak istiyorum: Başka bir yerde olsa, orayı cennet yapacak Fırat, neden bizi Urfa'yı cehennem yapıyor.
Yapılan projelere bakıldığı zaman hepsi bitmek bilmeyen şeyler. Yapılanlar aradan kısa bir süre geçmeden ekstra yatırım istiyor. Örneğin yapılan su kanalarının çevresine korkuluk yapılması gibi. Yani proje var olmasına var ama getirdikleri götürdüklerinden çok az. Bu imkanlar başak yerde olsa ne olurdu tahmin etmek zor değil. Bu şehirde bir uğursuzluk var gibi, hiç bir şey söylenildiği gibi olmuyor. Biraz örnek vermek gerekirse; Hızlı tren, Şehir Hastanesi, Trambüs…
Ne diyelim Allah sonumuz hayretsin…
Kalın sağlıcakla…