Gün geçtikçe insanlar kendini ifade edebilmek için ne yazık ki farklı yollar arıyor. Kimisi sokak ortasında ağlıyor, kimisi kurye götürürken piyano çalıyor kimileri ise farklı mecralarda seslerini duyurmaya çalışıyor.
Bizler insanımızın sesini duymamak için adeta kulaklarımıza pamuk tıkıyoruz. Sokak ortasında ağlayanlara 5 dakika üzülüp 6 dakikada hayatımıza kaldığımız yerden devam ediyoruz.
Şanlıurfa'da harabe bir evde, sağır ve dilsiz karısı, kızı ve torunu ile yaşam savaşı veren 68 yaşındaki Ali Dağ, gözyaşları arasında yardım istemişti, geçinemediğini söyleyen Halil Çelik yine sokak ortasında gözyaşlarına hâkim olamamıştı, daha geçtiğimiz gün pazar eşyası almak için dileniyorum diyen Emine Dadaş'ı bugün kaç tanemiz hatırlıyoruz. Fakat geçtiğimiz gün bir otele kurye götürürken otelde gördüğü piyanoyu çalan Muharrem Can İncir'i hepimiz istisnasız tanırız.
Anlaşılan o ki bizler sadece gördüğümüzde üzülen ardından da kendi derdimize düşen birer bencil varlığız. Bizlerden yardım bekleyen o kadar aç, hasta, geçinemeyen insan varken piyano çalan çocukla fotoğraf çekme yarışına giriyoruz.
Piyano çalan gence yeni piyano alanları mı dersiniz, ev, iş imkanı verenleri mi dersiniz ünlüler adeta gelip sadece onunla fotoğraf çekebilmek için onlarca yol kat etti. Fakat benim zavallı Urfalıma değil yardım adını bile soran olmadı.
Sokakta ağlayan birini gördüğümüzde bile insanlar kendilerine pay çıkarmanın peşinde...
Sokak ortasında ağlayan Halil Çelik amcamızın kapısına kadar gidenler onun bir sıkıntısının olmadığını ileri sürerek durumu unutturmaya çalıştı. Daha iki gün önce pazar ortasında "Kızım Geçinemiyorum pazarcılar dan artık dilenmeye yüzüm tutmuyor" diyen Emine Dadaş teyzemizin bunların durumu iyi duygu sömürüsü yapıyor diyen iki gramlık beyni ile hareket eden tavuskuşu görünümlü hindi kılıklı insanlar bunların da üstünü örtmeye çalıştı fakat ben unutturmayacağım. Benim ülkemde bazıları zevk sefa sürerken bazıları da geçim sıkıntısından sokak ortasında ağlayamaz.
Bu düzeni bozmak için kimin kuyruğuna basmak gerekiyorsa ben basmaya hazırım.
Kader Hanım , Kaleminize sağlık öncelikle ama isminizle müsemma bir durum var, Kadere inanmak lazım. Rabbim herkesin yardımcısı olsun.