Birecik ilçesi Şanlıurfa'nın batıya açılan kapısı.
Dünyanın en eski medeniyetlerin beşiği Şanlıurfa'nın ilçeleri de aynı tarihi yapıyı barındırıyor. Harran, Viranşehir, Halfeti ve tabiki Birecik.
Fırat nehrinin ortasından geçen Birecik ilçesinin batı ise doğu arasında ki bağlantı dönemin başbakanı Merhum Adnan Menderes tarafından açılan köprü ile sağlanmış.
64 yıl önce açılışı yapılan Birecik köprüsüne ek her hangi bir yeni köprü yapılmamış. Birecik bugün 100 Bin nüfusu ile artık büyük bir Kent. İlçenin içinden karşıyaka mahallesi arasında mutlaka yeni bir köprü yapılması zaruri olmuştur. Birecik köprüsü ile ilgili bir çok hikaye var.
Urfalı yazar Misbah Hicri Bey, ŞURKAV dergisi için yazdığı makalesini sizlere bir kez daha hatırlatmak isterim.
Birecik Köprüsü Mühendisinin
Acıklı Hikâyesi…
Sadece duygu yüklü hislerim nostaljik anılara geri gitti. Birecik'e köprü yapılması konusunda yaygın söylentiler vardı. İşte, sal ve kelek işi yapanların köprünün yapılmaması için mühendisi öldürttüğü hikâyesiydi. Ben de ister istemez söylenenlerden etkilenmiştim. Haksız da sayılmam; çünkü o
olay olduğu zaman bizler çocuktuk. Ama herkes kendine göre duygusal
bir ifadeyle anlatıyor biz de duyuyorduk. O sal ve kelek yapımcılarına düşman kesilmiştik. Zamanın hükümeti öldürülen mühendis olayını siyasi ranta dönüştürmek, ne zorluklara göğüs gererek bu büyük eseri meydana getirdiğini vurgulamak için bir ilçe halkını suçlama pahasına kullandığı anlatılıyordu.
Fakat Birecik terminalinde otobüse binen yaşlıca bir Bireciklinin bu olayı anlatması daha mantıklı gelmişti bana... Orada köprüyü yapan mühendisin öldürülmesi, bir zamanlar çok konuşulan bir olaydı. Bizimle bildiklerini paylaşınca bu olaydaki algılamanın yanlışlığını böylece öğrenmiş olduk.
"Mühendisi öldüren kişi Birecik'in karşı yakasında Kefre Köyü'ndendir. Ben de o köyden biriyim. Kaba sıvada kullanılan, inşaatçıların “Bayındır kumu” dedikleri kum bu köyden getirilir. Köprü inşaatı sırasında köyün neredeyse tamamı köprü inşaatında çalışıyordu.
Bu adam yaramaz, huysuz, amirlerine itiraz eden kaytarıcı bir tipti. Sürekli işyerinde hır çıkaran kısacası 'deli' tabir edilen biriydi. Bütün uyarılara rağmen bir türlü ıslah olmadı. Buna, önce gece
bekçiliği vererek insanlarla irtibatını kesmeye çalıştılarsa da bir türlü olmadı.
Benim de orada olduğum bir gün maktul mühendisle bir tartışmaya girdi. Arkasından işten atıldı. Takıntılı bir kişiliğe sahip olan katil, işten atılma sorumlusu olarak tartıştığı mühendisi suçluyordu. Uygun zamanı gözleyen katil punduna getirip mühendisi şantiyede öldürdü. Olay büyütüldü, Birecikliler köprü kurulmasını istemediği için böyle yaptılar havasına sokuldu.
Hatta mühendisin kabri köprünün Nizip tarafında hemen köprünün yanı başına yapıldı.” Oradan geçerken de bize mezarı da gösterdi. Bugün Birecik yeni bir köprü hikayesini yazmak istiyor. O nedenle Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve diğer yetkililerin Birecik ilçesine bir köprü yapacaklarına inancım tamdır.
Yeniden görüşmek dileğiyle.