Son zamanlarda yaşadığımız ekonomik sıkıntılar ve esnafların birçoğunun iş hacminin düşmesinin ardından ülke genelinde olduğu gibi Şanlıurfa’da da birçok oda Avrupa birliği projesi veya KOSGEB projeleri hazırlayarak ayakta durmaya çalışıyor.
Oysaki odaların en büyük destekçileri ve odaları ayakta tutanlar yine o ilin esnaflarıdır. Fakat ne yazık ki esnaflar prim borçlarını bile ödeyemez hale gelince o dalarda kendi çaplarında böyle bir uygulamaya gitmek zorunda kaldılar.
Aslında hazırlanan projelerde birer risk anlamına geliyor. Neden mi? Projeleri ince eleyip sık dokuyan AB ve KOSGEP birçok projeyi birçok kez kabul etmeden iade ediyor. Ve o proje için yapılan tüm çabalar boşa çıkmış oluyor. Yani elde var sıfır.
Ne yapmak lazım, öncelikle gerçek manada önemi yüksek olan konulara ilişkin projelerin hazırlanması gerektiği inancını taşımaktayım. Bu konuda gerçek manada profesyonel kişiler ile çalışıp gerekirse saha araştırmaları yaparak ve bu konuları esnaflara kadar taşıyarak uzun uzun yazılmış projeler üretmek gerekiyor.
Bunun içinde yine odalar ellerini ceplerine götürmek zorunda kalıyorlar ki biliyorum çoğunun personel maaşı bile çıkmaz nitelikte. Oysaki devlet bu duruma el atıp projeler dışında esnafı desteklemesi düşüncesini taşıyorum.
Ekonomi zaten pamuk ipliğine bağlı, birçok esnaf şimdiden iş bırakmak için bir bahane arıyor. Buna karşılık devletin bir elle tutulur bir esnaf ekonomisi politikası yok. Halbuki, bu süreçte devlet elini taşın altına koyup, esnafların vergilerini düşürse, prim borçlarına kolaylıklar sağlasa, gerekli desteklemeleri verse ben inanıyorum ki piyasalar eskisinden çok daha hareketli duruma gelir.
Esnafın rahat etmesi, vatandaşların rahat etmesi ve en önemlisi bağlı bulundukları odaların rahat etmesi anlamına gelir. Hem bu sayede esnaflar odalara olan prim borçlarını ödemiş olur, hem ekonomik olarak rahatlamış olur hem de daha iyi hizmet vererek vatandaşların rahatlamasını sağlar…