Müslümanlığın en önemli simgelerinden birisi olan ezan ve ezanın okunma dili sanırım hiçbir ülkede bu kadar tartışma konusu haline gelmemiştir. Fakat ne acıdır ki, ülkemizde birileri illaki bu konu üzerinden prim yapmaya çalışıyor.
İnternetten araştırdım ve ilginç bir yazıya denk geldim zira yazıda diyor ki, İlk Türkçe ezan ise, 30 Ocak 1932 tarihinde Hafız Rifat Bey tarafından Fatih Camii'nde okunmuştu.
Halk şaşkındı. Zira Fransız işgalcilerin bile dokunmadığı ezanın Türkler tarafından yasaklanmasının anlaşılır bir yanı yoktu.
18 yıl süren bu Türkçe ezan 1950 yılında rahmetli Adnan Menderes'in talimatıyla yeniden kendi dili olan Kur'an dilinde okutulmaya başlandı ve ülkemizde birçok idama neden olan bu tartışma o yıllarda bir daha açılmamak üzere sona ermişti.
Ne acıdır ki, bu konu şimdilerde bu kez de partisine zarar vermek isteyen bir milletvekilinin artık hangi düşünce ile sarf ettiği bilinmemekle birlikte yeni bir açıklama ile yeniden gündeme geldi. Şimdi herkesin aklında bir soru acaba bu vekil neden böyle bir konuyu gündeme tekrar getirdi?
Böyle bir tartışma kendisine nasıl bir fayda sağlayacak? Parti genel başkanına sormadan neden böyle bir çıkış yaptı? Bu ve benzeri soruların cevapları belirsizliğini korurken sanırım ilerleyen günlerde bu vekili partisi dışında göreceğiz.
Bu vekilin çıkışının ardından olası bir CHP'den ihracında ise ona kucak açacak partiler olacak mı onu da bilmiyorum fakat şimdiki durum o vekilin her hangi bir yerde siyaset yapamayacağı ve hatta seçildiği ilde bile tepkilerle karşılanacağı gerçeği gözler önünde olacağı kesin gibi görünüyor…