Şanlıurfa'da ödemelerini eksik alanlar dikkat! Avukat uyardı

TAKİP ET

Geçtiğimiz günlerde deprem bölgesindeki hasarlı konutlara yönelik yapılan DASK ödemeleriyle ilgili eksik ödemlerin yapıldığına karar verilmişti. DASK ödemeleri hakkında konuşan Av. Furkan Boz önemli açıklamalarda bulundu.

6 Şubat tarihinde Kahramanmaraş merkezli yaşanan 7,7 ve 7,6 şiddetindeki 2 büyük depremde 11 ilde binlerce bina yıkılmış, bir o kadar da bina ağır hasar almıştı. Afet ve Acil Durum Yönetimi (AFAD) Başkanı Yunus Sezer, Kahramanmaraş merkezli depremlerde hayatını kaybeden kişi sayısının 50 bin 96, yaralanan kişi sayısının ise 107 bin 204 olduğunu açıklamıştı.

Depremde 11 ilde hasar alan binalarda Zorunlu Deprem Sigortası yaptıran vatandaşlar, maddi kayıplarının bir kısmı DASK tarafından ödenmişti. Fakat Sigorta Tahkim Komisyonu Hakem Heyeti, Kahramanmaraş’ta DASK ödemeleri hakkında emsal teşkil eden bir karar verdi.

AZAMİ TEMİNAT LİMİTİ 320 BİN TL’DEN 640 BİN TL’YE YÜKSELTİLDİ

Sigorta Tahkim Komisyonu Hakem Heyeti, DASK’ın 25 Kasım 2022 de yeni tarife yayımlanmasına rağmen, ödemelerini eski tarifeden yarı oranında yapmaya devam edildiğini bu durumda vatandaşların mağdur olduklarını ve ödemelerin tam yapılması gerektiğine hükmetti.

Ayrıca Hakem Heyeti, 6 Şubat’ta meydana gelen depremlerde 25 Kasım 2022 tarihli şimdiki tarifenin uygulanması gerektiğini kararlaştırdı. Buna göre azami teminat limiti 320 bin TL’den 640 bin TL’ye yükseltildi.

ÖDEMELER İÇİN AVUKATLARININ YANINA GİTSİNLER

Konuyla alakalı Urfa Değişim Mikrofonlarına konuşan Şanlıurfa Barosuna kayıtlı Av. Furkan Boz merak edilen soruları yanıtladı. DASK’ın önemine değinen Boz, bu konu da vatandaşların dikkat olması gerektiğini söyledi. Zorunlu deprem sigortasını yaptıran ve eksik ödeme alan vatandaşlara; kendi avukatlarına gitmesi gerektiğini vurguladı.

Şanlıurfa’da DASK ile ilgili bilgileri açıklayan Boz, “Şanlıurfa’da DASK ile ilgili birçok dava var. Şanlıurfa’da deprem sigortası yaptırıp evi hasar alan, DASK ile ilgili eksik ödeme alan vatandaşların sayısı fazla fakat arabuluculuk sayesinde dosyaların yüzde 86 oranında başarı sağlanıyor” dedi.

Furkan Boz, Tazminat miktarının tespit edilmesinden sonra DASK, işbu tazminat miktarını en geç takip eden 1 (bir) ay içerisinde hak sahibine ödemek zorunda olduğunu anlattı.

DASK’A DAVA AÇMAK MÜMKÜN

Boz ayrıca, DASK tarafından herhangi bir sebeple ödeme yapılmaması veya eksik ödeme yapılması da sıklıkla karşılaşılan bir durum olup bu gibi durumlarda DASK’a dava açılması da mümkündür sözlerini ekledi.

Bu eksik ödemelerin yapıldığı kararı ortaya çıktıktan sonra akıllara; DASK nedir, kimler yapabilir, DASK başvurusu nasıl yapılır ve ödemeler nasıl alınır? Gibi sorular gündeme geldi. Av. Furkan Boz DASK ile ilgili soruları yanıtladı.

DASK, VATANDAŞLARIN YARDIMINA KOŞUYOR

Türkiye’nin deprem kuşağında olduğunu ve 6 Şubat Kahramanmaraş depremlerden sonra Doğal Afet Sigortaları Kurumunun (DASK) devreye girdiğini aktaran Furkan Boz, “Türkiye, deprem kuşağında yer alan bir ülke olup yakın tarihte yıkıcı etkiye sahip birçok büyük deprem felaketi yaşanmıştır. Türkiye’nin yakın tarihinde gerçekleşmiş olan 1999 Gölcük Depremi, 1999 Düzce Depremi, 2011 Van Depremi ve 2020 Elâzığ depremi hafızalardaki tazeliğini koruyorken son olarak; 6 Şubat 2023 tarihinde 9 saat ara ile Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçelerinde sırası ile 7.7 ve 7.6 büyüklüğünde depremler yaşanmıştı. Depremin ülkemizin somut bir gerçeği olduğu düşünüldüğünde; “Zorunlu Deprem Sigortası” ve iş bu zorunlu deprem sigortasını edindiren kurum olan “Doğal Afet Sigortaları Kurumu (DASK)” vatandaşların yardımına koşuyor” dedi.

HANGİ HALLERDE DASK BAŞVURUSU YAPILABİLİR?

Zorunlu deprem sigortasının hangi hallerde başvurabileceğine değinen Boz, “Halk arasında DASK olarak bilinen zorunlu deprem sigortasının kapsamı, sigorta bedelinin tespiti, sigortanın başlangıç ve bitiş zamanı, hasar ihbarı, hasar tespiti, tazminatın tespiti, tazminat miktarı, tazminatın ödenmesi, tazminat ödemesinin gerçekleşmemesi veya eksik ödemenin gerçekleşmesi halinde başvurulabilecek yasal yollar hakkında detaylar bilgiler içeriyor” şeklinde konuştu.

MESKENLER ZORUNLU DEPREM SİGORTASINA TABİDİR

Hangi binalar zorunlu deprem sigortası kapsamına girdiğini açıklayan Boz, “587 sayılı Kanun Hükmünde Kararname gereğince, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu kapsamındaki bağımsız bölümler, tapuya kayıtlı ve özel mülkiyete tabi taşınmazlar üzerinde mesken olarak inşa edilmiş binalar, bu binalar içinde yer alan ve ticarethane, büro ve benzeri amaçlarla kullanılan bağımsız bölümler ile doğal afetler nedeniyle devlet tarafından yaptırılan veya verilen kredi ile yapılan meskenler Zorunlu Deprem Sigortasına tabidir” ifadelerini kullandı.

HER ŞEY DEPREM SİGORTASI KAPSAMINA GİRMİYOR

 Zorunlu deprem sigortası kapsamına girmeyen binalar hakkında şu sözleri kullandı:

“Zorunlu deprem sigortası kapsamına girmeyen yani DASK poliçesi düzenlenemeyen binalar da yasal mevzuatta ayrıntılı olarak düzenleniyor ve bu binalar hakkında DASK poliçesi düzenlenmesi mümkün değildir: Yani Kamu kurum ve kuruluşlarına ait binalar,

Köy yerleşim alanlarında yapılan binalar,

Tamamı ticari veya sınai amaçla kullanılan binalar,

27 Aralık 1999 tarihinden sonra inşa edilmiş olan ancak ilgili mevzuat çerçevesinde inşaat ruhsatı bulunmayan binalar,

Mesken olarak kullanıma uygun olmayan, bakımsız, harap veya metruk binalar.”

DASK, HER TÜRLÜ KONUDA YAPILMAZ

DASK’ın her konuda yapılamayacağını kaydeden Av. Furkan Boz, “Zorunlu deprem sigortası kapsamında yapılan DASK poliçeleri, depremden kaynaklı her türlü zararı karşılamamaktadır. DASK poliçeleri kapsamında tazmini istenebilecek zararlar sınırlı olarak belirlenmiştir. Buna göre zorunlu deprem sigortası ile; depremin doğrudan neden olduğu maddi zararlar ile deprem sonucu meydana gelen yangın, infilak, tsunami veya yer kaymasının sigortalı binalarda neden olacağı hasarlar (temeller, ana duvarlar, bağımsız bölümleri ayıran ortak duvarlar, bahçe duvarları, istinat duvarları, tavan ve tabanlar, merdivenler, asansörler, sahanlıklar, koridorlar, çatılar, bacalar ve yapının benzer nitelikteki tamamlayıcı kısımlarında meydana gelenler de dahil olmak üzere) teminat altına alınmıştır” dedi.

ZORUNLU DEPREM SİGORTASI BAZI ZARARLARI KARŞILAMAZ

 DASK’ın her türlü zararı karşılamadığının altını çizen Furkan Boz, “Zorunlu deprem sigortasının depremden kaynaklı her türlü zararı gidermediğini ifade etmiştik. Depremden kaynaklı olsa dahi aşağıda belirtilen zararların zorunlu deprem sigortası (DASK poliçesi) kapsamında tazminin istenmesi mümkün değildir.

DASK poliçesi kapsamında istenemeyecek zararlar şu şekildedir:

Enkaz kaldırma masrafları, kar kaybı, iş durması, kira mahrumiyeti, alternatif ikametgah ve işyeri masrafları, mali sorumluluklar ve benzeri dolaylı zararlar,

Her türlü taşınır mal, eşya ve benzerleri,

Ölüm dahil olmak üzere tüm bedeni zararlar,

Manevi tazminat talepleri,

Deprem ve deprem sonucu oluşan yangın, infilak, tsunami veya yer kaymasının dışında kalan hasarlar,

Belirli bir deprem hadisesine bağlı olmaksızın binanın kendi kusur ve özellikleri nedeniyle zamanla oluşan zararlar” diye konuştu.

SİGORTA BEDELİ NASIL BELİRLENİR

Sigorta bedeli nasıl belirlendiğini bildiren Boz, “Zorunlu deprem sigortalarında; sigorta bedelinin belirlenmesinde esas olan, binanın brüt yüz ölçümüdür. Yani sigortalanan taşınmazın büyüklüğünün, sigorta bedelini belirleyen ana faktör olduğu söylenebilir. Sigorta bedelinin tespitinde, sigorta edilen meskenin yapı tarzı için Hazine Müsteşarlığınca yayımlanan "Zorunlu Deprem Sigortası Tarife ve Talimatı"nda belirlenen metrekare bedeli ile aynı meskenin brüt yüzölçümünün (veya yaklaşık yüzölçümünün) çarpılması sonucu bulunan tutar esas alınır” bilgilerini paylaştı.

“DASK’IN HER YIL YENİLENMESİ LAZIM”

DASK poliçesinin bir yıl süreli olarak yapıldığını söyleyen Boz, “Kural olarak; zorunlu deprem sigortaları 1 (bir) yıl süreli olarak yapılır ve her yıl yenilenmesi gerekir. Deprem sigortası yenilenmediğinde ve poliçede yazan süreden sonra gerçekleşen bir depremde binanın hasar görmesi ihtimalinde DASK’tan herhangi bir tazminat alınması mümkün olmayacaktır. Bu nedenle de DASK poliçelerinin her yıl yenilenmesi, büyük önem arz etmektedir” poliçelerin her yıl yapılması gerektiğini söyledi.

EN ÖNEMLİ HUSUS: HASAR İHBARIDIR

Deprem sigortasında en önemli konun hasara ihbarı olduğunu aktaran Furkan Boz, şu ifadeleri kullandı:

“Deprem sigortası bakımından en fazla önem arz eden husus ise HASAR İHBARIDIR. Deprem sigortasının mahiyeti gereği hasar (riziko), depremin gerçekleşmesi ile oluşur ve sigorta ettiren, hasarın oluştuğunu öğrendiği tarihten itibaren en geç 15 (on beş) iş günü içerisinde DASK’a veya Kurum nam ve hesabına sözleşmeyi yapan sigorta şirketine bildirimde bulunmalıdır.

Günümüzde hasar bildiriminin birden çok yöntemi bulunmakla birlikte en sık kullanılan ve en pratik hasar bildirim yöntemi “ALO DASK” numarası olan 125 aranarak hasar dosyası açtırmaktır.

Hasar bildiriminin süresinde yapılmaması ciddi hak kayıplarına sebebiyet vereceğinden işbu süre sona ermeden DASK’a hasar bildiriminin yapılması çok büyük önem arz etmektedir.

Ancak mevcut uygulamasında DASK; hasar ihbar süresini dikkate almamakta, süresi geçen ihbarları da değerlendirerek tazminat ödemelerini gerçekleştirmektedir. Nitekim DASK yapmış olduğu bir açıklamasında; “Evleri depremde hasar gören Zorunlu Deprem Sigortası poliçesi sahiplerinin DASK’a hasar bildirimi yapması ile ilgili bir zaman sınırlaması bugüne kadar hiç uygulanmamış ve uygulanmayacaktır” diyerek hasar ihbar süresine uyulmamasının herhangi bir hak kaybına sebebiyet vermeyeceğini belirtmiştir.”

BİRDEN ÇOK ZORUNLU DEPREM SİGORTASI YAPTIRILAMAZ

Birden çok zorunlu deprem sigortasının yapılmadığı dikkat çeken Boz, “Aynı bina/bağımsız bölüm için birden çok Zorunlu Deprem Sigortası yaptırılamaz. Ancak, Zorunlu Deprem Sigortası yapılan bağımsız bölüm veya binanın değeri Zorunlu Deprem Sigortası ile belirlenen sigorta bedeli tutarının üzerinde ise, bu tutarın üzerindeki kısım için, Zorunlu Deprem Sigortasının yapılmış olması kaydıyla, sigorta şirketleri tarafından ihtiyari deprem sigortası yapılabilir” açıklamasında bulundu.

Şanlıurfa DASK urfahaberleri