"Ağacı oymuşlar, içine dünyayı koymuşlar" bilmecesinin cevabıdır Televizyon. Neden ağacı oymuşlar derseniz, eski televizyonlar biliyorsunuz ağaçtan yapılırdı. Zaten televizyonun gücünü de göz önünde bulundurursak, içine dünyanın girdiğini daha kolay anlamış oluruz.
Televizyonun hayatımızda ne kadar etkili olduğunu herkes biliyor. Hele çocukların üzerindeki etkisi düşünüldüğünde daha korkunç tabloyla karşılaşırız. Çünkü çocuklarda televizyon izleme yaşı düştükçe çocukların televizyon izleme süresi de artıyor. Bu durumda televizyonun çocuklar için bir öğretmen olduğunu kolaylıkla söyleyebiliriz. Hatta televizyon, çocuklara anne-babasından daha yakın hale gelmiştir.
Her neyse asıl konumuz olan dizilere gelelim. Son zamanlarda senaryosunu şiddete ve yasak aşklara yönlendiren dizilere...
Diziler, o kadar insanların kafasında yer almış ki birçok kişi, takip ettiği dizinin oynadığı gün bütün programlarını iptal eder, evden dışarı adımını atmaz. O kadar televizyona dalarlar ki o anda dünyayla ilişkisini keserler. Bu durum yetişkinler içindir tabii. Bir de çocuklar için düşünelim...
Çocuklar için her ne kadar çizgi film yayınları yapılsa da ebeveynler sürekli dizi izlediği için, çocuğa çizgi film izleme fırsatı vermediği için oynanan diziler çocukları da etkisi altına alıyor. Ve hayatı öğrenen çocuklar için zaten temel ihtiyaç gibidir televizyon.
Dizilerdeki senaryolar çocuğu nereye yönlendirirse çocuk oraya doğru gider. Çocuklara uygun olmayan dizilerde uyarı simgesi gösterilir ama bu formalitedir. Çünkü anne baba başını diziden kaldıramıyor ki yedi yaşından küçük olan çocuğu diziden uzaklaştırsın!
Dizilerin en fazla tartışılması gereken konuların biri de senaryolardır. Çünkü senaryolar son zamanlarda oldukça farklılaştı. Şu ana kadar şiddet ve aşktan başka senaryo üretmeyen dizilerimiz, son zamanlarda şiddet senaryosunu daha da artırırken, aşkın yerini ise yasak aşk almış durumda. Oynanan dizilerin birçoğunda mutlaka yasak aşk senaryoları var. Yani diziler artık normal aşkla tatmin olmuyor, heyecan katsın diye yasak aşk sahnelerini artırıyor.
Bu durumun toplumumuza ne kadar ters düştüğü nasıl bir uyuşmazlık olduğu ortadadır. Bilindiği gibi diziler toplumu yönlendiren bir araç haline gelmiştir. İnsanların giydiği kıyafetten, gösterdiği davranışa kadar dizilerin etkisi toplum üzerinde vazgeçilmezdir. Bu nedenle bu sahneler, toplumumuz üzerinde çok kötü bir izlenim bırakıyor. En kötüsü de şiddeti gösteren birinin daha sempatik gösterilmesi, uygun olmayan hareketlerin meşru gösterilmesidir.