Şanlıurfalılar dikkat! Köpek saldırılarından korunmanın yolları
Son dönemlerde sıkça yaşanan köpek saldırılarına ilişkin Urfa Değişim mikrofonlarına konuşan Veteriner Mehmet Bulut, köpeklerle karşılaşıldığında paniklemeden, kaçmadan ve göz temasından uzak durulmasını önerdi.
Ülke genelinde sokak köpeklerinin saldırısına uğrayanların sayısı giderek artmaya başladı. Başta çocuk, kadın ve yaşlılar olmak üzere toplumun genelinde kâbus haline gelen başıboş sokak köpek sorunu bitmek bilmiyor. Peki sokakta her an saldırabilecek köpeklere karşı ne gibi önlemler alınması gerekiyor. Konuyla ilgili görüşlerini aldığımız Uzman Veteriner Mehmet Bulut, göz temasından kaçınmak gerektiğini ifade etti.
Veteriner Mehmet Bulut mikrofonlarımıza yaptığı açıklamada, “Belediyelerin yetersiz denetlemeleri ve kontrolsüz üreme nedeniyle başıboş sokak köpeklerinin saldırısına uğrayanların sayısı giderek artıyor. Köpek saldırılarında korunmanın en etkili yolu ise şiddet, korkutma vb. şeyler yapılmadan göz temasından uzak durulup oradan sakin bir şekilde uzaklaşmaktır” dedi.
“KÖPEKLER BULUNDUKLARI ORTAMI İSTEMSİZ BİR ŞEKİLDE SAHİPLENİRLER”
Bulut, “Köpekler bulunduğu alanı içgüdüsel olarak sahiplenen hayvanlar, bir ortamda bulundukları zaman istemsiz bir şekilde sahiplenirler. Köpekler sahiplendikleri alanda birileri geçtiği zaman tehdit olarak algılayabilir. Köpekler en çokta geçtiğimiz yerde bizde ya bir sırt çantası varsa, bir poşet varsa saldırma ihtimali daha yüksektir.
Eğer dışarda tek başınıza ya da sokaktaysanız köpek gördüğünüzde;
Tersi bir yönde ilerlemeli, mümkün olduğunca göz teması kurulmamalı ve mümkün olduğunca uzağından geçmeye çalışın” diyerek uyardı.
“KÖPEK SALDIRILARINDAKİ EN ETKİLİ YÖNTEM KISIRLAŞTIRMAK”
Köpeklerden korunabilmenin en önemli yolu köpeklerin rehabilite edilebilmesi olduğunu söyleyen Veteriner Bulut, “Burada büyüklük yerel belediyelere düşüyor, bu belediyelerin rehabilitasyon merkezleri var ve başıboş sokak köpeklerinin toplanması ve kısırlaştırılması gerekiyor. Aslında kısırlaştırma köpeklerin neslinin tükenmesine sebebiyet verebilir ama bunun dışında herhangi bir alternatifimiz yok. Şu anda köpek saldırılarından korunmanın ve kontrol altına alınmanın en güzel yöntemi kısırlaştırmaktır çünkü başka bir yöntem yok. Son dönemlerde Türkiye ve daha doğrusu bu dünyanın her yerinde kuduz yöntemleri görülmeye başladı bunun en etkili yöntemi ise aşıdır ve bunu da yerel belediyeler organize edebilir. Olurda bir köpek saldırısına uğrandığı zaman muhakkak en yakın sağlık kuruluşuna başvurup aşı olunmalı” ifadelerini kullandı.
“KÖPEK SALDIRILARINDA TEK SUÇ KEDİ YA DA KÖPEKLERDE DEĞİL, BİZDE ONLARIN YAŞAM ALANLARINI TEHDİT EDİYORUZ”
Bulut konuşmasının devamında ise, “Genellikle 8 ve 12 yaş arası çocuklar, anne ve baba tarafından köpeklere yaklaşımı konusunda eğitilmeli. Köpeklere karşı şiddet, korkutma vb. şeyler yapılmamalı ki köpekleri tahrik edip saldırmamaları için. Köpeklere yaklaşım konusunda eğitim verilmeli uzak durulmalı ki saldırılar en aza indirilsin. Kuduz özellikle tüm memeli hayvanlarda bulunan viral bir hastalık olduğu için herhangi bir tedavisi de yok. Köpek saldırısına maruz kalındığında kuduz virüsü salyada bulunuyor, tırmık ısırık yoluyla bulaşıyor. Dünya Sağlık Örgütünün bununla ilgili çalışmaları var. Yerel belediyeler köpekleri rehabilitasyon merkezlerine götürmediği için köpekler mecburen toplumun içine karışıyor ve bir şekilde kendini korumak zorunda. Köpek saldırılarında tek suç kedi ya da köpeklerde değil bizde onların yaşam alanlarını tehdit ediyoruz. Kuduz vakası çok fazla semptom gösteren bir hastalık değil semptom gösterdiğinde birkaç gün içinde insan ya da hayvan ölüyor zaten ve bunu kanda tespit etmek çok zor ve güç. Kuduz beyne yerleştiği için kesin teşhis ölümden sonra beyinden alınan numuneler ile ortaya koyulabiliyor” diyerek sözlerini noktaladı.