Şanlıurfa'nın değerleri aslında pek çoktur. Ancak bu değerlerin hak ettiği yeri bulmaması bizim hiçbir şey yapmadığımızdan kaynaklanıyor. Düşünün ki bir kül dolusu kovayı kapının önüne indirdiğimizde külü döküp kovayı değerlendirecek komşularımız var. İşte biz bu değerleri göremiyoruz.
Kapının önünde çürümeye bıraktığımız o kovayı başkası alınca değeri bizim tarafımızca anlaşılır. Zaten bizim yıllardır süregelen sorunlarımız da bundan değil mi!
Bizim için 'keşke'ler hedeflerden önce gelir. Bu birçok durumda böyle olmuştur. 'Keşke falan işi filan planı böyle yapsaydık' sözlerini daha çok kullanırız.
Dışarıdan göründüğünde en bereketli geniş tarım arazilerine sahip bir memleketiz. Ancak gel gör ki bunun da değerini bilemiyoruz. Tarım arazilerini hiç acımadan betonlaştırıyoruz. Üstelik kullanılamayan kıraç alanlar dururken.
Şimdiye kadar tarım arazileriyle adeta başlattığımız savaşa dur diyen olmadı. Ardımıza dönüp bir de baktık ki keşke bu durum böyle olmasaydı diyoruz. Şu anda yine 'keşke'leri kullanıyoruz. Çünkü oldukça geniş tarım arazilerine sahip olduğumuz halde vatandaşlarımız halen başka illerdeki tarım arazilerini işlemeye gidiyor.
Kentimizin önde gelen değerlerine gelince geçmişte de sahip çıkmadığımız değerlere sahip çıkanlar oldu. Şimdi de olduğu gibi...
Bizim kıymet bilmediğimiz değerleri başkası gündeme alıyor ve bunun kaymağını yemek istiyor, biz ise halen bu kaymağı taşıyacak tabağı tartışıyoruz.
Biz kapımıza gelen fırsatlara kapımızı açmıyoruz. Çünkü elimizdeki anahtarların kapıya ait olup olmadığını bilmiyoruz. Ve bunu kapıda denemek yerine yüzlerce anahtar içinde hangisinin kapıyı açabileceğini düşünüp duruyoruz. Çünkü denemeye üşeniyoruz.
Başkası ise o anahtarları deneme yanılma yoluyla buluyor ve kapıyı açıyor. Böylece kapımıza gelen fırsatı başkası evine alıyor.
Kentimizin geleceği için siyasileri projelere yönlendirecek STK'larımız da var ama bunları sahnede görmek çok zor. Çünkü onlar da siyasilerimiz gibi sessiz sedasız günü geçiriyorlar.
Hele bazı isimler var ki top atsan uyanmaz.
Sözde Şanlıurfa'nın haklarını savunmak için görev üstlenmişlerdir ama onları Şanlıurfa'da görmek neredeyse imkansız...