Nemrud'un, Firavun'un, Cengiz'in, Dehak'ın(zalimlerin)... saraylarında vezir olmaktansa, İbrahim(as)in, İsa'(as)nın, Musa'(as)nın, Kawa'(Rh.)nın (mazlumların) inancı ile çöllerde muhacir olmayı candan, gönülden yeğlerim!
Din, Devlet ve Millet olarak İslam kelimesinin dışında tercihimiz olamaz. "Etö, Fetö, Retö, Şetö, Petö, Detö..." Kur'an ve onun yaşam tarzı olan Nebevi Sünnete aykırı, beşeri her türlü ideolojiden ve terörist yapılanmadan Allah'a sığınırım!
Hiç şüphem yoktur ki, Peygambere benzediğini söyleyen, güya peygamber sevdalısı ve davasının savunucularından olan birçok (sadıklar hariç) seyyid, molla, şeyh, hoca, âlim, ağa, paşa, bey, halife… canbaz ve hain sahtekârlardan, eminim ki en başta Hazreti Peygamber Efendimiz(asm) davacı olacaktır!
Gün gelir ve an olur ki kâfirlerle, müşriklerle belli şartlarda; siyasi, ekonomik, sosyal, sanayi, sınaî anlaşmalar yapıla bilir, tanınıyorsa, münafıklarla, mürted ve faşistlerle asla!
Hakka iman ile hakikati savunanların mağlubiyeti görülmediği gibi, batılı savunanların hakikatte muzafferiyeti hiçbir zaman ve mekânda görülmüş değil!
Mazlum'i çöllerde aslan kesilen "goy-goycu" zalimler, daha zorlu zalimleri görünce inlerine pinekler "oy-oy'cu" diye inlerler!
Tarih şahittir ki, o veya bu ülke herhangi bir millet veya devlet fark etmez, bütün kan dökücü caniler nihayetinde döktükleri kanda boğulurlar!
Tüm muktedir iktidarların iki iddiası olur: a) Vaktinde seçim b)Tek başına iktidar olmak. Bazen seçime daha yıllar varken, neden baskın veya erken seçim kararı alınır ve hem de seçim öncesi koalisyon kurulur, acaba neden? Yoksa iktidarın henüz ortaya çıkmamış arızalarının izhar olunmasından mı korkulur..?
Hak ve Adalet dışı tüm beşeri ve ideolojik rejimlerin ve bilhassa Deccali ve Süfyani Laisist sistemlerin devam'ından ve tamam'ından Cenabı Allah'a sığınırız!
Sevgili dostlar! Âcizane ben, bir ömürdür kendimi bir kısım inkârcı solculardan korumada nispeten pek zorlanmadım. Ama şeriatçı görünümlü, sağcı, milliyetçi-muhafazakâr, münafık faşistlerden çok darbeler yedim, ya siz..?! Aynı minval üzere İslam Âlemi, bu güne değin açıkta olan solcu sosyalist, inkârcı komünist, materyalistlerden ziyade, Müslüman kılıklı sağcı kapitalist, faşist, emperyalistlerden hala çekmekte ve daha çok çekeceğe benziyor!
Aynası iştir, kişinin edebiyatçı lafına, bağırıp, çağırmasına bakılmaz! Ne söylediği değil neyi niçin yaptığı ve yapmadığı önemlidir?
Irak'ın, Libya'nın, Lübna'nın, Suriye'nin hülasa İslam âleminin bu hale düşmesinde kimlerin rolü varsa: Sureti haktan görünseler bile vallahi-billahi İngilizlerin, ABD'nin, Yahudi Siyonizmi ve İsrail'in gerçek dostları onlardır! Gizlice en büyük sanayi, siyasi, askeri ve ticari anlaşmalara imza atar ve halklara karşı görünürde karşı tarafa suçlamalarda bulunularak avazının çıktığı kadar bağırıp çağırırlar! Kısaca özetlersek, gelinen noktada elini vicdanına koyan herkes, Suriye'nin bu hale gelmesinde kimlerin öncelikli rolünün var olduğunu sabi bir çocuk, yaşlı nine, sağır sultan bile bilmez mi?!
Avrupa kâfirleri, Asya münafıkları işbirliğiyle İslam Âlemi/Ortadoğu'nun yeniden suyu ısıtılıyor! Nice beklenmedik kıyamet senaryolarına, insanlık dışı canice vahşi olaylara gebe kılınmaya çalışılıyorken fert ve toplum bazında, millet ve ülke çapında bir kısım müslümanlar acaba neden bilerek bu deccalist vede süfyanist ittifaklara katılıyorlar hiç düşündünüz mü...?
Ve bizler bir kez daha reel hayattan çıkardığımız içtima-i en büyük bir ders ile pek iyi anladık ki: Barış hayatın genetik haritasıdır. Barışın olmadığı her yer hayata kapalıdır!
Hangi parti, hizip, cemaat, dernek, vakıf, platform, cemiyet ve gurup olursa olsun: Zulmün cellât zebanilerini, cennetin huri-ğilmanları gibi gösteren siyasilerin (S)esinden Cenabı Allah'(cc)ın rahmetine ve mağfiretine sığınırız. Bizim asıl vazifemiz: Hakkı hak bilip yaşamak, üstün tutmak, hâkim kılmak maksadıyla rızayı ilahi doğrultusunda ihlâsla gayret sarf etmektir, gerisi sahibine aittir!
İndiği gün kadar temiz, sağlam, hakikat olan Kur'an'a dönülmedikçe, beşeri felsefe bulaşık dinciklerin dindarcıkları ile hiçbir sorun çözülmez ve hiçbir toplum, millet ve devlet iflah olmazlar!
Yanlışın kuyruğuna tutunarak uzun vade yüksekte duranın ve doğrunun peşinde koşarak alçağa düşenin şahidi görülmüş değil!
Yaşlıdan çocuğa, gence kitaptan beyne, kalbe üniversiteden eve, sokağa inmeyen/indirilemeyen ilim ve hikmet faydadan halidir!
Eyvah..! Bir zamanlar dünyada güya insan hakları noktasında külah/başörtüsü kurtaranlar şimdi kelle koparıyor, örtünecek baş kalırsa belki külah işe yarardı, bu bir terakki mi tedenni mi?
Dünyanın her neresinde şiddete, diktatörlüğe dayalı bir korku imparatorluğu oluşursa, mazlumlara müjdeler olsun, uzatılmaya çalışılan rejim bitmek üzeredir! Hadi hayırlısı olsun.
Kullanılan her söz ve kalıp kullanan için de aynen geçerlidir. "Karınca bir ısırır, iki ısırır, üçüncüye fırsat kalmaz." deyimi manidardır.
Deccalizmin denizinde, Süfyanizmin sefinesi ile kurtuluşa çalışan zavallıları Cenabı Allah(cc) helak eder ise, daha kim kurtarabilir? Sultacı Deccalizmin Selefı, Ladini Süfyanizmin Halefı olanların şerrinden Yüce Rabbim(cc) ülkemizi, milletimizi ve ümmetimizi korusun!
Savaşta her iki taraf zararlı, velev ki birine nispetle diğeri kârlı olsa da, barışta her iki tarafta en az bir diğeri kadar kârlıdır. Savaşa giden yolun bir kısmı İslama uğrasa da, Barışa gitmeyen hiç bir yol ve sistem asla İslama/Kur'an'a, Sıratımustakime uğramaz!