Özellikle yazıma başlarken şunu söylemek istiyorum; Haber peşinde koşan, doğru haberin aktarılması için gece gündüz demeden emek veren, haberciliği sadece sosyal medya üzerinden yapmayan ve haberciliği silah olarak kullanmayan tüm gazetecilerin 10 Ocak Gazeteciler Gününü şimdiden kutluyorum.
Gazeteciler sadece belirli dönemlerde anılır; protokollerin süslü cümlelerinde güzide basın, gazeteciler gününde tamamen tarafsız ve objektif olan basın peki nerde o tamamen tarafsız ve halkın sorunlarını yansıtan basın…
Öte yandan tamamen tarafsız, gece gündüz haber peşinde koşan ve yeri geldiğinde medya patronlarının sözlü şiddetine maruz kalan gazeteciler, gazeteciler gününde de hatırlanmak istemiyor.
Şanlıurfa’da basın için programlar düzenleniyor fakat basın mensupları oturacak yer bulamıyor. Tabi daha büyük kelleri oturttuğu için emekçilere yer kalmıyor. Sıra halinde dizilen basın mensupları en güzel açıyı yakalamak için çalışırken itip kakılmayla birlikte de titrek görüntüler alıyor.
Şanlıurfa’da her köşe başında elinde bir iki mikrofonla bekleyen gençler maalesef işverenlerin tuzağına düşüyor. Lafım burada çalışan emekçiye değil, haberciliği silah şeklinde kullanıp dilencilik yapan sözde tamamen halkın sorunlarını yansıttığını söyleyen 3 maymunu oynayan kişilere
Şanlıurfa’da gerçekten köklü olarak çalışan gazetecilerin olduğu gibi bu işi sadece menfaate döken sözde gazeteci olan fakat daha yaptığı mesleğin ilkelerini sayamayan insanlar da var.
Bizler mikrofonu elimize alıp dışarı çıktığımızda halk bize itibar etmiyor, halk artık ne söylesem zaten yayınlanmıyor yayınlansa bile kendilerine göre şekil veriyor diye artık konuşmak istemiyor. Tabi halk burada haklı olarak tüm gazetecilere aynı mesafede yaklaşıyor.
Her işte olduğu gibi bu işinde çıkarcıları vardır. Meslekte yol kat eden büyüklerim, gerçekten hakkıyla çalışan genç emektar meslektaşlarıma kesinlikle bir sözüm yok zaten onlar da bu meslekte paspas olanları biliyor ve o çalışma şeklinden uzak duruyorlar.
Kamuoyunun aydınlatılması ve bilgilendirilmesi doğrultusunda, her şartta görevleri peşinde koşan, gazetecilik mesleğinin zor şartlarına rağmen mesai kavramı gözetmeksizin hizmet eden gazetecileri ve az önce de dediğim gibi bu mesleği silah olarak kullananları aynı kefeye koymak doğru olmaz.
Bir bakımdan şu konuyu da ele almak istiyorum mesai gözetmeksizin çalışan gazetecilerin hangisi hak ettiği ücret karşılığında çalışıyor. Yeni yasayla birlikte diliyorum ki gazeteciler hak ettiği değeri alır ve sadece seçimlere az bir süre kala piyasada beliren ne olduğu belli olmayan sözde gazeteci olan kişiler ortadan yok olur.
Basın yayın organları içerisinde çalışan muhabirinden, sayfa editörüne, yazarlarından, matbaasında çalışan tüm gazetecilerimizin 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü'nü kutlar, hayatlarında sağlık ve başarılar dilerim.