Nüfus artıyor; kaynaklar tükeniyor!

TAKİP ET

Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde içme ve sulama suyu ihtiyacının büyük bir kısmını karşılayan Fırat ve Dicle Nehir Havzalarının kullanımı ile ilgili kuraklık yönetim toplantısı düzenlendi. Toplantıda açıklama yapan Su Yönetimi Genel Müdürü Bilal Dikmen, nüfusun artmasına karşılık su kaynaklarının hızla tükendiğine dikkat çekti.

Kurak bir iklime sahip olan Şanlıurfa'da tarım sulamasında kullanılan suyun büyük kısmı Atatürk Barajı'ndan karşılanıyor. Her ne kadar Türkiye'nin en büyük barajı olan Atatürk Barajı Şanlıurfa sınırları içinde yer alsa da bilinçsiz sulamanın yaygınlaşması su kaynaklarının hızla tükenmesine neden oluyor. Su kaynaklarının sabit olmasına karşı, nüfusun hızla artması ve suyun bilinçli bir şekilde kullanılmaması sonucu, önümüzdeki zaman sürecinde korkunç bir kuraklık tablosunun görülmesine neden oluyor.



Güneydoğu bölgesinde su ihtiyacı artıyor

Şanlıurfa olduğu gibi çevre illerinde de tarım alanlarının geniş alan kaplaması Güneydoğu bölgesinde su ihtiyacının artmasına neden oluyor. Şanlıurfa, Gaziantep, Mardin, Diyarbakır, Şırnak, Adıyaman, Elazığ, Bitlis, Muş, Kahramanmaraş, Kilis, Malatya, Bingöl, Ağrı, Erzincan, Erzurum, Sivas, Tunceli, Kayseri, Kars, Iğdır, Van olmak üzere toplam 22 ili kapsayan Fırat-Dicle havzası ile ilgili kuraklık yönetim planı hazırlandı. Şanlıurfa'da yapılan Fırat Alt Havzası kapanış toplantısında dünyamız ve insanlık için suyun ne denli önemli olduğu konusun da bilgiler verildi.

Toplantıya katılarak su kaynakları ile ilgili açıklamalarda bulunan Su Yönetimi Genel Müdürü Bilal Dikmen, yeryüzünde en çok bulunan kaynağın su olduğunu, bu kaynağın içerisinde ise tüm tatlı suların miktarına bakıldığında yüzde 2 buçuk olduğunu söyleyerek, tatlı su kaynaklarının giderek tükendiğine dikkat çekti. 



'Temiz su kaynaklarına olan ihtiyaç, her geçen gün artıyor'

Kaynakların doğru kullanımının su tüketimini yavaşlatacağına dikkat çeken Dikmen, “Su, canlıların varlığını sürdürebilmesi için en temel ihtiyaçtır. Ülkelerin gelişmelerine paralel olarak kullanılabilir temiz su kaynaklarına olan ihtiyaç, her geçen gün artmaktadır. Öte yandan, hızlı nüfus artışı, insanların istek ve ihtiyaçlarının artması ve sanayileşmenin etkisi ile dünyada ve ülkemizde su kaynakları her geçen gün azalmaktadır. Yeryüzünde en geniş alanları kaplayan ve bu nedenle dünyamıza mavi küre adının verilmesine neden olan su, yeryüzünde en fazla bulunan kaynaktır.” dedi.



'Su kaynakları, nüfus oranına göre dengeli dağılmamış'

Su Yönetimi Genel Müdürü Bilal Dikmen, tatlı su kaynaklarının tükenme tehlikesi ile karşı karşıya olduğuna dikkat çekerek, “Maalesef yeryüzünde en çok bulunan bu kaynak içerisinde tüm tatlı suların miktarına baktığımız zaman yüzde 2 buçuktur. Bütün tatlı su kaynaklarının yaklaşık yüzde 68’i de buzullara hapsedilmiş durumdadır. Tatlı suyun diğer yüzde 30’unu ise yer altı suyu olarak görmekteyiz. Nehirler, göller gibi yüzeysel tatlı su kaynakları, dünyadaki toplam suyun yaklaşık yüzde 1’ini oluşturmaktadır. Bu tatlı su miktarı da dünyamızda kıtalar arasında, su potansiyeli ve yaşayan nüfus oranına göre dengeli bir şekilde dağılmamıştır." diye konuştu. 



Nüfusun artmasına karşı su kaynakları artmıyor

Yağış miktarının sabit olmasına karşı nüfus oranının arttığını belirten Bilal Dikmen, "Baktığımız zaman dünyada 1960 yılında dünya nüfusu 3 milyar idi. Dünyaya düşen yağış miktarı ise yine bugünkü miktarda idi. Bugüne geldiğimiz zaman dünyanın nüfusu 8 milyara yaklaşmış, fakat düşen yağış yine aynıdır. Buna göre su sınırsız bir kaynak değil, son derece sınırlı bir kaynaktır. Bu sınırlı kaynak, insanların istek ve ihtiyaçlarındaki artış, iklim değişikliği tüketim politikalarının baskısı altındadır.” ifadelerini kullandı.

Bülent Karaca / Urfa Değişim

doğu ve güneydoğu anadolu bölgesi içme ve sulama suyu n fırat ve dicle nehir havzaları su yönetimi genel müdürü bilal dikmen Şanlıurfa haberler son dakika