Gıda sektörü oldukça önemli. Gerçi her ne kadar alışverişlerimizin miktarı düşse de yada birçok ürünü hiç alamazsak ta yinede gıda denilince akla ilk gelen konu gıdanın sağlıklı olup olmadığı ve yine bu gıdaların satışlarının yapıldığı alanlarda yapılması gereken denetimler.
Evet dün bir haber okudum ve o haberdeki fotoğraf adeta tabiri yerinde ise midemi allak bullak etti. Adiyaman da yaşanan olayda bir fırında ekmek tezgahındaki farenin rahat hareketleri vatandaşların cep telefonu objektiflerine yansımız ve haber sitelerine kadar konu olmuştu.
Elbette ki bu iğrenç görüntüler bu defa da akıllara yetkili kurum ve kuruluşların gerekli denetimleri yapıp yapmadıkları konusunu getirdi. Ben ilimize dönmek istiyorum, başta da söylediğim gibi gıda ve gıda sektöründe hijyen oldukça önemli.
Önümüzdeki hata pazartesi günü ramazan ayının ilk başlangıç günü ve bu günde insanlar ramazan oruçlarını tutarak ibadetlerini yerine getirmeye çalışacaklar. Tabi birde bulun iftar ve sahur boyutu var.
Evlerimizde harıl harıl bir iftar hazırlık heyecanı yaşanacak. Hanımlar akşama iftar sofrasına ne yapsam gibi tatlı telaşlara düşecek. İlk etapta pazara çıkıp biraz alışveriş yapacak ve almış olduğu ürünleri evlerine getirip akşamki sofranın hazırlığını yapacak.
Peki, bu ürünlerin alındığı yerler de derece sağlıklı? Bunu bir vatandaş ramazan telaşı9nda elbette ki bilemeye bilir. Fakat bu konuda gerekli alt yapı çalışmalarını bu yerleri denetleyen kurumlar yapacaklardır.
Konunun ilk etaptaki muhatabı belediyeler ve zabıta ekipleri. İl genelinde bulunan başta fırın ve kasaplar olmak üzere birçok kurumda sağlık ve hijyen kontrolü yapılmalı. İşyerlerinin her bir alanı ince ince araştırılmalı ve sağlıklı olup olmadığı rapor edilmeli.
Fırınlardaki kullanılan malzemelerin depolandığı alanlarda çok kapsamlı denetimler gerçekleştirilmeli. Özellikle fare hamamböceği ve benzeri haşereler ile bunlara ait pisliklerin in olup olmadığı kontrol edilerek temizlik ve hijyen konusunda esnaf uyarılmalı.
Kasaplarda etlerin muhafaza edildiği dolaplar ve özellikle beyaz et yani tavuk ürünlerinde son kullanma tarihlerine çok dikkat edilmeli. Sebze ve meyve satıcılarının gerekli sağlıklı satış ortamlarını oluşturup oluşturmadıkları sorgulanmalı.
Bu tespitlerin yanı sıra birde Gıda ve Tarım İl Müdürlükleri ekipleri tarafından oluşturulacak komisyonlarca fiyat konusunda da gerekli denetimler yapılarak gerektiği takdirde esnaflar uyarılmalı. Aslında bir taraftan bakıyorum da bu kadar uyarıya gerek yok.
Zaten Müslüman bir insan özellikle ramazan ayını da düşünerek ve en önemlisi ürettiği ürünleri kendi ailelerinin de tükettiğini düşünürse eğer denetim yapmaya bile gerek kalmayacaktır.
En büyük denetim mekanizması insanın kendi vicdani muhasebesidir. Vicdanı olan bir insan zaten her türlü temizliğe ve düzene dikkat eder. Umarım son yazdığım cümleler tüm esnaflara şiyar olur.