Özellikle seçim dönemlerinde belediye başkan adayları ya da milletvekili adayları seçmenin oyunu alabilmek için o kadar güzel vaatler verirler ki sanırsınız yeter ki istesin, her şeyi yapma gücüne sahiptir. Dev projeler, sosyal aktiviteler ve daha neler neler…
Seçmene göreve geldikleri taktirde bu projeleri yapma sözü verirler. Sözde icraat kolay ya! Bu nedenle hiçbir engelle karşılaşmaları mümkün değil. Bazen o kadar abartırlar ki kaldıramayacakları yükü kaldırma sözü bile verirler.
Seçim zamanında bu projeleri vaat ederek seçmenin gönlünü almak kolay tabi. Eee seçmen de size güvendi sizi seçerek siyaset makamına getirdi. Gelelim projeleri hayata geçirmeye. Vaat edilen projelerin birçoğu unutulur zaten. Seçmen de zaten bunun üzerinde durmamıştır.
Göze çarparak dikkat çeken bazı projeler vardır. Bu projeler vatandaşın hatırına gelir ve vaat edilen bu projenin ne zaman yapılacağı sorulur. Vaatlerin sahibi mümkünse bu vaatleri gündeme getirmemeye çalışır ve toplum tarafından da unutulmasını ister. Gün gelir bir toplantıda bu projenin ne durumda olduğu sorulur.
Artık çıkış yolu bulamayan vaatlerin sahibinden beklenen açıklama gelir. Bu açıklama genelde “O proje üzerine görüşmelerimiz devam ediyor. Görüşmelerin olumlu sağlaması durumunda en kısa zamanda çalışmalara başlayacağız” ifadeleri olur. O kısa zamanı biz 1-2 ay olarak algılarız ama söz konusu kısa zaman yılları bulur.
Bazen vaadinin üzerinden uzun zaman geçtiğini anlayan siyasetçiler de projeyi uygulamak istediklerini ancak başka kurumlar tarafından herhangi bir engellemenin çıkarıldığını söylerler. Örneğin projenin yapılacağı yer tahsisinde anlaşmazlık olduğunu ya da bir üst kurum tarafından izin verilmediğini belirtirler. İyi de siz vaatleri sıralarken böyle engellemelerle karşılaşacağınızı neden açık bir şekilde söylemediniz? Siz ya bu işi bilmiyorsunuz; ya da gerçekleri konuşmuyorsunuz!
Üniversite kazandırılacak vaadine, yatırımcı gelmiyor; raylı ulaşım projesi vaadine yolcu sayısının yeterli olmadığı, turizm için estetik yapı için yer tahsisinde anlaşma sağlanmadığı cevabı veriliyor. Bu projeyi vaat ederken, bu engelleri nasıl çözeceğinizi neden düşünmediniz? İmkansız olsa da bunu yapmak zorundasınız! Çünkü seçmen bunun için sizi seçmiş.
Öte yandan birçok sorun dile getirilirken, bu durumun kendi yetkilerinde olmadığı, bu nedenle bir şey yapamayacakları ifadelerini de çoğu kez duyarız. Örneğin elektrik sorunu. Oysaki seçim dönemlerinde seçmeni ziyaret ettiğinizde seçmen günde 6 kez elektriklerinin kesildiğini söylerken, “Bizi seçin bu sorunu da aşacağız” cevabını vermekten hiç çekinmiyordunuz. Madem seçim döneminde “Bu sorunlar yetkimizde değil, falan sorunlarla bize gelmeyin!” ifadelerini kullanmadınız, o halde yetkinizde olmasa da bir şekilde çözmelisiniz.
Bazı siyasetçilerin de görevi bittikten sonra Şanlıurfa için önemli projelerin olduğunu belirtmesini duyduk. Yani Şanlıurfalıların seçtiği siyasetçiye o kadar süre yetmemiş, projelerini hayata geçirememiş. Halbuki Şanlıurfa'nın var olan bir sorununu bile dile getirirseniz bu memleket için gerçekten hizmet etmek için uğraştığınıza inanıyoruz. Ama görev bitince Şanlıurfa da bitmiş oluyor.