Maraş merkezli 2 büyük deprem afetinde yaralar sarılmaya devam ediyor. Binlerce can kaybına sebep olan afette tarihi yapılarda bundan etkilendi. Tarihe ışık tutan ve asırlardır ayakta duran bu yapılar tamamen yıkıldı bazıları ise büyük zarar gördü.
Birçok kültür medeniyeti barındıran bu tarihi yapılar, arasında camiler kiliseler tarihi yapılar, konaklar bulunuyor. 23 asırlık geçmişe sahip olan Hatay her türlü dini ve kültürü barından Hatay en çok etkilenen iller arasında yer alıyor.
Zarar gören tarihi yapıların listesi uzayıp gidiyor. İste listedeki bazı yapılar;
Hatay Valiliği Binası
Hatay Valiliği olarak kullanılan bu yapı 1928 yıllarında yapılmıştır. Binanın mimari projesinde Halepli ve Beyrut’lu mühendislerin etkisi var. Yaşanan depremde bu tarihi yapı yıkıldı.
Hatay Meclis Binası
Fransız mimar Leon Benju tarafından 1927 yılında sinema salonu olarak inşa edilen tarihi yapı, 1938'de Hatay Devleti’nin kurulmasıyla meclis binası olarak kullanılmıştı. Yaşanan deprem ile tarihi yapı yıkılarak yerle bir oldu.
Hatay Sarı Selim Camii
Sokullu Mehmet Paşa'nın 1574 yılında Mimar Sinan'a yaptırdığı bu cami; medrese, sıbyan mektebi, arasta, han, tabhane, imaret, hamam ve çeşme barındıran bir külliyeden oluşuyor. 1574-1575 yılları arasında inşa edilen ve 16. yüzyıl klasik Osmanlı mimarisi üslubuna bir örnek olan cami yaşanan depremde yıkıldı.
Adıyaman Karakuş Tümülüsü
Adıyaman'ın Kahta ilçesinde yer alan ve tarihi milattan önceye dayanan bu tümülüs, Kommagene Krallığı'na ait bir anıt mezar olan yapıt zarar gördü.
10 metre yüksekliğindeki sütunda bulunan kitabede, Grekçe, “Büyük Kral Antiochos ve Kraliçe Isias’a, oğlu büyük kral Mithridates (MÖ 36-21), bu anıtı kralın kızkardeşi ve kralların kralı Orodes’in karısı kraliçe Laodike’nin ebedi anısına yaptırdı” bir yazı var.
‘tokalaşma’ sütunlarını olarak da bilinen 2 bin yıllık Karakuş Tümülüsü yaşanan depremde yıkıldı.
Antakya Ata Koleji
1902 yılında yapımına başlanan ve 1908 yılında kullanıma hazır hale gelen binayı yaptıran kişi Suriye millet vekili Rıfat Bereket'tir. Binanın mimarisi, İstanbul’daki saraylar ve büyük konakların özelliklerini yansıtarak yapılmıştır.
Taş ve inşaatçılar Halep'ten getirilmiştir. Rıfat Berektin 1907'de kolera hastalığından ölmesi üzerine yalı, varislerine kalmıştır. Yaşanan depremde bu yapıda ağır hasar almıştır.
Antakya Ulu Camii
Selçuklu mimarisine ait olan 16. Yüzyıllarda Memlükler tarafından yapıldığı biliniyor. Hatay'a ait en eski ve en büyük cami olarak kabul edilen camii yaşanan depremde yıkıldı.
Hatay Arkeoloji Müzesi
19 bin yıllık yaşamın izlerini taşıyan Hatay Arkeoloji Müzesi yaşanan depremde hasar aldı.
Hatay Uzun Çarşı
Hatay'da ticaretin merkezi olan, adeta Osmanlı dönemindeki loncaları andıran İçerisinde geleneksel el işçiliği, yemekler, giyim ve hanlar, hamamlar, camileri barındıran bu tarihi çarşı depremde ağır hasar aldı.
Tarihi Affan kahvesi
Affan Kahvesi, 1911 yılında Fuat Sahilli tarafından yaptırılan ve 1913 yılında tamamlanan iki katlı taş binanın alt katındadır
Yapımında Fransız mimarlar ve Halep'ten gelen taş ustaların eseri olan yapıt. 2 ana sütunla inşaa edilmiştir. Kahvenin inşa çalışmaları sırasında Roma Dönemi’nden kalma içi su dolu kuyular keşfedilmiştir. Yaşanan depremde bu yapıda ağır hasar gördü.
Antakya Sinagogu (Musevi Havrası)
Antakya Sinagogu, Roma Caddesi olarak da anılan Kurtuluş Caddesi’nde, Fransız döneminde inşa edildiği söylenen sıra binaların arasında bulunuyor.
Kapısının üzerinde Davut Yıldızı amblemi bulunmakta. Yaklaşık 200-250 yıl önce, Beyrut ve Halep'ten gelen yardımlar sayesinde inşa edildiği biliniyor. Ayrıca Midraş (küçük sinagog) kapısı üzerindeki ‘Bu ev rahmetli Yitshak Swid adına 5650 (1890) yılında yapılmıştır' yazılı kitabe bilinen en eski tarihi veriyor. Yaşanan deprem ile bu yapıda hasar görmüştür.
Samandağ Meryem Ana Rum Ortodoks Kilisesi
Hatay'ın Ermeni köyü olan Vakıflı'daki Meryem Ana Kilisesi, dış duvarı ile iç kısımları yaşanan depremde hasar gördü.
İskenderun Latin Katolik Kilisesi
Anadolu Katolik Kilisesi'nin merkezi olan 16. yüzyılda İspanya'da kurulan Çıplak Ayaklı Karmelit Rahibeler Tarikatı üyeleri tarafından 1858'de İskenderun’da bu kiliseyi inşa etmişlerdir. Yapımı 13 yıl sürmüş 152 yıllık tarihi İtalyan Latin Katolik Kilisesi'nin ayin ve cenaze törenlerinin gerçekleştirildiği alan yaşanan depremde büyük bölümü yıkıldı.
Tarihi Antakya Evleri
Dar sokaklar içersinde mimari özellikleri ve avlularıyla ünlü ve bir çok medeniyete ev sahipliği yapmış. Tarihi Antakya evleri yaşanan depremde yıkıldı
Antakya Azizler Petrus ve Pavlus Rum Ortodoks Kilisesi
Önceden ahşap şekilde inşa edilen kilise, 1872 depreminde yıkılmış ve yanarak yerle bir olmuştu.
Yanmasının nedeninin, yere dökülen yağ kandillerinin ahşap mimariyi tutuşturması olduğu tahmin ediliyor. Yanmış olan kilise binasının yerine yapılan yeni bina, taş yontusu ustalığı ile Bizans Mimari Tarzının çok iyi bir örneğini yansıtıyordu. Ancak yaşanan deprem ile bu tarihi yapı yıkıldı.
Antakya Protestan Kilisesi
Fransızların Antakya'da olduğu dönemde elçilik ve banka olarak kullanılan bina, 2000 yılında Güney Koreli bir Metodist Kilisesi tarafından Protestan Kilisesi olarak tanındı.
Kilisenin giriş kapısında Türkçe, İngilizce Korece yazılmış plaketlerde Haziran 2000'de açıldığı yazıyor. Yaşanan depremde bu tarihi yapıda yıkıldı.
İskenderun Aziz Nikola Rum Ortodoks Kilisesi
İskenderun Aziz Nikola Rum Ortodoks Kilisesi’de yaşanan depremde hasar görürken deprem sonrası başlayan yangın ile yandi.
Antakya Habib-i Neccar Camii
Anadolu topraklarındaki ilk camii olarak bilinen 14 asırlık bu tarihi yapı, 638 tarihinde Antakya, Arapların eline geçtiği dönemde inşa edilmiştir.
cami ismini Hz. İsa'nın havarilerine inan ve bu uğurda canını veren Habib-i Neccar'dan (marangoz) alır. Avlusunda Hz. İsa'nın üç elçisinin mezarı bulunması nedeniyle Müslümanlar için olduğu kadar Hristiyanlar için de önemli merkezler arasında yer alan bu tarihi yapı yaşanan depremde yıkıldı
Malatya Teze Camii
Daha önce 1893’te Malatya’da yaşanan ve ‘Büyük Zelzele’ diye adlandırılan 7,1 şiddetindeki depremde yıkılan Hacı Yusuf Camii’nin yerine Padişah 2’nci Abdülhamid’in katkılarıyla da yeniden inşa edilerek, 1912’de tamamlanmıştı. Cami, 14 Mart 1964’te meydana gelen 6 şiddetindeki depremde de hasar görmüş, Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından yeniden onarılmıştı. Ancak yaşanan son depremde halk arasında "Teze Camii" olarak bilinen Hacı Yusuf Taş Camii depremde yıkılan yapılar arasında.
Şanlıurfa Ulu Camii
"Kızıl Kilise" adındaki eski bir kilisenin yerine inşa edilen ve yapım tarihi tespit edilemeyen bu yapının avlu duvarları, sütunları, sütun başlıkları ve çan kuleleri günümüze ulaştı.
Araştırmacılara göre 1170-1175 yılları arasında Zengiler yani Nureddin Zengi tarafından yaptırıldığı tahmin ediliyor. Klasik İslam mimarisinin örneklerinden biri olan cami, İslam fetihlerinden sonra kilise ile olan ilişkisi ve sütunlarında kullanılan kırmızı mermerden dolayı Mescid-ül Hamra (Kızıl Mescit) olarak da anılmıştı. Yapının minaresi ise son yaşanan depremde hasar alırken minarede bulunan saat yıkıldı.
Şanlıurfa Dergâh Camii
Mevlid-i Halil olarak da bilinen Dergâh Camii, ilk dönemlerde kilise olarak inşa edildiği biliniyor. Ancak günümüze ulaşana kadar büyük değişimler yaşayan yapı. Osmanlı döneminde 1523 yılında Muhammed Salih Paşa'nın verdiği talimatlar doğrultusunda Dergâh Camii şeklini almıştır. Yaşanan depremde Caminin minaresi hasar aldı.