Bölgemiz insanları arasında kasten veya kazayla mal, can veya insan onuruna zararlar verebilecek toplumsal olayların tarihten günümüze kadar meydana gelebilmektedir...
İnsanoğlu İşini, ailesini, hatta devleti yönetmeyi öğrendiği halde kendi öfkesini kontrol edip yönetmeyi öğrenememiş bazı bireylerin bu tür zararlı eylemleri meydana getirebildiğini görüyoruz. “keşke de yapmasaydım” denilen son pişmanlık içerisine girilmekte, lakin çoğu kez iş işten geçmiş olmaktadır. Ancak bu tür olayların tarafları, hukuk açısından yalnızca mağdur ve şüphelinin kendisi ise de sosyal açıdan birinci, ikinci ve üçüncü dereceden kan ve sıhrî hısımlarına ilaveten yakın dost ve arkadaşları bile olabilmektedir.
Şanlıurfa'da bu tür kan davalarını maalesef çok rastlıyoruz. Bu tür kan davaları canımızdan Can almakta büyük toplumsal yıkımlara sebebiyet vermektedir. Yakılan köylerin, evlerin hatta insanların olduğu birçok ölümcül kavgaları yaşadık biliyoruz. İşte bu tür kan davaların barış ile sonuçlanması için içimizde sabır abidesi, gönül insanı ve maddi ve manevi yönden her şeyini feda eden bir kurtarıcı;
Şanlıurfa'da Barış elçisi olarak herkesin tanıdığı bildiği ve kan davaların barış ile sonuçlanması için çok büyük emekler veren Toplumsal Barışı Sağlama Derneği Başkanı Dr.Feridun öncel herkesçe bilinen bir özelliği de, “ Yaratılmışı hoş gördük / Yaratandan ötürü” diyen Yunus Emre gibi insanlar arasında hiçbir ayırım gözetmeden her kesime eşit yakınlıkta durması…
Dr. Öncel’in belki de bu özelliğinden ileri gelen “hoşgörülü, uzlaşmacı ve uzlaştırıcı” tavrını bilenler, aralarında anlaşmazlık bulunan küskün veya hasımları ortak bir paydada buluşturup barış ile sonlanmaktadır. Zaten hukukumuzda da uyuşmazlıklarda “uzlaşma” asıl, “dava” ise istisnadır. Bu gelenek ve göreneğimizin yazılı hukuka yansımasındandır ki son yıllarda “arabuluculuk” kurumu pozitif hukukumuzda da yer almış bulunmaktadır.
Bende bu lanet kan davasını yaşayan mağdurlardan biriyim ve yine her zamanki gibi barış insanı Dr. Feridun öncel bu kan davasını barış ile noktalayan en önemli aktörüydü...
Tabii ki adaletin önünde herkesin boynu kıldan ince… Bu işin diğer boyutu…
Şanlıurfa'da bugüne kadar 60’a yakın kan davasının barış ile sonuçlayan Barış elçisi Dr. Feridun Öncel’in ismini duyduğumda aklıma ilk gelen tanımlama, “Barış elçisi” oldu. Ve aklıma ilk gelen söz ise ünlü dava adamı Bediüzzaman’ın, “Bizler muhabbet fedaileriyiz, husumete vaktimiz yoktur.” sözü oldu