Uzman Sürücü: Sağlıkta şiddetin en büyük sebebi iletişimsizlik
14 Mart Tıp Bayramı'nda Urfa Değişim ekibine konuşan Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Adem Sürücü, Türkiye'de sağlıkta yaşanan şiddetin en büyük sebebinin iletişimsizlik olduğunu vurguladı.
Uzman Sürücü, "Bizim Tıp Fakültelerinde aldığımız eğitimler dünya standartlarının fevkalade üstündeydi. Doktorlarımız olsun sağlık çalışanlarımız olsun gece gündüz çalışmak için ailesinden feragat ediyor. Bazen iletişim sorunları olabiliyor ama sağlıklı iletişim de konuşarak bütün sorunların çözülebileceğini anlayışındayım." dedi.
ŞANLIURFA'DA DOKTOR OLMAK
Yaklaşık on senedir doktorluk yaptığını söyleyen Sürücü, Şanlıurfa'da doktor olmanın güzel bir duygu olduğunu dile getirdi. Sürücü, "Şanlıurfa'da çok fazla hasta var ve mesleğine âşık bir insan bunu gönülden bir şekilde yapıyor. Eğer Şanlıurfa'da doktorsanız, genç ve dinamikseniz bence çok güzel bir duygudur." dedi.
Urfa Değişim ekibine açıklamalarda bulunarak Türkiye’nin kanayan yarası haline gelen sağlıkta şiddet sorununa dikkat çeken Uzman Sürücü, “Bizim Tıp Fakültelerinde aldığımız eğitimler dünya standartlarının fevkalade üstündeydi. Doktorlarımız olsun sağlık çalışanlarımız olsun gece gündüz çalışmak için ailesinden feragat ediyor. Bazen iletişim sorunları olabiliyor ama sağlıklı iletişim de konuşarak bütün sorunların çözülebileceğini anlayışındayım.” dedi.
"EĞER ŞANLIURFA'DAYSANIZ VE DOKTORSANIZ, GENÇ VE DİNAMİKSENİZ BENCE ÇOK GÜZEL BİR DUYGU"
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Adem Sürücü, şu açıklamalara yer verdi, “14 Mart Tıp Bayramı tüm meslektaşlarıma ve doktor adaylarının tıp bayramını canı gönülden kutluyorum. İyisiyle, kötüsüyle maddi manevi durumlardan dolayı kutlamak istemiyoruz diyen doktorlarımız varsa lütfen takılmayın bugün 14 Mart Tıp Bayramı ve bizim bayramımız herkese kutlu olsun. Şanlıurfa’da doktor olmak özellikle de Kadın Doğum Uzmanı Doktoru olmak bence en güzel duygulardan bir tanesi. Çünkü Şanlıurfa’da çok fazla hasta var ve mesleğine âşık bir insan bunu cağını gönülden bir şekilde yapıyor, hatta istemediğiniz kadar hasta bakabiliyorsunuz. Eğer Şanlıurfa’da doktorsanız, genç ve dinamikseniz bence çok güzel bir duygudur. Şanlıurfa’da doktor olmak çok güzel bir duygu. Bir de Şanlıurfalıysam çok çok daha farklıdır. Çünkü başka bir yerde şehir dışında doktorluk yaptığında Coğrafyayı tanıma konusunda biraz sıkıntı yaşaya biliyoruz ve ben Urfalı olduğum için kendimi o yönden şanslı hissediyorum. Çünkü ben coğrafya mı, insanları mı tanıyorum gerek doğudan gerek kuzeyden gerek güneyde gerek batıdan olsun. Şanlıurfa’nın her türlü insanıyla çalıştık. Şanlıurfa hem kültür olarak hem medeniyet olarak çok değişik bir yer.”
"TIP FAKÜLTELERİNDE ALDIĞIMIZ EĞİTİMLER DÜNYA STANDARTLARININ FEVKALADE ÜSTÜNDEYDİ"
Sürücü, “Örneğin Batı tarafından gelen arkadaşlarım oluyor ilkin Şanlıurfa’yı sevmiyorlar hemen süresini doldurup gitmek isterken belli bir süreden sonra bakıyorum Urfa’dan gitmek istemiyorlar, hatta Şanlıurfa’ya yerleşiyorlar ya da evleniyorlar o derece Şanlıurfa’yı seviyorlar. Sağlıkta şiddet ne yazık ki hepimizin kanayan bir yarası. Neredeyse gün geçmiyor acil de olsun veya gün içinde olsun doktor arkadaşlarımıza herhangi bir saldırı olmuş ya da sağlık personeline bir saldırı olmuş bu gerek sözde olsun gerekse şiddet olsun biz bunun her türlüsüne karşıyız. Doktorların hepsi nöbet yerine geldiğinde vatandaşlara faydalı olabilmek için geliyorlar. Şiddet ya da tartışma için değil. Kimse art niyetle o hastaneye gidip insanları küçük düşüreyim, zarar vereyim veya bilerek tedavi etmeyeyim insanları kapıların önünde uzun süre bekleteyim gibi anlayışların bizim meslek grubunda olacağına ihtimal bile vermiyorum.
"GÖZLEMLERİME GÖRE BEYAZ ÖNLÜKLERE KARŞI BİR KİN NEFRET OLDUĞUNU HİSSEDİYORUM"
Bizim Tıp Fakültelerinde aldığımız eğitimler dünya standartlarının fevkalade üstündeydi. Doktorlarımız olsun sağlık çalışanlarımız olsun gece gündüz çalışmak için ailesinden feragat ediyor, çocuğundan, akrabasından, ailesinden, annesinden babasından, feragat edip nöbete gelir ve nöbeti tutmaya çalışır. Bazen iletişim sorunları olabiliyor ama sağlıklı iletişim de konuşarak bütün sorunların çözülebileceğini anlayışındayım. Bir cam kırıldığı zaman nasıl ki eskisi gibi olamayacaksa sağlıkta şiddet de de aynı o şekilde oluyor. Şiddete uğrayan doktor istediği şekilde istediği performansta istediği motive de çalışmak istemeyecektir. Benim gözlemlerime göre son zamanlarda beyaz önlüklüye karşı bir kin nefret olduğunu hissediyorum ama ben sözlü şiddet veya şiddeti tek taraflı bakmıyorum, karşılıklı olan şeyler olduğunu düşünüyorum” dedi.
"SON OLARAK HERKES DOKTOR OLABİLİR AMA HERKES HEKİM OLAMAZ"
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Adem Sürücü, “Şu anda topluma herhangi bir şey sorduğunda herkes her şeyi biliyor ama hiç kimse hiçbir şey bilmiyor. Sene 2024 ama toplumun analizi bu. Türkiye’de doktor olmak eğer ekonomik sorunlarını çıkartırsak mükemmel! Şiddet olayları keşke Türkiye’de olmasa ve doktorlar ekonomik nedenlerden dolayı yurtdışına gitmese. Dilerim ülke şartları daha sağlıklı bir seviyeye girsin. Bakanlıklar illaki çalışma yapıyorlardır ama yapılan çalışmalar bana göre yetersiz kalıyor. Son olarak eklemek istediğim şey şu herkes doktor olabilir ama herkes hekim olamaz! Hekim olabilmek için insanları ayrıca bir sevebilmek ve insanlara ayrıca bir yardımcı olabilmek isteğiyle, duygusuyla dolu olmak gerekir. Maddi kazançlar çok fazla göz önünde bulundurulmadan hareket edersek o zaman hekim olabiliriz diye düşünüyorum. Dilerim bütün doktorlarımız birer hekim adayı gibi yaşasınlar. Bizim mesleğimizin hastaneye geldim mesai bitti ile bitmemesi lazım doktorluk mesleği tek başına yaşam standardıdır.” diyerek konuşmasını sonlandırdı.