Son bir hafta içerisinde keşmekeşliğin bol olduğu, kuralların uzun süre önce geri plana atıldığı ve herkesin kafasına göre davrandığı çarşıyı gezdim. Ne mi gördüm? Eskiye göre değişiklikler gördüm. Keşmekeşliğin azaldığını, az biraz kuralların hatırlandığı ve herkesin kafasına göre davranmaya korktuğunu gördüm. Bazı değişimlerin ayak seslerini de gördüm. Umudum daha iyi ve daha güzel olması.
Olup olmayacağını tabi ki zaman ve görevin tevdi edildiği kişiler belirleyecek. 5 yıllık sıkıntılı süreçten sonra hemen hemen şehrin her noktasında düzelmeler beklemek biraz abes olacaktır. Ben değişimleri az da olsa gördüm. Şanlıurfalılarda görmüştür. Daha önce Şanlıurfa’yı ziyarete gelip keşmekeşliğin içerisinde Urfa’yı tanımaya çalışan turistlerde eğer bu kısa süre içerisinde yeniden gelmişler ise değişimi görmüşlerdir. Kazanan Şanlıurfa olacaktır.
Güneydoğu'nun incisi Şanlıurfa etnik atmosferi, birçok kültüre ait mirasın kalıntıları ve eşsiz mutfağı ile sürekli turist çeken bir yer olmasına rağmen istediği katkıyı yıllardır elde edemedi. 1 ay önce bile Şanlıurfa’ya gelmiş olan biri yeniden geldiğinde şaşırmıştır. Bir önceki geldiğinde Balıklıgöl’de 5 lira olan yem diğer geldiğinde 10 liraya çıktığını görünce şaşırmıştır. Diğer geldiğinde ise tekrar 5 lirayı görünce bir daha şaşıracaktır. Zaten Balıklıgöl’e gelen turist sürekli şaşırıyor. Dergâhın olduğu yerde kime ve hangi kurumlara ait olduğunu bilmediği araçları görüp şaşırıyordur. Sağda solda başıboş sokak köpeklerini görünce de şaşırıyordur. Dergâhın içinde bu kadar şaşıran turist çarşıyı gezince de fiyatları görünce şaşırıyordur. Trafik sorununu görünce şaşırıyor, temizliğin olmadığını görünce de şaşırıyordur.
İstenilen katkı olmaması da bizleri şaşırtmıyor. Çünkü yetki bizde değil. Yetkili olanlar hep başka hülyalardaydı. Hep öteledik hep geri plana attık. Bundan dolayı kaybeden biz olduk. Bundan sonrası için zararın neresinden dönülse kardır deyip ona göre hareket etmeliyiz. Turisti yolunacak kaz olarak değil bir değer olarak kabul edip ona göre davranmalıyız.
Kısa süre Yıldız Meydanı, Haşimiye ve çarşı bölgesinde yürümek kolay bir şey değildi. Yolların dar olmasından dolayı değildi yürüyememek. İşgallerden dolayı kimse yürüyemiyordu. Hepsi için demiyorum ama birçok esnaf kendi kurallarını yazmaya başlamışlardı. Dükkânların önünde istedikleri gibi çıkmaya başladılar yolun yarısını kapatan esnaf bile gördüm. Görevleri bunu görüp engellemek olan zabıta arkadaşlarımızda araçlarının içerisinde oturuyorlardı. Belki onlara oturun demişti birileri. Ama işgaller dayanılacak gibi değildi. Kendim gezdim objektif olarak söylüyorum. Eskisi gibi değil bazı şeyler. Biraz biraz düzelme var. Umarım bu arkadaşlara da oturun görmeyin demezler. Başka Şanlıurfa yok hatırlatayım.
