Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesinin pandemi döneminde özellikle de haziran ayında kesilen su faturaları vatandaşları isyan etme noktasına getirdi. Herkeste olduğu gibi bizim evde de kısa süreli bir şaşkınlık yarattı. Bizde kısa süreli yansıttı. Çünkü her ay gelen faturanın 2 katı geldi. Peki, fahiş derece de yüksek gelenlerin durumunu düşünmek bile istemiyorum.
Kısa bir araştırmadan sonra şu bilgilere ulaştım. Çevre Temizlik Vergisi ile birlikte, su ve kanalizasyon idaresi bulunan tüm büyükşehir belediyelerinin tahsil ettiği atık su bedellerinin yanı sıra bu uygulamalara ek olarak Çevre Kanunu (ÇK) kapsamında katı atık bertaraf ücreti ve atık su bedellerinin yine tüm belediyelerce tahsil edilmesi sağlanmıştır. Herkes bu bilgilere ulaşabiliyor.
Çevre temizlik vergisini olağan kabul ediyoruz. Peki faturanın içerisinde yer alan diğer vergi kalemlerine ne demeli. Tükettiğimiz su için ödenen fatura içerisinde tam 5 farklı vergi kalemi var. Su tüketimi meblağsının üzerine atık su bedeli, katı atık bedeli, katı atık vergi bedeli, çevre vergisi ve KDV de eklenince, kullanımımızın bir hayli üzerinde bir fatura ile karşılaşıyoruz.
Çevre ve Orman Bakanlığı'nın büyükşehir il ve ilçelerinin belediyelerine sağladığı yeni gelir kapısı olarak göze çarpan diğer vergiler. Mesela katı atık vergisi. Benim faturamda tam olarak 10.29 lira olan bedel. Sizlerde de aşağı yukarı aynı bedel yazıyordur. Büyükşehir belediyesine çevre temizlik vergisi yetmemiş, artık su faturalarına yansıyan bu bedelle temizlik işlerinde kullanılan araç-gereç masrafları ve işçi maaşlarını da halk ödeyecek. İşçi maaşlarındaki, benzindeki, kıl ve tüydeki artışlar da bedelin arttırılmasıyla karşılanacak. Ne güzel yaşamak.
Yoksa belediyenin ilerleyen günlerde yapacakları programlarda bu bedeller nasıl karşılanacak. Her şeyde olduğu gibi bu da Şanlıurfalılara yüklenecek. Arabalı konserler için para lazım. Show malzemesi olarak gösterilen yıkım törenleri için de para lazım. Sözde kent estetiğini öne çıkaran afişler içinde para lazım. Kendine ait şantiyesi dururken ihaleyle başka yerden alınan asfaltlara da para lazım. Danışılmayan danışmanlara ve sözde danışmalara da para lazım. Halkın üzerinde yük çok fazla.
Ense yapan Danışılmayan Danışmanlar
Konu çok uzun bir konu değil aslında. Tek bir soruyla cevabı bulunur. Aldıkları paralar helal midir? Kime sorsanız emek verilmeden alınan para helal değildir cevabını alırsınız. Bu danışmalar koronanın dalga üzerinde dalga yaşadığı dönemde ne işi yapıyor merak ediyoruz. Sözde danışmanı olduğu kişiye hangi aklı, fikri ve tavsiyesini veriyor. Bana göre en iyi yaptıkları işi yapıyorlar. Ense yapıyorlar. Arada bir görünüp kayboluyorlar. Göründükleri dönemi de iyi biliyorlar. Ya maaş döneminde ya da rant döneminde ortalıkta dolaşırlar.
Haftaya görüşmek üzere sağlıcakla kalın.