"Söz uçar, yazı kalır" sözünün aslında büyük bir önemi vardır. Aslında bu sözü aklımızdan çıkarmamak için görebileceğimiz her tarafa yazmalıyız. Otobüs beklediğimiz duraklara, bindiğimiz otobüslere, her gün baktığımız duvarlara, hatta Şanlıurfa'nın giriş-çıkışlarına kocaman harflerle yazılmalı.
Bu sözün neden bu kadar önemli olduğunu mu merak ettiniz? Çünkü söylemler çok çabuk unutuluyor. Yaptıklarımızı, verdiğimiz sözler hatırımızda bile kalmıyor. Siyasilerin, belediye başkanlarının, kurum amirlerinin, esnafların, sokaktaki vatandaşların söylemleri çok çabuk unutuluyor. Bu nedenle bu sözlerin her zaman her yerde görebileceğimiz alanlara yazılması gerekir. Ancak böyle bir şey mümkün değildir. Her verilen söz kocaman harflerle yazılsa zamanla yeni sözlerin yazılacağı alan kalmaz.
Her sözü yazamayacağımıza göre sözünün uçtuğunu, yazının ise kaldığını hatırlamamız açısından önemlidir. Bu söze bakarak verdiğimiz vaatleri de not defterimize yazmayı unutmamış oluruz.
İşte bu nedenle bu sözü unutmamamız gerekir. Zaman hızla ilerledikçe bilgi üzerine bilgi geldikçe, yaşamın bu yoğunluğundan dolayı insanlar her şeyi çok çabuk unutuyor. Bir durumun yanlış olduğunu savunanlar o yanlışa kendisi düşüyor.
Sözlerin nasıl unutulduğunu Şanlıurfa'nın durumuna baktığımızda bile hemen görebiliyoruz. Göreve gelmeden önce şeffaflığı önemsediklerini, her harcamadan, gelirden vatandaşların da haberdar olacağını, projelere birlikte karar vereceklerini ifade edenler ne de çabuk sözlerini unuttular!
Memleketi birlikte yöneteceklerini, sorunların kısa sürede çözüme kavuşacağını söyleyenler, ne çabuk unuttunuz! Hanginiz bir proje hazırlarken vatandaşların da görüşlerini aldınız? Hanginiz şeffaf oldunuz, hanginiz çözülmeyen sorunları çözüme kavuşturdunuz?
Şanlıurfa'da belediyelere baktığımız zaman maşallah, durmadan çalışıyorlar diyoruz ama sorunlar halen yerinde duruyor. Daha önceki projelerin üzerinde çalışmaları sürdürmek başarı değildir. Asıl başarı, bu çalışmaları en hızlı bir şekilde bitirmektir.
Asıl başarı hizmet binası sözünü yerine getirmek değil, asıl başarı hizmet binasının nerede olacağı ile ilgili tespiti doğru yapmak ve birtakım anketlerle vatandaşların da görüşlerini almaktır.
Şanlıurfa yanlış uygulamalarla kaybeden bir kent haline gelmiştir. Bu yanlış uygulamalar siyasiler tarafından dile getiriliyor ama ders alınmıyor. Ders alınmadığı için yanlışlar tekrar ediliyor. Şanlıurfa'nın üretimde ön plana çıkacağını öne sürenlere sormak istiyorum, üretimi ön plana çıkaracak hangi çalışmalar yapıldı? Tarım arazisinde çam ağacı dikerek mi üretim yapılacak?
Harran Üniversitesi kampüsünde bulunan alanlarda öğrencilerin ekip biçerek üretim yapmaları ve mesleklerini uygulamalı yöntemlerle daha iyi kavramaları fırsatı varken, neden bu alanlar betonlaştırılıyor? Daha önce tarım arazisi dediğiniz alanın üzerine neden binalar yapılıyor? Hani yerleşim alanları kıraç alanlara kayacaktı! Üretim yapılabilen bir karış toprağa bir taş bile konulmayacaktı! Ancak kentin dört bir yanında düzlük arazilerde yapılaşmalar devam ediyor.
Bazı çalışmalara baktığımız zaman keşke bu şekilde olmasaydı diyoruz, bunu uygulayanlar suçludur diyoruz ama kendimiz de yapmaya devam ediyoruz. Bu nedenle söylemde kalan sözlerle samimi değilsiniz!