Bilindiği gibi dünya koronavirüs belasıyla mücadele ediyor. Her ülke vaka sayısının tehlike boyutuna göre önlemler almanın peşinde. Kimi dezenfekteyle, kimi sokağa çıkma yasağıyla önlem alarak bu sınavı atlatmaya çalışıyor.
Ülkemizde de yoğunluğun yaşandığı alanlar kapatıldı; sürekli dezenfekte çalışmaları yapılıyor ve vatandaşlara uyarılar yapılıyor. Ülkemizde de vaka sayısı artarken, bu önlemler daha da sıklaştırılıyor.
Önlem almasaydık bazı ülkeler gibi daha fazla vakanın görülmesine maruz kalabilirdik. Bazen büyük çalışmalar yapılırken, görülmeyen küçük aksaklıklar birtakım problemler çıkarır karşımıza. Bu nedenle önlem çalışmaları yaparken, en ufak ayrıntısına bakmalı, küçük önlemleri de gözden kaçırmamalıyız.
Örneğin maske ve eldiven kullanımını biraz daha yoğunlaştırmalıyız. Özellikle hastanelerde korunmak için gerekli tıbbi malzemelere mutlaka kullanılmalı.
Önlemler kapsamından konulan bazı yasaklara uymayanları görüyoruz. Bu durum virüsten korkup korkmama meselesi değil. Her ne kadar virüsün öldürücü darbesinden korkmasak da dikkat etmememiz konusunda sadece kendimize değil, birçok kişinin zarar görmesine yol açacağız. Bu da kul hakkına girmek demektir. Yani insanlar kendileri için tedbir almasa da toplum için almalı. Daha kötü sonuçların önlenmesi için küçük tedbirler yeterli olabiliyor. Bu nedenle tedbiri elden bırakmamamız gerekir. İnşallah bu durumu da geçiştirerek daha güzel yarınlara uyanırız.