Her gerekçenin öğrenciler üzerine sürülmesi ne kadar mantıklı olur bilemiyorum, ama Türkiye’de maalesef bazı konularda gerekçe dahi sunulmadan gençlerin imkânları ellerinden alınıyor.
‘Şu anki doktorlar bir şey bilmiyor’ sözünü istisnasız hepimiz duymuşuzdur. ‘Nasıl bir öğretmen, bu kişi öğretmenliği bilmiyor’ buna benzer o kadar terim duyuyoruz ki son dönemlerde…
Eğer bizler öğrencilerimizi eğitim hayatlarından uzaklaştırıp uzaktan eğitim denen illete teslim edersek bu sözler önümüzdeki süreçlerde daha da çoğalacaktır.
En basitinden birileri çıkıp diyecek ki iyi ki uzaktan eğitime geçildi. Yok arkadaş! Uzaktan eğitime geçilmesin; İnternet altyapımız sağlam mı, elektrik sorunumuz yok mu? Ve en önemlisi her öğrencimiz aynı imkân ve fırsata sahip mi? Bu konuları düşünmeden uzaktan eğitim kararı bana göre mantıklı değildir.
Kahramanmaraş depreminden sonra tüm illerde üniversitelerin kapanması sadece eğitim gören öğrencilerin hakkına girmektir. Üniversite öğrencileri eğitimden kopuk 2 aylarını doldurmak üzereler. Bu öğrencileri kimler düşünecek.
Hadi pandemiyi anladık o üniversitelerin kapanmasını gerektirecek bir durumdu. 2020, 2021 yılları zaten pandemi nedeniyle gençlerin eğitim hayatından çalınmıştı. Peki şu anda deprem nedeniyle tüm üniversitelerin kapanması ne gerekçeye bağlanılıyor.
Bizim o kadar otelimiz, konağımız, pansiyonumuz varken gençlere neden bu kadar sorumsuz ve bilinçsizce yaptırımlar uygulanıyor.
Meydana gelen depremde sadece hayatını kaybeden vatandaşımızın bedenleri enkaz altında kalmadı. Milyonlarca gencimizin de emekleri, hayalleri, umutları o enkazın altında kaldı.
En basitinden Urfa üzerinden örneklendireyim; Genç nüfusa sahip bir kent ve üniversiteler kapanınca Urfa’daki tüm öğrenciler mecburen evlerine döndü Urfa’da depremden en az etkilenen illerden bir tanesi.
Bu durumu Maraş, Hatay, Adıyaman için düşünsenize durum ne kadar içler acısı…
Öğrenciler evine geliyor evler yerle bir olmuş ve kalacak yer bulamıyorlar. Orada mağdur olan kişi sayısı yüzlerken siz binlere çıkardınız.
Her konuda gençlerimizi hayallerinden koparmamız gerekmiyor.
Bizler ülkedeki çiftçilerimizi nasıl yanlış politikalar yüzünden kaybettiysek, öğrencilerimizi de yanlış kararlar yüzünden kaybediyoruz.
Gençlerimiz artık hayallerine el uzatmak istiyor. Gençlerimiz artık kalem, kitaplarına kavuşup hasreti gidermek istiyor.