Geçtiğimiz günlerde Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde düzenlenen AK Parti Grup Toplantısı, sadece bir siyasi buluşma değil; aynı zamanda Türkiye ekonomisinin geleceğine dair güçlü mesajların verildiği bir umut toplantısı oldu. Toplantının en dikkat çeken kısmı ise Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın hitaplarıydı.
Sayın Erdoğan, üretim ekonomisine, yerli sanayiye ve ihracata verdiği önemi bir kez daha net ifadelerle ortaya koydu. Özellikle sanayici, yatırımcı ve ihracatçıya verilen teşviklerin kapsamı genişletilirken, Merkez Bankası’nın orta-yüksek ve yüksek teknolojili yatırımlar için ayırdığı destek bütçesinin 300 milyar liradan 500 milyar liraya çıkarılması, bu kararlılığın en somut göstergesidir.
SÖZDE DEĞİL, ÖZDE ÜRETİM EKONOMİSİ
Türkiye, uzun yıllar boyunca dışa bağımlılığın bedelini ağır ödedi. Ancak artık yönümüz net: İthal eden değil, üreten ve ihraç eden bir Türkiye! Bu hedefin altyapısını oluşturacak en önemli adım, teknolojiye dayalı üretimin desteklenmesidir. Cumhurbaşkanımızın bu alana yönelik teşvik müjdesi, sadece yatırımcılar için değil, bu ülkenin genç mühendisleri, teknisyenleri ve girişimcileri için de büyük bir motivasyon kaynağı oldu.
500 milyar liralık bu dev destek paketi, sadece bir rakam değil; Türkiye’nin güçlü yarınlarına atılan bir imza niteliğindedir.
CARİ AÇIK VE ENFLASYONLA MÜCADELE KARARLILIĞI
Ekonomik dengelerin sağlanmasında en kritik konular olan cari açık ve enflasyonla mücadele, hükümetin öncelikli gündeminde yer almaya devam ediyor. Sayın Erdoğan’ın “fiyat istikrarı ve cari açıkla mücadelede asla geri adım atılmayacak” şeklindeki vurgusu, vatandaşlara verilen bir güven sözüdür.
Bugün yaşanan sıkıntılar elbette inkâr edilemez. Ancak asıl mesele, bu zorlukların karşısında pes etmek mi, yoksa daha sağlam politikalarla mücadeleye devam etmek mi? Türkiye tercihini yaptı. Hükümet, her şeye rağmen çalışıyor, üretiyor, reform yapıyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Liderliği Güç Veriyor
Bir ülkenin en büyük gücü, halkına umut aşılayan, ekonomide vizyon çizen bir liderliğe sahip olmasıdır. Sayın Erdoğan, bu liderliği yıllardır gösteriyor. Her grup toplantısında olduğu gibi bu kez de milletine olan inancını ve Türkiye’nin potansiyeline olan güvenini dile getirdi.
Bu ülke çok badireler atlattı ama her defasında yeniden ayağa kalkmasını bildi. Şimdi yeni bir dönemin kapısı aralanıyor: Yüksek teknolojili yatırımlarla büyüyen, cari açığını kapatan, enflasyonu kontrol altına alan bir Türkiye.
Urfa’dan Bakınca…
Şanlıurfa gibi üretim potansiyeli yüksek, genç nüfusu fazla olan şehirler için bu açıklamalar çok daha değerli. Çünkü biz üretmeye hazırız. Yeter ki önümüz açılsın, yeter ki destek verilsin. 500 milyar liralık teşvik pastasından Şanlıurfa da payını almalı. Organize sanayi bölgemiz, tarım teknolojilerimiz, genç girişimcilerimiz bu destekle buluşmalı.
Cumhurbaşkanımızın gösterdiği bu ekonomik irade, hem yerelde hem ulusalda hepimize sorumluluk yüklüyor. Çalışacağız, destekleyeceğiz ve bu büyük dönüşümün bir parçası olacağız.
Kalemimden not:
Her zor dönem, içinde büyük fırsatlar barındırır. Ve bu fırsatlar, ancak vizyon sahibi liderlerin cesur adımlarıyla gerçeğe dönüşür. Bugün ekonomide yaşanan gelişmeler, geleceğin güçlü Türkiye’sinin işaret fişeğidir.
Yorumlar 1
Kalan Karakter: