Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından 11 Kasım'ın Milli Ağaçlandırma Günü olarak ilan edilmesi en fazla Şanlıurfa için önemli bir fırsat oldu. Çünkü Şanlıurfa birçok alanda olduğu gibi orman alanları bakımından da oldukça fakir bir kenttir.
Sadece istatistiklerde değil, bu eksikliği baktığımız zaman da görebiliyoruz. Öyle ki kuş bakışı Şanlıurfa'ya baktığımız zaman betona gömülen bir kentin karşımızda durduğunu görebiliyoruz. Hatta bazı bölgeler var ki bu alanlarda tek bir ağaca bile rastlayamıyoruz.
Geçtiğimiz yıl kentte bulunan çam ağaçları kururken, bu kuruma önlenemedi. Bulaşıcı bir hastalık gibi yayıldı ve binlerce ağaç hızla kurudu.
11 Kasım'ın Milli Ağaçlandırma Günü olması Şanlıurfa'daki kurumları da harekete geçirdi. Boş kalan sahalarda ağaç dikme çalışmaları yapıldı. Ancak bu ağaçların ne kadar ciddiyetle korunacağını da düşünmeden edemiyoruz.
Bazen ağaçlar bir hiç uğruna kaldırılıyor ki ne emeklerle yetiştiği hiç düşünülmüyor bile. Koca koca ağaçlar Şanlıurfa'da birer birer kururken, buna bir önlem bile alamamıştık. Ya çalışma alanlarında hafriyat altında bırakılan ağaçlar, bir bina dikmek uğruna kesilen ağaçlar...
Şanlıurfa'da ağaçlara ne kadar değer verildiğini son yıllarda hızla gelişen yapılaşma alanlarına bakarak görebiliyoruz. Daha önce ağaçların bulunduğu alanlarda şimdi iç içe geçmiş binalar bulunuyor. Hatta Açıksu tarafında ağaçlar kaldırılırken, yerine yapılan evlerde bir bahçe bile bırakılmamış durumda.
Şimdi ağaç dikme kampanyası özellikle Şanlıurfa için büyük bir fırsattır. Ancak önemli olan bu ağaçları koruyarak yaşatmaktır. Çünkü geçmişte de dikilen ağaçlar su verilmediğinden dolayı kuruduklarına şahit olduk. Bu nedenle ağaç dikmekten çok ağacı koruma bilinci toplumda etkinleştirilirse yeşillendirme kampanyası daha çok fayda sağlayacak. Aksi halde yılda bin ağaç dikilirken, 2 bin ağaç da ya kesilir, ya da kurur.