Leylilerin, dönme dolapların kurulduğu parkın ( bayram yeri) ön tarafı, Belediye vezneleri, bitişiğinde un değirmeni ve tüpçü vardı.
Gavur Abdoyun ( Abdullah İnan ) çay bahçesi, 11Nisan kutlamalarının günler öncesinden başladığı yerdi! karşısında Belediye Zabıta karakolu, Şehit Mehmet Şekerci parkı (önceden aile mezarlığıydı ) ileride Hec Ayıbın fırını..
Eyyübiyeye ilk asfalt serimi 1980’lerin sonu...
EYYÜBİYE ( AYIBYA )
Dayamışığ sırtımızı Mılla Ümer'e
Ahber'e, Şıh Maksut dağına..
Tutunırığ dedelerimizin babalarımızın anılarına
Kaçakçı heketlerinin kölgesinde elimizde avuntularla
Erken düşen beyazlardan başımızda kar bizim
Mezatta dellal hemamda dellek dağda daşçı
Bazarda bahçaçı çarşıda tükençi sıra da hoyratçı
Gamlıyığ namlıyığ önce Ayıbyalı sonra Urfalıyığ
Heyadın ortasında her dalında yediveren nar bizim
Cemeller de saksı saksı çiçegığ
Zuvahlarda çeşit çeşit oyınlardan gerçegığ
Ceneze de düğünlerde dağda yatıda hemamda
Ayıbya da,Kalaboynunda,Arap mehlesi Herran kapıda
Surları aşıp gönül kalaları feth eden sözlerimiz var bizim
Bi baştan öbür başa mehle mehle zuvağ zuvağ
Başımıza tac ederığ dostımızı ister yahın olsın ister irağ
Bu şeherde ustalara kimler olmadı ki çırağ
Utanğacığ edepliyığ cemaat görmemişlığa ar bizim
Düşmanlığı unuturığ dostlığımız daha çoh
Neye ki sitemimiz bizi bilen bilir Evallahımız yoh
merd'e bile yavıhmanığ
Kime ne geçinirığ yarı ac yarı toh
Hayatın her anında üstümüze köyneğimiz dar bizim
Sadık'ığ mehlemizden gurur duyarığ
Urfa’mızın her daşına her canına heyranığ
Sevgiliye ne gerek maneviyatından Urfa’mız kâr bizim
Bizden be haber gizli gerçek sevdalandığımız yar bizim..