Verilen her mücadele başarıya ve kesin zafere ulaşmak içindir. Ama her mücadele istenilen zirveye ulaşamıyor. Bazıları yarı yolda yamaçtan yuvalanıp en dibe dönüyor. Urfa'da bu yuvalanıp giden mücadelelere onlarca örmek verilebilir. Bu yazımda size bu yenilgilerimizden birkaç örnek vermek istiyorum. Yenildiğini kabul etmekte iyi bir şeydir.
Tarımda yenildik!
Dünyada tarımın ilk yapıldığı yer olarak kabul gören Harran ovamız başta olmak üzere, kentimizin tarım arazileri herkesçe bilinen bir değerdir. Yüzyıllardır bu topraklar tarımın başkenti olmuştur. Bir zamanlar GAP projesi ile bittiğinde, yıllık tarım işçisi olarak batı kentlerine giden Urfalıların beş katı kadar işçi ihtiyacı olacağı ifade ediliyordu. Bu tahminler bile Urfa için çok sevindirici rakamlardı. Ancak çoraklaşan Harran, bitirilemeyen GAP, betona gömülen araziler ve daha nice olumsuzluklar tarım alanında yenildiğimizi apaçık gösteriyor. Bir defa yenildik, değiştirme imkânımız yeni maçlarla yeni hedeflerle olacaktır.
Sanayide yenildik!
Şanlıurfa genç nüfusu ile Türkiye'de ilk sırada. İktisadi olarak çalışabilir nüfus miktarı gayet fazladır. Eğer gerçek manada bir sanayimiz olsaydı, kent olarak bir marka haline gelebilirdik. Bu sanayi istenirse tarımsal ürünler üzeri olabilir, hayvansal ürünler üzeri olabilir ve hatta ağır sanayi ile teknolojik ürünle üzeri de olabilir Ama bugün organize sanayi bölgelerimiz varlığı yokluğu belli değil durumdadır. Urfa'ya ait nam salmış tek markamızın olmayışı bunun en bariz sonucudur.
Eğitimde yenildik!
Yoğun bir genç nüfusa sahip olduğumuz biraz önce belirtmiştim. Bunun eğitime yansıması pek iyi olmuyor. Kalabalık sınıflar, sınıf yetersizliği, öğretmen eksiği diye başlayan sorunlar silsilesi, okuma yazma bilmeyen ilkokul mezunları olarak son buluyor. Evet, yıllarca okula gidip okum yazma öğrenemeyen öğrencilerimiz var.
Kalabalık sınıflar içinde öğretmenin bile varlığını birkaç hafta sonra fark ettiği bir öğrenciden daha fazlasını beklemek haksızlık olur zaten. Ayrıca tarım işçisi olarak her yıl okuldan çok tarlada olan öğrenciler maalesef kalem tutmak yerine kazma kürek tutmayı öğrendiler. Eğitimde yenildiğimizin en gül örneği sokak başı açılmış dershanelerdir.
Yazının devamı gelecek…
Selametle …