Son günlerde Şanlıurfa genelinde kaza yapanların sayısı artıyor. Şanlıurfa’nın gündeminden düşmeyen bu elim durum için hemen hemen her gün canlar verirken yaralı sayısı daha da artıyor. Ama artık eski gibi üzülmüyoruz galiba.
Eskiden bir kaza haberi duyduğumuzda üzüntüsü artardı insanın. Şu anda kaza haberini gördüğümüz televizyonun kanalını değiştiriyoruz veya okuduğumuz gazetenin sayfasını. Özellikle son dönemde sıkça rastlanılan bu durum haline gelen sıkışmış bir trafikte ilerlerken ‘acaba nerede kaza olmuştur?’ diye düşünüyoruz. Eğer yolumuzu değiştirmemişsek kaza geçirmiş arabalara göz ucuyla bakıp günümüzün geri kalanını yaşamaya devam ediyoruz.
“Hilvan’da meydana gelen trafik kazasında otomobil şarampole yuvarlandı. Kazada otomobilin sürücü ağır yaralandı”, “Kuzey Batı Çevre Yolunda 4 kilometrelik yol 9 yılda bitirilemediği için Şanlıurfa Organize Sanayi bölgesinden Şanlıurfa’ya kadar olan bölümde hemen her gün trafik kazası oluyor. Aynı yol akşam saatlerinde Organize Sanayi Bölgesi önünde trafik kazası yaşandı”, “Suruç ilçesinde 2 otomobilin çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazasında sürücüler yaralandı”, “Kazaların adresi ve trafik yoğunluğunun çileye dönüştüğü 3 kilometrelik Akabe rampasında keskin virajlar, deforme olan ve ekonomik ömrünü tamamlanan yolda meydana gelen kaza” bu haber girişleri olan cümleler sadece bu hafta sonunda Şanlıurfa genelinde olan kazalar. Aslında 1 haftalık süreci baz alınsaydı kazalardaki bilanço daha da ağır olduğu görülürdü. Sadece hafta sonunu almak bile yaşanan durumun önemini anlatmaya yeterli bence.
Trafik kazalarının önlenmesi noktasında önlenemeyeceğini hepimiz biliyoruz Şanlıurfa genelinde azaltılmasında diyelim bugüne kadar alınan tedbirlerin tam olarak sonuç vermemesi, konunun trafik sisteminin altyapısını ilgilendiren yönü olmasının yanı sıra, insanlarının zihniyet yapısıyla da alakalı olduğu gösteriyor. Yukarıda haber girişlerinde kullanılan cümlelerde yaşanan kazaları irdelersek, farklı kazaların yaşandığı görülüyor. En önemli nedenleri arasında trafik kurallarına uymama yer alıyor. Daha sonra aşırı hız, yanlış sollama, kırmızı ışık ihlali, dikkatsizlik, araç sürerken cep telefonuyla sohbet, alkol, yorgunluk kazaların nedenleri arasında sayılıyor. Kazaların meydana gelmesi, kuşkusuz salt bu sayılanlarla da sınırlı değil. Yolla, kavşaklarla ilgili yapım hataları, yola mıcır döküldüğünü açık ve net uyarı işaretleriyle anımsatma eksikliği de keza kazaya yol açan çok sayıda ciddi ihmaller arasında sayılıyor.
Trafik Kazalarını Önlemek İçin Yapmamız Gerekenler
Hız yapmamak,
Emniyet kemerinizi sadece sürücü koltuğundayken değil, önde veya arkada otururken de mutlaka takın.
Önünüzde seyreden araçlarla aranızdaki takip mesafesini koruyun.
Saatlerce direksiyon başında kalmayın.
Uykulu halde araç kullanmayın.
Araç sollarken dikkatli olun. Hatalı sollama yapmayın.
Kavşaklarda, tünellerde, dar yollarda, tepe ve köprülerde sollama yapmayın.
Direksiyon başındayken cep telefonuyla konuşmayın. Konuşmanız gerektiğinde ise uygun bir yere park edin ve konuşun.
Trafik işaret ve işaretçilerine azami dikkat gösterin.
Hiç bitmeyecekmiş gibi uzun süren, sonrasında da an be an gözlerin önünde canlanabilen, unutulması çok zor olayın hiç kimsenin başına gelmemesi dileğiyle.