İSLAM TARİH BOYUNCA SALGIN HASTALIKLAR VE AFETLERE KARŞI MÜCADELE -2-
Evvela islam Dininin temel kaynağı ve hatta dinin ta kendisi Kur'an'da ve hem de Kur'an'ın İslam inancının olmazsa olmaz kabul ettiği diğer peygamberlere ve onlara gönderdiği ilahi/dinî metinlerde Yüce Rabbü-l aleminin'ın kâinatı ve ütesini kuşattığı külli iradesindeki idaresine karşı çıkanları bir kısım arzı ve semavi ilahi afetlerle cezalandırabildiğine ilişkin örnek kıssalar yer alır.
Eski Ahit'te Rabb'in emirlerine isyan eden veya hafife alan İsrail oğullarına farklı uyarı ve ceza sadedinde bir kısım salgın hastalıklar özetle anlatılır:
“Rabb'e sırt çevirmekle yaptığınız kötülükler yüzünden el attığınız her işte O, sizi lanete uğratacak, şaşkına çevirecek, parçalayacak. Sonunda üzerinize yıkım gelecek ve çabucak yok olacaksınız. Rab, mülk edinmek için gideceğiniz ülkede sizi yok edinceye dek salgın hastalıkla cezalandıracak. Veremle, sıtmayla, iltihapla, yakıcı sıcaklıkla, kuraklıkla, samyeliyle, küfle cezalandıracak. Siz yok oluncaya dek bunlar sizi kovalayacak. Başınızın üstündeki gök tunç, ayağınızın altındaki yer demir olacak. Rab, siz yok oluncaya dek gökten yağmur yerine ülkenize toz ve kum yağdıracak” (Yahudiler için Kutsal Kitap, “Yasanın Tekrarı”, 28/20-24).
Aynı kaynakta farklı yerde Hz. Davud'un(as) ünü alınmaz bir salgın hastalıkla sınandığı anlatılır:
“Rab Davud'un bilicisi Gad'a şöyle dedi: Gidip Davud'a de ki, 'Rab şöyle diyor: Önüne üç seçenek koyuyorum. Bunlardan birini seç de sana onu yapayım.' Gad Davud'a gidip şöyle dedi: "
“Rab diyor ki, 'Hangisini istiyorsun? Üç yıl kıtlık mı? Yoksa kılıçla seni kovalayan düşmanlarının önünde üç ay kaçıp yok olmak mı? Ya da Rabb'in kılıcının ve Rabb'in meleğinin bütün İsrail ülkesine üç gün salgın hastalık salmasını mı? Beni gönderene ne cevap vereyim, şimdi iyice düşün.”
Davud(as) , “Sıkıntım büyük” diye cevapladı, “İnsan eline düşmektense, Rabb'in eline düşeyim. Çünkü O'nun acıması/merhameti çok büyüktür.”
İşte bu sebeplerle Cenabı Hak İsraillilerin yurduna salgın ve yaygın bazı ölümcül ve elim acıları meydana getiren hastalıklar gönderdi. Yetmiş bin (70,000) İsrailli öldü. Hak Taala Yeruşalim'i yok etmek için bir melek/vazifedar görevlendirdi. Ama melek/görevli Allah'ın emir ve izniyle yıkıma başlayacağı sırada Rab Taala onu gördü. Göndereceği yıkımdan vazgeçerek halkı yok eden meleke, “Yeter artık! Elini çek” dedi.
Rabb'in meleği Yevuslu Ornan'ın harman yerinde duruyordu. Davud (as) başını kaldırıp tefekkürle baktı. Elinde kınından çıkarılmış çıplak bir kılıç olan Rabb'in meleğini gördü. Melek elini Yeruşalim'in üzerine uzatmış, yerle gök arasında önemli bir yerde duruyordu. Çula sarılmış olan Davud'la (as) halkın elit aydınları ve önde gelenleri yüzüstü yere kapandılar. Davud(as) , Rabbine şöyle seslendi:
(Devam edecek... )