Merhabalar.
"Her gün yeni bir gündür. Yeniden başlamak gerekir. Ama unutmayınız ki bir şeye sahip olmanın hakları olduğu kadar görevleri de vardır..."
Dünyada olduğu gibi ülkemizde de Covid19’a bağlı hasta sayısı artmaya devam ediyor. Bugüne kadar korunmayı başarmış olanlar gibi, daha önce hastalığı geçirmiş olanlar da yeniden enfekte olabiliyor. Bu vakte kadar korunanlarda oluşan bıkkınlığın verdiği rahatlık ve hastalığı geçirenlerde de bir daha geçirmem fikri, bu iki grubun hasta olmasına neden oluyor. Son dönemde şikayetleri nedeniyle hastaneye başvuran ve yatış gerekecek kadar etkilenen hastaların çoğunun ortak özelliği, ya aşısız olmaları ya da aşılarının önerilen hatırlatma dozlarını yaptırmamış olmaları. Hatırlatma dozlarını yaptırmayanları aşılı kabul etmek de doğru değil çünkü diğer aşılardan da biliyoruz ki bir koruyuculuk süresi var ve Covid19 için de bunu yaşayarak gördük, öğrendik. Hatırlatma dozu neden önemli? Çünkü bu hatırlatma ile istirahat halinde olan B hücreleri yeniden virüse karşı antikor üretmeye başlıyor ve bu antikorlar da bizi koruyor. Her ne kadar yeni varyanta bağlı hastalığın klinik olarak diğer varyantlara göre hastanede yatışı gerektirmeyecek düzeyde biraz daha hafif geçirileceği ifade edilmiş olsa da, etkilenen grubun içerisinde aşılı olanlar ve daha önce hastalığı geçirenler olduğu unutulmamalı.
Yani “hafif geçiriliyor” demek için hem erken, hem de aşısızlar ve daha önce geçirmeyenlerde nasıl seyredeceğini bundan sonra göreceğiz. Bildiğimiz net bir gerçek var ki o da, aşının hala etkin olduğu, hastalığın daha hafif geçirilmesine, yoğun bakım ihtiyacının ve ölüm oranlarının azalmasına katkı sağladığı. Hatırlatma dozları gerekenlerin vakit kaybetmeden aşılarını yaptırmaları bu nedenle çok önemli. Hasta sayısının arttığı bu dönemde en hassas olunması gereken yerler okullar alış veriş merkezleri. Yeni varyantın çocukları çok daha fazla etkilediği diğer ülke verileriyle çok açık ve çocuklar hala aşısız. Hem onlardaki seyrinin olumsuz yansıması, hem de ailelere virüs taşınmasına neden olma ihtimalleri sebebiyle okullardaki tedbirler artırılmalı. Öğretmenlerimize bu konuda çok fazla iş düşüyor.
Hem örnek olma adına maske kullanmak, mesafeli davranmak ve el hijyenine önem vermek, hem de çocukları denetlemek ve korunmaya uyumlarını arttırmak onların etkilenme oranının azalmasını sağlayacaktır. Aileler de çocuklarına korunma yollarını hatırlatmalı, gerekirse okullara destek olmak için ellerinden geldiğince ve okul idareleri izni ile işbirliği yapmalı, kontrol mekanizmaları oluşturmalı. Sürecin normalleşmesi en büyük dileğimiz ama bu henüz mümkün değil. Devekuşu gibi kafamızı kuma gömüp yok saymak gerçeği değiştirmeyeceğine göre, tedbirli olarak yaşamaktan başka şansımız yok. Tedbire devam! Sağlıcakla kalın.
Güzel Memleketin Güzel İnsanları.