Geçtiğimiz aylarda ülkemizi büyük bir çıkmaza sürükleyen, dolar ve yandaşı olan EURO, adeta uçurumun kenarına sürüklese de esnafı keskin bir dönüş ile düşmeden son anda kurtarması ve akabinde bitti biraz düzelelim derken yeniden hortlaması adeta insanların akli dengeleriyle alay etmeye benziyor.
Ortada bir oyuncak olan bizler, karşıda oyunu kuranlar ve bizimle oyun oynuyorlar adeta bizlerle dalga geçiyorlar. Peki, ne olacak bu durum? Nasıl bitecek? Ya da bitecek mi? Bu işin sonu nereye varacak? Bu ve kafamda deli sorular peş peşe zihnimi kurcalıyor.
Evet, bu millet her türlü acıyı gördü, 1915 Çanakkale zaferinde şehit olan 14 yaşındaki vatanseverleri gördü, 90 bin vatan evladının 1914 yılında soğukta şehit olmasını gördü. Kurtuluş savaşları gördü, Sağ sol çekişmesi darbeler ve darbe girişimleri gördü.
Yılmadı her zaman geleceğe büyük bir umut ve büyük bir barış gözü ile baktı. Bu milletin tevazusunu hoşgörüsünü kendilerine uyun görenler halen yine bu milleti sınamaya çalışıyorlar. Boşuna kürek çekiyorlar. Hani diyor ya bir ölür bin doğarız diye.İşte bizler böyle bir milletiz, bir ölür bin doğarız. Biz öyle bir nesiliz ki hunlardan gelip kayı boyu ile devam edip dünyayı titrettikten sonra Anadolu ya yerleştik. Tek olmadık çok olduk millet olduk millet bayrağı altında ulus olduk. Yılmadık yılmayacağız
En önemlisi ümmet olduk, kul olduk rabbimize yinede yılmayacağız. Bayrağı dalgalandırıp tüm dünyaya gücümüzü yine göstereceğiz bu yolda tek güvendiğimiz hesapların üstünde hesabı olan yüce rabbimiz. Bizler onun sevdiği kullarından olduk ve hep olacağız.
Bu nedenle bu ülkeye ve bu ülkenin insanlarına diz çöktürmek isteyenler karşılarında büyük bir ulus, kocamak bir yürek ve en önemlisi Rabbine inanmış büyük bir ulus ile karşılaşacaktır. Bunu tüm dünya bilsin biz yılmadık yılmayacağız. İster dolar ile gelsinler, ister top tüfek ile gelsinler. Nasıl gelirlerse gelsinler aynı şekilde gidecekler….