Sanata tutundu; Kanseri yendi!

TAKİP ET

Şanlıurfalı Abdülvahap Yoltay, 1993 yılında yakalandığı gırtlak kanserini, merak sardığı Aplike Hat Sanatıyla yendi. Yoltay, şimdi de en büyük hayali olan İstanbul ve Avrupa'da sergi açma planları için çabalıyor.

Şanlıurfa’da bir süre yerel televizyon yöneticiliği yapan 61 yaşındaki Abdulvahap Yoltay, 1993 yılında gırtlak kanserine yakalandı. Hastalığıyla mücadele eden eski Televizyon yöneticisi, sanatla hayata tutunmaya çalıştı. Bir sergide görerek merak sardığı Aplike Hat Sanatı ile adeta hayatı değişti.





 

Aplike Hat Sanatı kendisine umut, hastalığına ilaç oldu

Kurduğu atölyede sanatla zaman geçiren yoltay, yakalandığı gırtlak kanserini Aplike Hat Sanatıyla yenmeyi başardı. Aplike Hat Sanatı, kendisi için umut, hastalığı için de adeta ilaç oldu. 26 yıldır uğraş verdiği aplike sanatını geliştiren Abdulvahap Yoltay, bugüne kadar Şanlıurfa ve Ankara’da 8 sergi açtı.



 

'Bu sanat, insanlara sabrı öğretiyor'

Bugüne kadar Arapça harflerle Allah’ın 99 ismi ve çeşitli ayetleri çizdiği ahşaba işleyen yoltay, kıl testere yardımıyla oymacılık yöntemiyle işlediği Hat'ı tabloya çeviriyor. Hat Sanatının büyük bir sabır gerektirdiğinin altını çizen Yoltay'a göre bu sanat insanlara sabrı öğretiyor. Yakalandığı gırtlak kanseri nedeniyle 3 yıl boyunca konuşamadığını belirten Abdulvahap Yoltay, bu sanatın kendisine terapi gibi geldiğini söyledi. Yoltay, bu nedenle 26 yılda binin üzerinde eser yaptığını vurguladı.



 

'Bu sanat bana huzur verdi'

Aplike Hat Sanatının bütün sinir stresini aldığını söyleyen Abdulvahap Yoltay, "1990 yılında yerel televizyon yöneticiliği yaptım. Bu işi 10 yıl devam ettirdim ardından bıraktım. Fakat bu 10 yıl içerisinde gitmiş olduğum bir sergiden etkilendim. Bu Aplike adını verdiğimiz Hat Sanatı, çok hoşuma gitti ve büyük bir haz aldım. Bu sanatı icra eden Hoca ile görüştüm ve Hoca bana bu sanat dalının nasıl yapılacağını gösterdi. O dönemde ben Televizyon yayını yapıldığı binada bulunan banyo olarak kullanılan alanı kendime atölye yaptım. Özellikle sinir ve stresi yoğun yaşadığım zamanlarda atölyeme girip birer parça kestiğim zaman kendimi sakin ve huzurlu hissediyordum. 1996 yılından bugüne kadar bu sanatı kendi imkânlarım ve gücümle bu günlere kadar getirdim." dedi.



 

'Hastalığıma terapi gibi geldi'

Sanatın geçirdiği hastalığa terapi gibi geldiğini belirten Yoltay, "1993 yılında gırtlak kanserinden ameliyat oldum. Gırtlağım alındı. 3 yıl boyunca konuşamadım. 3 yıl süresince konuşmadığım zamanlarda bu sanat dalı adeta bana terapi gibi geldi. Bu sanat dalı ile uğraştığım zaman çok büyük haz aldım. Hastalığımı unuttum, kendimden geçtim, sadece bu sanata konsantre olup çalışıyordum. Bu şekilde kendimi daha rahat, daha huzurlu ve en önemlisi sağlıklı hissettim. Bu nedenle bu sanat dalını devam ettirdim. Ve bu günlere kadar getirdim. Bu süreçte başta Ankara olmak üzere Şanlıurfa ve birçok yerde sergiler açtım. Halkın takdir ve beğenisini aldım ve çoğunlukla da yurt dışına eserlerimi gönderdim. Bu çalışmalarımda hiç kimsenin desteğini almadım. Tamamen kendi imkânlarım ile bu işi bugüne kadar getirdim. Televizyonculuk işini bıraktıktan sonra emekliye ayrıldım. Emekliliğin ardından yine kendi imkânlarım ile kullanmış olduğum tahtalar kavak ağacından oluşmakta ve bu tahtaları 5’er milimlik plaklar halinde Mersin'de bastırıyorum." diye konuştu.  



 

'Ramazan'dan sonra sergiye hazırlık çalışmaları başlayacak'

Abdulvahap Yoltay, "Çalışmalarım içerisinde Yüce Allah’ın 99 ismi olan Esma’ül Hüsna başta olmak üzere besmele çalıştım, Peygamber Efendimizin güzel ismini çalıştım. Kelime-i Tevhit’i çalıştım. Bunlar sadece şu anda sayabildiklerim. Birçok konuda eserler çalıştım. En son sergimizde yapmış olduğum Ayet’el Kürsi’yi eski Belediye Başkanımız Mehmet Ekinci'ye hediye ettim. Bu Ramazan ayında da inşallah daha güzel çalışmaların altına imzalarımızı atacağız. Ramazan ayının ardından 11. Aya kadar yine sergi hazırlık çalışmalarını yapacağım." şeklinde konuştu.

 

'Kültürsüz Kültür Müdürleri oldukça engelleri aşamıyoruz'

Kültürden anlamayan kişilerin kültür alanı ile ilgili görevlerde bulunulmasının engel oluşturduğuna dikkat çeken Yoltay, "Siparişlerimizi genelde yabancı turistler oluşturuyor. Elimizde mevcut olanlardan alıp gittikleri eserlerimiz var. Hatta telefon numaramızı alarak bizlerden isteklerde bulunuyorlar. Asıl hedefim ise İstanbul’da ve Avrupa’da sergi açmak. İnsan istediği zaman istediği yerde sergisini açmak istiyor. Ama önüne bir şeyler sunulmalı. Birilerinin yol gösterip önayak olması gerekir ki, söylediğimiz alanlara ulaşarak sergimizi açabilelim. Fakat maalesef, kültürsüz kültür müdürleri olduğu müddetçe maalesef bizler bir yerlere gidemiyoruz ve engelleri aşamıyoruz." ifadelerini kullandı.



 

'Bu sanatla uğraşanlar genelde hayata olumlu bakar'

Aplike sanatı ile ilgili de bilgi veren Yoltay, aplik hat sanatının Osmanlı'dan süregelen bir sanat dalı olduğunu söyleyerek, “Osmanlı'dan günümüze kadar gelen ve usta çırak ilişkisiyle gelişen Hat Sanatı, Arap harfleri ile oluşmuş güzel yazı yazma sanatıdır. Bu sanatı Şanlıurfa'da az sayıda kişi halen sürdürmekte. Bizler bu ve benzeri atalarımıza ait sanatların kaybolmaması için çaba sarf ediyoruz. Bu sanat hem ruha, hem bedene hem de zihne büyük bir rahatlama veriyor. Aplike Hat Sanatı ile uğraşan kişiler genelde her alanda huzurlu ve pozitif düşünebilen ve hayata daha olumlu bakabilen kişilerdir. Bu sanatın en büyük özelliklerinden birisi de bu gibi durumları ortaya koymasıdır." sözlerine yer verdi.

 

'Urfalılar bu sanatı çok beğendi'

"Bu sanata Şanlıurfalı vatandaşlarımız oldukça yoğun ilgi göstermeye başladı." diyen Yoltay, "Bizler de bu sanatı icra edenler olarak gençlerin bu sanatı takip ve icra etmelerini istiyoruz. Şanlıurfalı gençlerimizin de elleri bu sanata yatkın ve hepsi gelecek vaat ediyor. İnşallah Şanlıurfalı gençlerimiz bu sanatı gelecek nesillere taşıyarak atalarının değerlerine sahip çıkacaklardır.” şeklinde ifade etti.



Şanlıurfa haberler son dakika