Şanlıurfa’nın Siverek ilçesi yıllardan beridir süregelen il olma özlemiyle yanıp tutuşurken bu yangına kimsenin su dökmemesi gözlerden ne yazık ki kaçmadı.
Siverek 300 bine yakın nüfusuyla bölgenin en büyük ilçelerinden biri olmanın yanında Kürt sanatçı Şivan Perver, ünlü sinema sanatçısı Yılmaz Güney ve birçok siyasetçinin memleketi olan bu yer, Cumhuriyet’in kuruluş yıllarında vilayetti. 1926’da çıkarılan bir yasa ile Siverek’in il statüsü alınarak ilçeye çevrildi.
Tek dayanak ise, resmi kayıtlara gerekçe olarak ‘ilçenin geliri giderini karşılamıyor’ yazıldı. Peki, sözler verilirken bu dayanak aklınıza gelmedi de mi Sivereklileri olmayacak bir konuda umutlandırdınız.
Devlet büyüklerinden herkesin söz verdiği Siverekliler il olma hayaliyle tekrardan büyük bir heyecana kapıldı.
Tüm çevre ilçerden büyük olan Siverek daha kendisini mecliste temsil edecek aday bulamazken il olmak için meclisteki kapıları teker teker çalmak için sıraya girdi bile
Sivereklilerin dediği gibi “Meclise ne babayiğitler gönderdikte, gönderdiklerimiz sadece cebini düşündü” ne güzel özetlemiş Siverekli hemşerilerim…
Düşünün 85 bin öğrenciniz var öğrencilerin ders alacağı adam akıllı bir kütüphaneniz yok, düşünün vatandaş iş arıyor ama torpilden başka yapacak iş bulamıyor, düşünün vatandaş belediye arıyor belediyenin nerede olduğunu bulamıyor. Sivereklilere bu bir zulüm değil midir?
Ben Sivereklilerin yerinde olsam Siverek’e siyasetçilerin ayağını bastırmam!
Mevsimlik tarım işine gönderipte yolda hayatını kaybeden vatandaşımın hesabını…
Şu ana kadar neden il yapılmadığını…
Yetersiz belediyenin hizmetlerini…
Torpil haricinde yapılmayan işi…
Yama şeklinde yapılan yolları…
Eğitimlerinden mahrum bırakılan gençliğimi…
Yaşlılık, öğrenci aylığı almak için sadece bir ATM yada PTT kuyruğunda ter içerisinde bekleyen halkımın hesabını…
SORARIM!..
Bırakın il olma hayalini güzel hemşerilerim, Siverek’e kimler ne sözler verdi de hep boş çıktı.
1926 Yılında ellerinden alınan hakkın peşinden senelerce koşan Siverekliler, kimseden yeni bir hak talebinde bulunmuyor. Yıllardan beridir elinden alınan il olma hakkını tekrardan istiyor.
Siverek İl Yapma ve Kalkındırma Derneği fahri Başkanı Koçali Aymaz’ın dediğine göre 97 yıllık bir cezalandırmanın ardından Sivereklilere tam tamına 45 tane söz verildi, peki kimler bu sözleri verdi de neden bu sözler tutulmadı. Kimlerdi bu sözlere engel olan!
Hiçbir gerekçe yâda dayanak gösterilmeden, ilçeye çevrilen bu güzelim kadim yer hep bir umutla bekleyedursun…
Evet değerli okurlar Siverek denince çok yazılacak şey varda onunda boşuna olacağını düşündüğüm için bu yazımı güzel bir sözle noktalamak istiyorum;
“Kötülüklerin en kötüsüdür umut, çünkü insanın çektiği eziyeti uzatır” Sivereklilere umut veripte heveslerini kursağında bırakmayın.
Klasik düz mantıkla eleştirmişsiniz. Peki eleştirdiğiniz insanları kim seçti? O zaman demek ki Siverekli seçmenlerin iradelerinde bir sorun var. Yada böyle yöneticileri istiyorlar ve memnunlar. Açıkçası memleketimizde doğru olan birşey yok. Sebebi de bizim zihniyetimiz. Hepimiz kurnazlık ve menfaat peşindeyiz. O yüzden tercihlerimiz memleketimizi bu hale getiriyor. Sanırım düşünce anlamında gelişmeyene kadar, kurnazlığın ve güç peşinde koşmayana kadar bu sorunlarımız devam edecek. Gazeteci olaraktanda bu sorunlarimiz var diyip mesleğinizin devamı olacak. Tabi sorun olmasaydı neyi yazacaktınız ki? Yöneticilerde sorun olmasa neyi düzelttik diye böbürlenecekti ki. Anlayacağınız kimse çözmediğine ve çözülmesi için mücadele etmediğine göre herkes işinden memnun! Sorun var memlekette diyen vatandaşlarda, sorun çözüyoruz diyen yöneticilerde, sorunu burda yazan gazetecide!
Çok güzel yorumlamış sın ama ne yazikki hiç kimse dikkate almıyor bizler sesimizi duyurmak için bunu hep dile getireceğiz
Kalemine yüreğine sağlık hocam
Siverek il olsun ağalık sistemi kaldırılsın