Şanlıurfa Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde birinci derecede tarımsal üretim yapan Şehir olma özelliğinden dolayı olumsuz etki yapan kuraklık durumunu gidermek ve tarım sektörünün temel yapısal sorunlarını ortadan kaldırmak veya en aza indirebilmek için 90’lı yıllarda GAP devreye girmiştir.
Şanlıurfa’nın mevcut tarım potansiyeli itibariyle zengin ve elverişli bir durum olmasına rağmen ne yazık ki GAP projesi unutuldu.
Şanlıurfa genel arazisi ile içerisinde tarım alanları bakımından hem Türkiye’deki tarım alanlarına, hem de GAP Bölgesi’ndeki tarım alanlarına göre daha avantajlı bir orana sahip. Şanlıurfa, Türkiye’deki tarım alanlarının % 4,9’unu oluşturmakta ve bu konumu ile Konya ve Ankara'dan sonra arazi dağılımı bakımından üçüncü sıradadır. Bu büyük potansiyelinden dolayıdır ki Şanlıurfa GAP içerisinde “tarım ve tarıma dayalı ihracat üssü” olarak değerlendirilmesi gerekirken, maalesef kendi kaderi ile baş başa bırakıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Diyarbakır da yaptığı bir konuşmada GAP eylem planının tamamlanacağını ifade etmesine rağmen maalesef Şanlıurfa açısından bu hayata geçirilmiş değil. Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli dört yıldır görevde olmasına rağmen bir gün olsun GAP’ın merkezi konumunda ki Şanlıurfa’ya gelmiş değil. Önceki gün, Bakan Yardımcısı bölgenin insanı Hadi Tunç, günü birlik bir ziyaret gerçekleştirdi.
Belediye ve Parti ziyaretinin ardından sınırlı sayıda STK temsilcileri ile görüşen Tunç’a herkes aynı endişeyi ve GAP arazilerinin sulanmasını ilettiler. Şanlıurfa iktidar partisinin kalesi konumunda. Enerji sorunu yıllardır çiftçinin en büyük sorunu. Şanlıurfa eski Milletvekili Tarım eski Bakanı Faruk Çelik, Urfa’yı ve Urfa çiftçisinin derdini ‘dertlendiği’ için ciddi adımlar atılmıştı. Bozova ve Suruç ovaları suya olan özlemleri sona ermiş, Hilvan, Siverek, yukarı Harran ve Karaköprü sınırları içerisinde yer alan tarım arazilerinin sulanması için projeler hazırlatılmıştı. Ancak Fırat’ın suyu bir nehir kadar Mardin ovalarına aktılırken, Atatürk Baraj gölüne sıfır onlarca köy, binlerce dönüm verimli arazi sulanmadığı için Fıstık ve Badem ağaçları ekiliyor. Ağaç ekildikçe, buğday, arpa ve mercimek gibi temel gıda ürünleri de üretilmiyor.
Alınan bilgilere göre bu yıl içerisinde tarımsal sulama ile ilgili her hangi bir yatırım düşünülmüyor. Özellikle pompaj sulamaları sanki rafa kalkmış gibi. Enerji sorunu çiftçiyi ve Şanlıurfa’da yerelde siyaset yapanları şimdiden endişelendiriyor. ÇKS’ye kayıtlı yaklaşık 50 bin bir O kadar da CKS kayıtsız çiftçisinin gözü-kulağı DEDAŞ’tan gelecek haberde. DEDAŞ şimdiden çiftçinin korkulu rüyası olmuş durumda. Çiftçi, tarlasına GES kurmak istiyor, engel var. Engelleri kaldırmak bir gecelik resmi gazeteye bakar. Şanlıurfa üretmeli, ürettiğini ihracata dönüştürmelidir. Fıstık üretiminde 1.sırada olan çiftçiye destekleme verilmelidir. Fındığa destek varsa, fıstığa da destek verilmelidir. Şanlıurfa tarım şehri, tek girdi kaynağı tarım olduğuna göre, tarım Bakanı ve yetkilileri Urfa’da günlerce kalmalı ve kesin çözümler üretmelidir. Urfalı bürokratın kalmadığı tarım Bakanlığının Urfa’nın derdine çare olacağından da umudum yok. Ancak, iktidar partisinin zora sokacak olan tek muhalefet ise tartışmasız ‘DEDAŞ’ olacaktır, bizden söylemesi.
İyi Uykular Urfa…