Dünya geneline yayılan COVID-19 salgınının Türkiye'deki ilk tespit edilen COVID-19 vakası Sağlık Bakanlığı tarafından 11 Mart günü açıklandı. Ülkedeki virüse bağlı ilk ölüm ise 15 Mart 2020'de gerçekleşti.
Çoğu zaman koronanın biteceği tarihleri tahmin etmeye çalıştık. Mart ayında geldi martta biter dedik olmadı. Üzerinden 1 yıldan fazla bir zaman geçti. Nisan ve mayıs aylarında biter denildi. O da tutmadı. Herkesin tahmini vardı bu konuda bilende tarih verdi bilmeyen de tarih söyledi. Sonuçta günlük vaka sayımız 25 bin ile 30 bin civarında yer alıyor. Ne yazık ki günlük ölen vatandaş sayımızda 200 ila 300 arasında değişiyor.
Aşı olunmasına rağmen ölüm sayısının fazlalığı insanları düşünceye sevk ediyor. 2 yıldan fazla bir süreçte korona salgınıyla birlikte neredeyse her şey temelden değişti: Okulların açılıp kapanması, çalışma düzenleri özellikle evde çalışma, sağlıkta randevu sistemi, tatiller taziyeler, düğünler ve hatta sarılmalarımız... Ancak pek çok ülke alınan önlemleri gevşetirken ya da tamamen kaldırırken, salgının nihayet sona erdiğinden bahsedebilir miyiz? Yukarı da yetkililer tarafından açıklanan rakamlara göre her şey için daha erken.
Varyantlar işi uzatıyor
"Mu" varyantı ile birlikte diğer koronavirüs varyantları Beta, Gama ve Delta’nın ortaya çıkması nedeniyle rahatlama süreci gittikçe zorlaşıyor. Tam rahatlamanın olmamasında, salgın sürecinin uzaması, yeni eklenen varyantlar nedeniyle insanların "Bu hastalık bitmeyecek, yaşantımıza devam edelim." düşüncesinde olması, aşıların kullanıma girmesiyle insanlarda güven duygusunun oluşmasının da etkili görünüyor. Nasıl görünmesin artık hayatımızın her anında olan bu durumda bile düğün olmayan gün kalmadı. Taziyeleri bile eksik etmedik. Eksik olanla ise sosyal mesafe, maske ve hijyendi.
Şunun Şurasında Mart ayına ne kaldı?
Dünya da bu kadar vaka sayı olmasına rağmen Dünya Sağlık Örgütü'nden koronavirüs salgınına ilişkin dikkat çeken açıklamalar geldi. Yaklaşık iki yıldır dünyanın bir numaralı gündemi olan koronavirüs salgını ile ilgili raporları açıklayan DSÖ, salgının küresel olarak azaldığını belirtti. Açıklamada aşılamanın hızlanması ve ilaçların bulunabilirliği arttıkça vaka sayılarının düşeceği ifade edilirken tünelin sonuna gelindiği belirtildi. DSÖ Halk Sağlığı yetkilileri aşılama ile birlikte Mart 2022'ye kadar sağlık krizinin sona erebileceğini tahmin ettiklerini bildirdi.
Daha kötü günler yaşamamak için kurallara harfiyen uymaktan başka yolumuz yok. İnsanların aşı yapılmasına rağmen sosyal mesafe, el yıkama ve maske takma gibi önlemlerin önemini unutmaması gerekiyor.
Sağlıcakla kalın.