Şanlıurfa’da gençlik intiharları ve intihar girişimleri olgusu son zamanlarda ciddi bir sorun haline gelmektedir.
Gençlik intiharı kitle iletişim araçları tarafından önemli ölçüde haber konusu yapılmaktadır.
Son haftalarda Şanlıurfa'da 15- 24 yaş arası gençler de intihar hızının son derece arttığı görülmektedir.
Kimse bu gençlerin neden intihar ettiğini sorgulamazken haber manşetlerinde yüksek puntolu ve süslü başlıklar atmaya başlandı.
Bir canlıyı öldüren bütün insanlığı öldürmüş sayılır diyen mukaddes bir dinin mensupları olarak, intihar etmenin ne kadar büyük bir günah olduğunu çok iyi bilmekteyiz.
Gelin görün ki gençlerimizin kimi işsizlik, kimisi psikolojik, kimisi de ailevi baskılar yüzünden her geçen gün yok olup gidiyor.
Bazıları intiharı yenilgi, bazıları cesaretsizlik ve bazıları korkaklık sonucu meydana gelmiş gibi gösterselerde, bana göre aslında psikolojik bir olaydır. Çünkü üniversite mezunu gençlerimiz eve döndüklerinde bir meslek sahibi değil de kahve köşelerinde oturup sabahtan akşama bir iş teklifi heyecanı içerisinde beklediği için ve o beklediği haber de gelemeyince umudunu yitirip artık ölümde çareyi arıyor.
Güneydoğu'da ailelerin işsizlik için yaptığı baskıyı bir doğulu olarak çok iyi anlıyorum. Güneydoğu'da okuyup işsiz kalma gibi bir şey olamaz çünkü bakkal Murat'ın oğlu atanmışsa, komşu fadile'nin kızı atanmışsa sende atanacaksın hesabı dönmekte...
İşte sırf bu yüzden Şanlıurfa'da genç kalmadı genç !...