Urfa'da hava sıcaklıkları 50 dereceyi geçti! İşte vatandaş tepkileri

TAKİP ET

Türkiye'nin en sıcak illerinin başında gelen Şanlıurfa'da, hava sıcaklıkları 50 dereceyi aştı. Sıcaklıktan dolayı dışarı çıkamayan vatandaşlar dertlerini sosyal medya hesaplarından paylaşırken, bazı uzmanlarda vatandaşlara karşı sıcak hava uyarısında bulundular.

Türkiye’nin en sıcak ilerinin başında gelen Şanlıurfa’da, Termometreler 50 dereceyi aştı. Sıcaklıktan dolayı genel olarak evde kalmayı tercih eden vatandaşlar sıcaklıktan dolayı bunalmış durumda.

Dışarı çıkmak zorunda kalan veya iş yerlerine giden vatandaşlar, genel olarak gölge yerlerden yürümeyi tercih etsellerde maalesef durumlar aynı. Sıcaklığın gündüz veya gece fark etmeden aynı olması bazı vatandaşların tatile gitmesine neden olurken, gelen turistlerinde şok içinde kalmalarına sebep oldu.

Sıcaktan bunalan vatandaşlar, sosyal medya hesaplarından Urfa sıcaklıkları ile ilgili paylaşımlarda bulundular.

İşte o paylaşımlar:

Bazı uzmanlarda aşırı hava sıcaklarına karşı uyarılarda bulundular. Özellikle aşırı sıcaklıkların getirdiği hastalıklara dikkat çeken uzmanlar, vatandaşların dikkat etmesi gerektiği şeyleri sıraladılar.

50 dereceyi aşan Urfa sıcaklıkları, bazı hastalıklara sebep olabilir dikkat!

O hastalıklardan bazıları;

-Cilt hastalıkları

-Güneş çarpması

-Klima kullanımına karşı oluşan hastalıklar

SICAK HAVALARA KARŞI OLUŞAN CİLT HASTALIKLARI
Güneş ışığından bilinçli bir şekilde faydalanmak için öncelikle zararlarının ve bunlara karşı alınacak önlemler konusunda bilinçli olmak en temel koşul olduğunu belirten Dermatoloji Uzmanı, Uzm. Dr. Nilsu Salih, “Tüm canlılar için hayat kaynağı olan güneş; bağışıklığın güçlenmesi, kemik sağlığı, vücudun enerji depolaması, vücudun ihtiyacı olan vitaminlere destek sağlaması anlamında büyük faydalarının olmasının yanı sıra dikkatli ve kontrollü bir şekilde faydalanılmadığında sıcak çarpması, cilt yanıkları, kanserojen ışınlara maruz kalmak gibi olumsuz etkilerde neden olabilir. Özellikle D vitaminin sentezlenmesinde, çocukların kemik gelişiminde ve cilt sağlığının iyileşmesinde olumlu etkilere sahiptir. Ancak ozon tabakasının incelmesi nedeniyle güneş ışınlarının tehlikeli olmaya başladığının unutulmaması gerekir. Bu durumun güneşten uzak kalmak anlamına gelmez, gerekli önlemler alınarak güneşten faydalanmaya devam etmek gerekir” dedi.

GÜNEŞ ÇARPMASI

Dr. Yasin Yılmaz hava sıcaklıklarının mevsim normallerinin üzerinde seyretmesinin başlamasıyla birlikte, aşırı sıcakların çeşitli sağlık problemlerini de beraberinde getirdiğini söyledi. Dr. Yılmaz “Sıcaklık ve nem artışına bağlı olarak vücut ısısı artmakta ve metabolizma bu yeni duruma uyum sağlamaya çalışmaktadır. Normalde terleme ile vücut ısısı dengede tutulmaya çalışılır. Ancak aşırı sıcaklarda sadece terleyerek vücut ısısı dengede tutulamaz. Yaşlılar, bebekler ve kronik hastalığı olanlarda terleme mekanizması ile vücut ısısının dengede tutulması her zaman mümkün olmayabilir. Yine ortamdaki nem oranı yüksekse terleme suretiyle vücut ısısı yeterli düzeyde düşmeyebilir. Ayrıca şişmanlık, herhangi bir hastalığa bağlı yüksek ateş, aşırı sıvı kaybı, kalp hastalığı, ruh ve sinir hastalığı, alkol ve uyuşturucu madde kullanımı ile tedavi gayeli bazı ilaçların kullanımı da sıcak havalarda terlemeyi etkileyen diğer faktörlerdendir. Bu gibi durumlarda yükselen vücut ısısı beyin ve diğer hayati organlarda hasara yol açabilir” dedi.

“DIŞARI ÇIKMAMAYA ÖZEN GÖSTERİN”
Yılmaz, aşırı sıcaklardan en çok etkilenen grupları ise şu şekilde sıraladı; “Yalnız yaşayan 65 yaş ve üzerindeki yaşlılar. Dört yaşından küçük çocuklar. Bakıma ihtiyacı olanlar. Hamileler, açık alanda çalışanlar ve aşırı kilolular. Kronik hastalığı (şeker hastalığı, kalp-damar hastalıkları, beyin-damar hastalıkları, psikolojik hastalıklar, kronik solunum sistemi hastalıkları, karaciğer hastalıkları, böbrek hastalıkları) olanlar.
Sürekli ilaç (özellikle tansiyon düşürücü, idrar söktürücü, depresyon ve uyku ilaçları) kullanan kişiler. Sokak çocukları ve evsizlerdir. Özellikle kronik hastalığı bulunan ve yalnız yaşayan yaşlılar en çok risk taşıyan gruptur.”


“SU İÇİN”
Vücut ısısının yükselmemesi için sık sık duş alınması gerektiğini işaret Eden Yılmaz açıklamasını şöyle tamamladı “Ayaklar, eller, yüz ve ense soğuk suyla ıslatılmalı veya silinmelidir. Susuzluk hissi olmasa bile her gün en az 2-2,5 litre (12-14 su bardağı) sıvı tüketilmelidir. Kahvaltıda az yağlı peynirler, zeytin ve taze sebzeler bulunmalı, kafein içeren içecekler yerine de süt, meyve suyu, ıhlamur ve kuşburnu gibi bitki çayları tercih edilmelidir. Yağlı besinlerin ve yağda kızartmaların tüketiminden kaçınılmalı; yemeklerde nebati sıvı yağlar kullanılmalıdır. Yemekleri pişirirken kızartma ve kavurma yerine haşlama, ızgara, kendi suyunda veya az suda pişirme gibi sağlıklı pişirme yöntemleri uygulanmalıdır. Vücut direncini artırmak ve vücudun yeterli miktarda vitamin ve mineral almasını sağlamak için bol miktarda sebze ve meyve tüketilmelidir. Terleme ile artan sıvı ve mineral kaybının önlenmesi için her zamankinden daha fazla miktarlarda sıvı alınmalıdır. Sıvı alımında su içmek esas olmakla beraber, su dışı sıvı alımında kahve, çay ve gazlı içecekler yerine süt, ayran ve meyve suyu gibi içecekler tercih edilmelidir. Eğer doktor tarafından sıvı alımı kısıtlanmış veya idrar söktürücü ilaç kullanılması söz konusu ise ilgili doktora başvurmak gerekir. Mide kramplarına neden olabileceği için çok soğuk ve buzlu içecekler tercih edilmemelidir. Kafein, alkol ve fazla miktarda şeker içeren içecekler vücuttan daha fazla sıvı kaybına yol açtığı için tüketilmemelidir. Dışarıda ve açıkta satılan yiyeceklerin, tüketiminden kaçınılmalı, çabuk bozulma riski olan besinler (et, yumurta, süt, balık vb.) açıkta bekletilmemeli, besinlerin hazırlanması ve pişirilmesi aşamalarında hijyen kurallarına özen gösterilmelidir.”

Türkiye Şanlıurfa hava sıcaklıkları